Buyur işte bir acemi daha :-)))

Tüm katılımcı ve ziyaretçilere selamlar. 15 gün kadar önce 18-55mm VR kit lens ile Nikon D3100 aldım. Acemi seviyesinin birkaç tık altındayım. Bu nedenle sizlerin bilgi/öneri ve düşüncelerinize ihtiyacım olacak. Yaptığınız (bu güne dek yazılan mesajlar için) ve yapacağınız yardımlar için şimdiden teşekkür ediyorum. Tanışma babında ne denli acemi olduğumu anlamanız için ilk çektiğim fotoğraflardan bir tane ekleyeyim.

Gördugum acemilere göre,iyisiniz.

Güzel fotoğraf elinize sağlık. Hoş geldiniz. Fotoğraf makinesi ile haşır neşir olmanız gerek bunun içinde bol bol foto çekin. İnetrnetten araştırın. Videolara bakın. Yardımı olacaktır.

Kadrajı yatay alıp güneşi kareye dahil etmeseydiniz daha iyi olurdu. Çünkü fotoğrafınızda ışık patlaması var. Fotoğrafın türüne göre değişir patlamaların olup olmamaları ama genelde olması iyi değildir. Bu önemli bir konu araştırmanızı tavsiye ederim.

Gördugum acemilere göre,iyisiniz.

Teşekkür ederim. Nazik cevabınızı sizin inceliğinize veriyorum.

Güzel fotoğraf elinize sağlık. Hoş geldiniz. Fotoğraf makinesi ile haşır neşir olmanız gerek bunun içinde bol bol foto çekin. İnetrnetten araştırın. Videolara bakın. Yardımı olacaktır.

Teşekkür ederim. Makina yeni, ben ondan yeni ama bir şekilde anlaşacağız. İletişimin ortak dili olan fotoğrafçılığı da sizlerden öğrenmeye gayret edeceğim. Makina benim dilimi öğrenemeyeceğine göre benim onun bildiği dili öğrenmem gerekli

Kadrajı yatay alıp güneşi kareye dahil etmeseydiniz daha iyi olurdu. Çünkü fotoğrafınızda ışık patlaması var. Fotoğrafın türüne göre değişir patlamaların olup olmamaları ama genelde olması iyi değildir. Bu önemli bir konu araştırmanızı tavsiye ederim.

Aslında ilk düşüncem oydu. Çünkü güneş aÇıktaydı. Tam Çekme aşamasında bulutların arkasına girdi. Bende kadrajı döndürüp deklanşöre bastım. SonuÇ bu. Biraz hızlı karar verme ve Çekim oldu. O nedenle soldaki direği de fark etmemişim bile.

Yorumunuz iÇin size de teşekkür ederim

Bir kursa git gidemiyorsan nette videolar var onları izle..

Kursa filan gitmenize gerek yok. 5-6 fotografcilik dergisi alirsaniz ve deneyerek cekimler yaparsaniz yeterli olur. Suan bende fotograf adina, dslr makine adina butun teknik bilgileri bilmiyorum ama istedigim fotografi nasil elde edebilecegimi biliyorum ve bu yeterli.

Bir kursa git gidemiyorsan nette videolar var onları izle..

İlginize teşekkür ederim. Ne yazık ki kursa gitmek için zamanım yok. Evim K.çekmece' de iş yerim Dilovasında. Hergün 105 Km gidip, 105 Km dönünce bir hafta sonu kişisel bakım, dinlence, vs için yetmiyor bile. Bir de aile sorumluluğu da olunca ... Fotoğrafçılığı da biraz da o nedenle düşündüğümü söyleyebilirim. öteden beri merakım vardı, olanaklar sınırlıydı. Olanaklar uygun olunca da zaman sınırlı olmaya başladı. Şimdi eskilerden gelen bu merak sayesinde belki kendime alternatif zamanlar yaşatabilirim diye düşündüm. 1980 li yıllarda merak saldığım bu hobi için Minolta 7000i + 35-70mm + 70-300mm lenslerden oluşan bir takım almıştım. Ancak evlenip ev yaptırmak gündeme gelince satmak zorunda kalmıştım. Şimdi kaldığım yerden tekrar başlamak istedim.

İnternetteki kaynaklar konusunu da mümkün olduğunca değerlendirmeye çalışıyorum. Sizin önereceğiniz kaynaklar da olursa sevinirim tabii

Kursa filan gitmenize gerek yok. 5-6 fotografcilik dergisi alirsaniz ve deneyerek cekimler yaparsaniz yeterli olur. Suan bende fotograf adina, dslr makine adina butun teknik bilgileri bilmiyorum ama istedigim fotografi nasil elde edebilecegimi biliyorum ve bu yeterli.

Temelde sizin gibi düşünüyorum. Hedefim profesyonel fotoğrafçılık değil o nedenle kurs yerine internet+uygulamanın yeteceğini düşünüyorum. Ama yetersiz kalırsa veya daha fazlasını istersem tabii ki kursun vereceği faydaları da yok sayamam.

Madem zahmet edip mesajımı cevapsız bırakmadınız o halde izninizle aynı yerden 2 farklı fotoğraf koyup eleştirilerinizi rica etsem ?? Bu boş bank' ı ve karşı kıyıdaki siteleri görünce, metropol yapılaşmasının (AVM si, güvenliği vs hepsi içinde olan DEV konut siteleri, dev AVM ler) insanları doğadan nasıl da uzaklaştırdığını düşündüm ve o düşüncelerle deklanşöre bastım. Yorumlar için şimdiden teşekkürler

Sizce hani açı ?

Anlatttklarinizi ilk kare temsil ediyor.2. Karede ise karmasa var.anlatilmak istenen husus acik degil.Ayrica makinenizin yaninda gelen kitabi da okumanizi tavsiye ederim;)

Ayrıca eski ama güzel bir yazı

İki karede olmamis. Agac ve dallarini hic katmadan banka dahada yaklasip daha sade bir fotograf elde ederseniz daha guzel olur. Bankin daha detayli cikmasi gerekiyor

İlginize teşekkür ederim. Ne yazık ki kursa gitmek için zamanım yok. Evim K.çekmece' de iş yerim Dilovasında. Hergün 105 Km gidip, 105 Km dönünce bir hafta sonu kişisel bakım, dinlence, vs için yetmiyor bile. Bir de aile sorumluluğu da olunca ... Fotoğrafçılığı da biraz da o nedenle düşündüğümü söyleyebilirim. öteden beri merakım vardı, olanaklar sınırlıydı. Olanaklar uygun olunca da zaman sınırlı olmaya başladı. Şimdi eskilerden gelen bu merak sayesinde belki kendime alternatif zamanlar yaşatabilirim diye düşündüm. 1980 li yıllarda merak saldığım bu hobi için Minolta 7000i + 35-70mm + 70-300mm lenslerden oluşan bir takım almıştım. Ancak evlenip ev yaptırmak gündeme gelince satmak zorunda kalmıştım. Şimdi kaldığım yerden tekrar başlamak istedim.

İnternetteki kaynaklar konusunu da mümkün olduğunca değerlendirmeye çalışıyorum. Sizin önereceğiniz kaynaklar da olursa sevinirim tabii

you tube da yusuf kadri şirinkan 30 a yakın video var izle o hoca iyi öğretiyor anlarsın zaten.

Anlatttklarinizi ilk kare temsil ediyor.2. Karede ise karmasa var.anlatilmak istenen husus acik degil.Ayrica makinenizin yaninda gelen kitabi da okumanizi tavsiye ederim;)

Ayrıca eski ama güzel bir yazı

Kitabı okumaya gayret ediyorum ancak okurken uygulamak ve oradaki bilgileri okuyanın kendisine mal etmesi çok Önemli. Bunun farkındayım. Verdiğiniz linkteki yazıya bir gÖz attım ve kendime ev Ödevi verdim. Akşam ve yarın ders çalışacağım .

İki karede olmamis. Agac ve dallarini hic katmadan banka dahada yaklasip daha sade bir fotograf elde ederseniz daha guzel olur. Bankin daha detayli cikmasi gerekiyor

Size de teşekkürler. 2. kare de ağacın kadraja girmesi Özellikle istediğim bir şey değildi. O açıya geçerken karşıdaki siteler daha yakın dolayısı ile daha belirgin çıkar diye düşünmüştüm. Doğrusu ağacın bÖyle bir etkiye neden olacağını farketmemiştim (siz uyarana dek). Bu da "fotoğrafı insan çeker makina sadece kaydeder"" anlamında okuduğum bir cümleyi çağrıştırdı. Bende henüz o "gÖz" yok

you tube da yusuf kadri şirinkan 30 a yakın video var izle o hoca iyi Öğretiyor anlarsın zaten.

Bulabildiğim kadarını izleyeceğim. Siz de sağoln.

Size şöyle anlatayim; bazi istisnalar disinda kadrajiniza giren objenin:

1- tamami girmeli

2- estetik ve anlam ifade eden bir kismi girmeli

3- hic girmemeli.

Bu üç şıktan birini seçmelisiniz eğer sade fotografiniza dahil olmaya çalışan bir nesne varsa.

Ben bunu biryerde okumadim ve şuan içimden boyle geldiği icin yazdim. Genelde bunlara uymaya calistigimi farkettim..

Ağaçlardan, agac dallarindan, lamba direklerinden filan bahsediyorum.

Bunun disinda onu acik objelerin sirtini cerceveye yaslamalisiniz. Mesela bankin onu acik. O kesinlikle kadrajin ortasinda veya saginda olmali. Sola dayadiginiz an yurumeye calisan bir insanin onune duvar (çerçeve) koymuş gibi olursunuz. Onu acik objelerden kastım; bir yone bakan veya bir yone dogru ilerleyen objeler. Mesela saga dogru giderken cektiginiz bir arabanin pozisyonu kadrajin solunda veya ortasinda olmali. İstisnai durumlar herzaman vardir tabiki. O an ne gordugunuze bagli..

Biraz da olsa gelişme var mı

Sayın ŞENER,

Herhangi bir fotoğrafı kendine baktırtan şey nedir ya da nelerdir diye sorulsa ve bu nedenlerin arasında bir sıralama -ki bu sıralama sanıyorum herkese göre farklılık gösterecektir- yapılması istense; sanırım -öncelik sırası gözetmeksizin- kompozisyon, ışığın kullanımı, fotoğrafın mesajı/anlamı, çekim tekniğindeki başarı ve kullanılan malzeme kalitesi ilk akla gelenler olacaktır. Bu yazdığım her bir ifadenin/etkenin belki onlarca sayfalık alt açılımları yapılabilir ancak bence en temel şeyler bunlar..

Bu soruya ben yanıt vermek isteseydim eğer;

Kompozisyon, fotoğrafın mesajı, ışığın kullanımını ilk üçe alırdım..-Ha, benim çektiklerimde bunlar var mı diye sorarsan eğer; arama bulamazsın:-))-

Kompozisyonla başlayalım..Okumuşsan görmüşsündür ki, kompozisyon olayında genel geçer evrensel kurallar var, bunlar olmazsa olmaz mıdır? Elbette hayır ancak yine de bir fotoğrafın çarpıcı olmasında, baktığımızda diğerlerinden "küt" diye ayrılmasında bu kuralların yadsınamaz bir payı var..Hani hep deriz ya; "zevkler ve renkler tartışılmaz" diye, bence yanlış, bal gibi de tartışılır..Aslında beğeni düzeyi, estetik görüşü gelişmiş 1000 kişiye hangisinin (mesela bir fotoğrafın) "güzel/etkileyici" olduğu sorulsa, ezici çoğunluk bunlardan biri üzerinde, farkında olmadan uzlaşacaktır..Hepimiz "kendimizce" güzel olanı seçmişizdir bize sorulsa, ancak farkında olmasak da işte o seçim, kompozisyonun evrensel kurallarına göre yapılmıştır aslında..Nedir bu; mesela altın oran kuralı, amaçsızca yarım çıkmış bir şeyin insanda yarattığı huzursuzluk hissi vb..Kısacası kompozisyon açısından sizin fotoğraf incelendiğinde sonuç pek de iç açıcı değil gibi sanırım..

Peki fotoğraftaki anlam meselesi?? Sizce, bu fotoğrafınızı milyarlarcasından ayıran şey nedir?? Yarım çıkmış trafik levhasının şehir kirliliğine katkısı mı, aracın yeni bir model oluşu mu, şehirleşmedeki keşmekeşlik mi, yollar uzar gider mi, nedir?? Hepsi midir ? Yoksa unutulmaz mimar, Mies van der Rohe nin dediği gibi midir fotoğrafın özü: "Az çoktur".

Amacım moral bozmak değildi aslında, amacım; fotoğrafınızın üzerinde "gelişme" konusundaki sorunuza, "bu hemen olmaz" demekti.. Kusura bakma, saçmalamaya başladım sanırım, sen benim dediklerime bakma, yazdıklarımı silmeye de kıyamadım, kalsınlar böyle.. alahanın saçmalıkları diye okur millet:-))

Selamlarımla..

Sayın ŞENER,

Herhangi bir fotoğrafı kendine baktırtan şey nedir ya da nelerdir diye sorulsa ve bu nedenlerin arasında bir sıralama -ki bu sıralama sanıyorum herkese göre farklılık gösterecektir- yapılması istense; sanırım -öncelik sırası gözetmeksizin- kompozisyon, ışığın kullanımı, fotoğrafın mesajı/anlamı, çekim tekniğindeki başarı ve kullanılan malzeme kalitesi ilk akla gelenler olacaktır. Bu yazdığım her bir ifadenin/etkenin belki onlarca sayfalık alt açılımları yapılabilir ancak bence en temel şeyler bunlar..

Bu soruya ben yanıt vermek isteseydim eğer;

Kompozisyon, fotoğrafın mesajı, ışığın kullanımını ilk üçe alırdım..-Ha, benim çektiklerimde bunlar var mı diye sorarsan eğer; arama bulamazsın:-))-

Kompozisyonla başlayalım..Okumuşsan görmüşsündür ki, kompozisyon olayında genel geçer evrensel kurallar var, bunlar olmazsa olmaz mıdır? Elbette hayır ancak yine de bir fotoğrafın çarpıcı olmasında, baktığımızda diğerlerinden "küt" diye ayrılmasında bu kuralların yadsınamaz bir payı var..Hani hep deriz ya; "zevkler ve renkler tartışılmaz" diye, bence yanlış, bal gibi de tartışılır..Aslında beğeni düzeyi, estetik görüşü gelişmiş 1000 kişiye hangisinin (mesela bir fotoğrafın) "güzel/etkileyici" olduğu sorulsa, ezici çoğunluk bunlardan biri üzerinde, farkında olmadan uzlaşacaktır..Hepimiz "kendimizce" güzel olanı seçmişizdir bize sorulsa, ancak farkında olmasak da işte o seçim, kompozisyonun evrensel kurallarına göre yapılmıştır aslında..Nedir bu; mesela altın oran kuralı, amaçsızca yarım çıkmış bir şeyin insanda yarattığı huzursuzluk hissi vb..Kısacası kompozisyon açısından sizin fotoğraf incelendiğinde sonuç pek de iç açıcı değil gibi sanırım..

Peki fotoğraftaki anlam meselesi?? Sizce, bu fotoğrafınızı milyarlarcasından ayıran şey nedir?? Yarım çıkmış trafik levhasının şehir kirliliğine katkısı mı, aracın yeni bir model oluşu mu, şehirleşmedeki keşmekeşlik mi, yollar uzar gider mi, nedir?? Hepsi midir ? Yoksa unutulmaz mimar, Mies van der Rohe nin dediği gibi midir fotoğrafın özü: "Az çoktur".

Amacım moral bozmak değildi aslında, amacım; fotoğrafınızın üzerinde "gelişme" konusundaki sorunuza, "bu hemen olmaz" demekti.. Kusura bakma, saçmalamaya başladım sanırım, sen benim dediklerime bakma, yazdıklarımı silmeye de kıyamadım, kalsınlar böyle.. alahanın saçmalıkları diye okur millet:-))

Selamlarımla..

Sayın Beysan TAŞçI; öncelikle zaman ayırıp cevap yazdığınız için teşekkür ederim. Fotoğrafçılık ve fotoğraf sanatına 50 yaşında başlama fırsatı buldum. Gerek sizin burada yazdıklarınız ve gerekse ulaşabildiğim diğer kaynakları vaktim oldukça incelemeye gayret ediyorum. Henüz makinayı verimli kullanma çabaları içerisindeyim. İşin sanatsal yönüne ne yazık ki daha gelemedim gelmem de sizin yazdığınız gibi "hemen olmayacak" bunun farkındayım. Şu anki durumum için bir örnek vermem gerekirse; Org kursuna giden bir öğrenci yeni öğrendiği bir şarkıyı hatasız çalmayı hedefler ya bende şu anda o aşamadayım. Şarkının akorlarını basmak, tınılarla oynamak, melodiye kendinden bir şeyler eklemek falan o an için uzak şeylerdir. Amaç notaları doğru basmak ve melodiyi ortaya çıkarmaktır. Bende henüz gözümle gördüğümü, makina ile (Uygun pozlama, diyafram, netlik vs) gerçeğine uygun şekilde ortaya çıkarma aşamasındayım. . Bunları makina otomatik yapıyor diyebilirsiniz ama o zamanda önceki örneğimize dönersek Org cihazında yüklü melodiyi bir play tuşuna basarak çalmak gibi olur diye düşünüyorum. Ne zamanki makinamın bu özelliklerini doğru kullanmayı öğreneceğim, ondan sonraki hedeflerim tabii ki kadraj, mizansen mesaj vs. olacaktır.

Sizin yazdıklarınız içinde IŞIK kullanımı ilk başlama anından itibaren önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. Bu konuda daha fazla bilgi sahibi olabilmek için de elimden geleni yapıyorum.

İlk paylaştığım fotolar makina tarafında ayarları yapılan kendimce güzel dediğim fotolardı.özellikle son ikisinin mesaj verdiğini bile düşünüyordum . Ancak forumda yazılanları okudukça ne mal(!) olduklarını anladım. Şimdi önceliğim makinayı doğru kullanmayı öğrenmekte. Bu son paylaştığım foto bu konuda biraz ilerlediğimi gösterir sanırım (tabii ki yorum gene sizlerin). Bir süre sonra bu foto içinde "ne mal olduğunu anladım" cümlesini kullanacağım. Bu da benim gelişimimi gösterecek.

Bende bu satırları yazarken benim gibi yeni başlayanlara biraz yardımcı olur, belki cesaretlerini arttırır düşüncesi ile yazdım.

Sizin yorum ve önerilerinizi ayrıca dikkate alacağımı, olası her gelişmemde sizlerin bu eleştirilerinizin bir katkısı olacağını bilmenizi isterim.

Sevgiyle kalın.

Size şöyle anlatayim; bazi istisnalar disinda kadrajiniza giren objenin: 1- tamami girmeli 2- estetik ve anlam ifade eden bir kismi girmeli 3- hic girmemeli. Bu üç şıktan birini seçmelisiniz eğer sade fotografiniza dahil olmaya çalışan bir nesne varsa. Ben bunu biryerde okumadim ve şuan içimden boyle geldiği icin yazdim. Genelde bunlara uymaya calistigimi farkettim.. Ağaçlardan, agac dallarindan, lamba direklerinden filan bahsediyorum. Bunun disinda onu acik objelerin sirtini cerceveye yaslamalisiniz. Mesela bankin onu acik. O kesinlikle kadrajin ortasinda veya saginda olmali. Sola dayadiginiz an yurumeye calisan bir insanin onune duvar (çerçeve) koymuş gibi olursunuz. Onu acik objelerden kastım; bir yone bakan veya bir yone dogru ilerleyen objeler. Mesela saga dogru giderken cektiginiz bir arabanin pozisyonu kadrajin solunda veya ortasinda olmali. İstisnai durumlar herzaman vardir tabiki. O an ne gordugunuze bagli..

Sayın Rodi KURT.

Verdiğiniz değerli bilgiler için teşekkür ederim. Bu tür bilgilerle bir fotoğraf nasıl çekilir ? sorusunun yanıda bir fotoğrafa nasıl bakılır? sorusunun da cevabını veriyorsunuz. Doğrusu bu foruma girmeden önce ben fotoğrafa bakmasını da bilmiyormuşum . önerilerinizi sadece çekerken değil, bir fotoğrafa bakarken de dikkate alacağım.

Tekrak teşekkür ederim.

(Mesajınızı geç gördüm o nedenle yanıtlamakta geciktim kusuruma bakmayın lütfe)