Nikontürk 7 Oluşturuldu: Nisan 20, 2014 Paylaş Oluşturuldu: Nisan 20, 2014 Çok acil, lütfen yardım eder misiniz?Benim dayım kalp hastası, ameliyatla iki damarı değişmesi gerekiyor, vakit kaybetmeden bunu yapmak lazım. Ben bu "doktorculuk" mesleğine gönül verdim, yeni başladım yani. Ufak tefek yaralanmaları falan halledebiliyorum, dikiş atabiliyorum yani. Şimdi bu dayımın ameliyatını da bana sordular, şimdi bir kalp cerrahı Çok para, ben hallederim diye söz verdim. Bu konuda siz ustaların tavsiyelerine ihtiyacım var. Ne tür aletler tavsiye edersiniz, nasıl bir yol izlemeliyim? Damarların yerine ne takmalıyım gibi konularda yardım ederseniz Çok sevinirim. Ama Çok acil yaaa, lütfeeeen! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Recep YAZICI 261 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi Mehmet Bey ,Manidar sorunuza ben cevap vereyim olurmu ; Bu işler bu kadar olsaydı ; her neşteri eline alan cerrah olamayacağı gibi her D800 sahibide Fotoğrafçı olamazdı herhalde. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cabir ÇAYCIOĞLU 211 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi Şu arka planı karartma olayını çözemedim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cafer aydın 63 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi Bir pense bir tornavida bir testere yeter. Damarlar için bahçe hortumu kullanın.😃 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gökhan YAZICI 856 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi İnternet özgür bir ortam. Ben sizin şahsınıza küfür etsem ve siz beni engelleseniz özgürlüğlümü almış oluyorsunuz.özgürlüğü böyle biliyoruz.Benim elimde en kralından kamera var o yüzden ben photograpiciyim. Sizin zorunuza gidiyorsa gidersiniz siteden.kulak tıkamayı bilmek lazım böylelerine... Yapacak bişey yok özgürlük dünyası işte, herkes kendini sanatçı ilan ediyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ramiz AKSOY 305 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi Benim eşim hemşire yanında bay birşey öğrendin asistanın olurum Mehmet hocam 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cabir ÇAYCIOĞLU 211 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi Bu konu çok ses getirecek Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ertan Ozturk 546 Nisan 20, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 20, 2014 gönderildi Mehmet Bey, böyle olmaz ama, neler saçmalıyorsunuz! öyle armut piş ağzıma düş falan! Bu işe yıllarını veren profesyoneller varken, amcanızın en güzel gününü rezil etmeyin, değmez. Kitapçılarda birçok tıp kitabı var, onları bulup okumaya çalışın. Youtube, Vimeo gibi sitelerde çeşitli ameliyatlar var, onları bulup izlemeye çalışın.önce yara bandı ve oksijenli sudan başlayıp dizi-kolu kanayan arkadaşlarınız ve çocuklarla ilgilenin. Yara bandı size yetmemeye başlayınce yavaş yavaş sargı bezi ve ağrı kesiciye geçersiniz. Pansuman yaptıkça kendi kendinize dikiş atmayı öğrenirsiniz. Zaten sonra bir neşter almanız gerekiyor (her doktorun çantasında bir tane olmalı). Tabi ışıklandırma da önemli, keseceğiniz yeri görmek için. Bir hastaneye giderseniz bu malzemeleri deneyip, size uygun olanları ameliyat malzemeleri satan yerlerden alabilirsiniz. Testere, bistüri, yatak vs.. gibi malzemeler de almanız gerekir ama bunları yavaş yavaş, ameliyata alıştıkça alırsınız. Kestikçe alışırsınız, alıştıkça kendinize bir asistan tutarsınız (hemşire de deniyor) ki terinizi silsin. İyice uzmanlaşınca anestezist de kiralamanız gerekebilir belli ameliyatlar için.Size tavsiyem, şimdilik amcanıza bir doktora gitmesini söyleyin. Olmadı ameliyata siz de girersiniz. Eliniz alışsın diye, belki asistanlık falan yaparsınız (dikiş dikebiliyormuşsunuz, mesela ameliyat sonunda dikişi siz atın, fazla kanı ve doktorun alnındaki teri silin).Unutmayın, bu iş yaptıkça öğrenilen bir iş. ne kadar keserseniz o kadar iyileşirsiniz.Kanınız bol olsun! 7 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Orçun Edipoğlu 437 Nisan 21, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi Mehmet hocam,"Acil" başlığı ile açılmış ve fotoğraf makinemin ayarını yapamıyorum diyen her kullanıcıya verdiğim klasik cevabı -zira sizin durumunuz da buna benzer- size de vermek durumundayım; Lütfen dayınızın kullanma kılavuzunda yer alan TAMİR BAKIM bölümünü okuyun. olmadı dayınızı Cerrahpaşay'a götürün, orada kamil usta var, bir de o baksın anlar bu işlerden. Ondan uygulamalı yardım alırsınız. Başlarda kafanız karışabilir Kalp Beyin Sinir üçgeni zor gelebilir. Konuyla ilgili yaşadığınız şehirde biçki dikiş kurslarına katılabilir, burada mevcut el alışkanlığınızı geliştirebilirsiniz.Hazır lafı gelmişken, eklemiş olduğunuz fotoğrafta arka planı karartabiliyorum ben de ama, hatun kişinin elinde tuttuğu elektro sazı ben çözemedim. Fotoğrafın tekniği, çekim ortamı, ışık düzeni ve hatun kişiyi ayarlayabiliyorum ama elektro sazı nereden temin ettiniz merak ettim. Ayrıca fotoğrafta sazın yer almasındaki mesaj acaba anlayana sivri sinek saz, anlamayana sazın sapı gibi bir mesaj kaygısı mı var bunu sormak isterim? Bunun haricinde saza ait manyetiklerin telin markasını ve kullanılan anfinin çıkış gücünü gerçekten merak ettim ama sormuyorum. Hani siz insafa gelir anlatırsanız ne güzel olur... 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cabir ÇAYCIOĞLU 211 Nisan 21, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi Mehmet hocam,"Acil" başlığı ile açılmış ve fotoğraf makinemin ayarını yapamıyorum diyen her kullanıcıya verdiğim klasik cevabı -zira sizin durumunuz da buna benzer- size de vermek durumundayım; Lütfen dayınızın kullanma kılavuzunda yer alan TAMİR BAKIM bölümünü okuyun. olmadı dayınızı Cerrahpaşay'a götürün, orada kamil usta var, bir de o baksın anlar bu işlerden. Ondan uygulamalı yardım alırsınız. Başlarda kafanız karışabilir Kalp Beyin Sinir üçgeni zor gelebilir. Konuyla ilgili yaşadığınız şehirde biçki dikiş kurslarına katılabilir, burada mevcut el alışkanlığınızı geliştirebilirsiniz.Hazır lafı gelmişken, eklemiş olduğunuz fotoğrafta arka planı karartabiliyorum ben de ama, hatun kişinin elinde tuttuğu elektro sazı ben çözemedim. Fotoğrafın tekniği, çekim ortamı, ışık düzeni ve hatun kişiyi ayarlayabiliyorum ama elektro sazı nereden temin ettiniz merak ettim. Ayrıca fotoğrafta sazın yer almasındaki mesaj acaba anlayana sivri sinek saz, anlamayana sazın sapı gibi bir mesaj kaygısı mı var bunu sormak isterim? Bunun haricinde saza ait manyetiklerin telin markasını ve kullanılan anfinin çıkış gücünü gerçekten merak ettim ama sormuyorum. Hani siz insafa gelir anlatırsanız ne güzel olur... "İnsan hacı olsaydı gitme ile Mekke'ye, eşek alim olurdu taş çekme ile tekkeye "Keçecizade İzzet MollaIşitdik ki siz şair-i şahsızMaarif semavatına mahsızDeğil haddimiz gerçi çaldırma sazGönül bir iki nağme eyler niyaz-------------------------------------------Dedim bedce çıkmıştı avazımızStanbul’da terk eyledik sazımız 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ömer Şamil Güven 39 Nisan 21, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi Millet olarak bizde işi son dakikaya bırakıp acil yardım demeyi çok seviyoruz.Acil derken de işin süresi ,verilmesi gereken emeği...v.s göz ardı edip bir an önce işimiz görülsün istiyoruz.Alfabenin a'sını bilmeden kalın kitaplar okumak istiyoruz.Keşke bilim kurgu filmlerde olduğu gibi bir video ile herşeyi öğrenebilsek Bence acil diyen arkadaş ameliyatı nasıl yapacağını değil ,tanıdığınız iyi bir cerrah (işin ehli) var mı deseydi çok daha yerinde olurdu..... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Nikontürk 7 Nisan 21, 2014 gönderildi Yazar Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi Mehmet hocam,"Acil" başlığı ile açılmış ve fotoğraf makinemin ayarını yapamıyorum diyen her kullanıcıya verdiğim klasik cevabı -zira sizin durumunuz da buna benzer- size de vermek durumundayım; Lütfen dayınızın kullanma kılavuzunda yer alan TAMİR BAKIM bölümünü okuyun. olmadı dayınızı Cerrahpaşay'a götürün, orada kamil usta var, bir de o baksın anlar bu işlerden. Ondan uygulamalı yardım alırsınız. Başlarda kafanız karışabilir Kalp Beyin Sinir üçgeni zor gelebilir. Konuyla ilgili yaşadığınız şehirde biçki dikiş kurslarına katılabilir, burada mevcut el alışkanlığınızı geliştirebilirsiniz.Hazır lafı gelmişken, eklemiş olduğunuz fotoğrafta arka planı karartabiliyorum ben de ama, hatun kişinin elinde tuttuğu elektro sazı ben çözemedim. Fotoğrafın tekniği, çekim ortamı, ışık düzeni ve hatun kişiyi ayarlayabiliyorum ama elektro sazı nereden temin ettiniz merak ettim. Ayrıca fotoğrafta sazın yer almasındaki mesaj acaba anlayana sivri sinek saz, anlamayana sazın sapı gibi bir mesaj kaygısı mı var bunu sormak isterim? Bunun haricinde saza ait manyetiklerin telin markasını ve kullanılan anfinin çıkış gücünü gerçekten merak ettim ama sormuyorum. Hani siz insafa gelir anlatırsanız ne güzel olur... Orçun bey,Şu ana kadar gelen cevaplardan hala bu işi nasıl yapabileceğimi öğrenemedim. Herkes uzun kurslara gitmemi, okumamı tavsiye ediyor, ama benim buna zamanım yok, ayrıca bu kadar zahmete ne gerek var ki? Tıpkı bir yemek tarifi verir gibi hangisinden ne kadar kullanacağımı, ne kadar pişireceğimi yazabilen iyi bir usta bu sitede yok demek ki. Halbuki ben burayı bu işler en iyi adres olarak öğrenmiştim. Eklediğim fotoğraftaki arka planı kim kararttı bilmiyorum, sanırım fotoşopla yaptılar. Hatun kişinin elinde tuttuğu sazın tarihi değeri var: 1970'li yıllardan kalma el yapımı bir saz. 1988-1990 yıllarında şimdiki gençlerin ismini bile tanıyamayacağı Tüdanya, Güllü, Mine Koşan, Erkan Ocaklı gibi isimlere eşlik etmiş bir elektro bağlama. Eşiğe yakın olan manyetik klasik bir Sheller, sap kısmındaki manyetik ise Dimarzio X2N (DP102). Sazın sahibi "gariban" bir Peavey ile yıllarca bu işi yaptı, diğer anfilerin gücü konusunda bilgim yok. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Murat Unal 48 Nisan 21, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi Hatun kişinin elinde tuttuğu sazın tarihi değeri var: 1970'li yıllardan kalma el yapımı bir saz. 1988-1990 yıllarında şimdiki gençlerin ismini bile tanıyamayacağı Tüdanya, Güllü, Mine Koşan, Erkan Ocaklı gibi isimlere eşlik etmiş bir elektro bağlama. Eşiğe yakın olan manyetik klasik bir Sheller, sap kısmındaki manyetik ise Dimarzio X2N (DP102).O zaman bu topiğin meramına çok uygun bir fotoğraf olmuş. :)Ancak belki biz acemilere başta bir süre toleranslı olmak gerekebilir. İnsanlar sadece fotoğrafçılığın tekniğini değil, kültürünü de, hatta forum kültürünü de yavaş yavaş öğrenirler, Forum ustaları da buna biraz izin vermeliler. Ne yapılırsa yapılsın öğrenemeyenleri müstesna tutmak gerek tabii. Ustaların sabırlarına teşekkür edelim, ellerine sağlık diyelim. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Batuhan Köse 63 Nisan 21, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi MerhabaBizim memlekete bilgiye ve bilene saygı yok.Örnek Doktorlardan bahsedersek, adam 6 sene okuyor, o kadar çok yazıyor ki yazısı bile bozulyor, yetmiyor 4 sene daha okuyor. Sonra adamın biri evde portakal keserken elini kesiyor. Maç bitsin Öyle giderim diye 1 saat bekliyor. Maç bitince acile gidiyor doktor yokmu diye bağırıyor. İlk gelen beyaz Önlüklü sesizce bekleyin dese biz insan değil miyiz diye kafa gÖz dalıyor.Bilişim uzmanına çocuğa bilgisayar alacam gel benle ne alayım bir gÖster diyor. Bozulunca da sitem ediyor. Senin dediğini aldık 5 yıla bozuldu bu ne iştir diye.Avukata ezberlemiş kanunları bize hava atıyor.Fotografçıya ben de alırım D800 çekerim aynısını diyor.İnsanlar uğraşsa emek verse alaylı dahi olsa okulu gibi işi bilebilir iş yapabilir. Ama emek lazım.Tabi emek ile ameliyat olmaz Devlet izin vermiyor.Ama sütüdyo açmak için gÖya en az kalfalık sertifikası olması gerekiyor. Ama belediyedeki memura biraz harçlık ile o iş de haloluyor. Keşke her sütüdyo açan arkadaş gerçekten okuluna gitse. Sonra çektiği fotograflara bakıp ya bunu bende çekerim demese insanlar. 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gökhan 274 Nisan 21, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 21, 2014 gönderildi Abi öncelikle genel anestezi uyguluyoruz ekip 10 kişi olacak testere vasıtası ile kafes kesilir mengenelerle sag ve soldan göğüs sabitlenir hasta cihaz ile yaşamını sürdürür ayaklardan alınan damar... Noluyo ya burda Fransız kaldım ben :D :D 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hasip TOSUN 12 Nisan 22, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 22, 2014 gönderildi Konuyu yukarıdan aşağıya komple okuyunca bundan sonra konu açmaya korkar oldum diyebilirim 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Orçun Edipoğlu 437 Nisan 22, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 22, 2014 gönderildi Orçun bey,Şu ana kadar gelen cevaplardan hala bu işi nasıl yapabileceğimi öğrenemedim. Herkes uzun kurslara gitmemi, okumamı tavsiye ediyor, ama benim buna zamanım yok, ayrıca bu kadar zahmete ne gerek var ki? Tıpkı bir yemek tarifi verir gibi hangisinden ne kadar kullanacağımı, ne kadar pişireceğimi yazabilen iyi bir usta bu sitede yok demek ki. Halbuki ben burayı bu işler en iyi adres olarak öğrenmiştim.Eklediğim fotoğraftaki arka planı kim kararttı bilmiyorum, sanırım fotoşopla yaptılar. Mehmet bey,Malesef sizin sorununuzun kulak memesi kıvamında bir tarifi yok, genel uygulama "aldığı kadar" şeklindedir. Bunu da kavramak zor bir şey değildir. Kaldı ki bir iki denemede hemen öğrenilir. Pratik yapmak için dayınızın eşini doğrayabilirsiniz. (Bunu kadavra bulmanızda zorlanabilirsiniz diye söylüyorum.) Ayrıca olayları karartmanızı, suçu da fotoşopa atmanızı taktirle karşılamadığımı bilmenizi isterim. Konuyu yukarıdan aşağıya komple okuyunca bundan sonra konu açmaya korkar oldum diyebilirim Geyik de mi yapmayak gardaşım!.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Forum Editörü Ümit Alper TÜMEN 756 Nisan 22, 2014 gönderildi Forum Editörü Paylaş Nisan 22, 2014 gönderildi Üstat,Kanayan bir yaraya ameliyat yapmışsın ve bir de bize soruyorsun... Cep telefonlarının birbiri ardına yÜksek mega piksellerle piyasaya çıkarak hızla yarıştığı ve bir çok fotoğraf Üreticisi markanın otomatik kamera satışlarını etkilediği, hız, bir diğer adıyla fast-food çağında yaşıyoruz. Hiç bir şeye fazla vaktimiz ve sabrımız yok. Her işimiz; Fast-food gibi. Hemen olsun bitsin, biri söylesin, biri yardım etsin şeklinde ama işin aslı hiç de sanıldığı kadar kolay değil. Aslında hiç bir iş sanıldığı kadar veya görÜndÜğÜ kadar kolay değil. Her işin bir ustalık tarafı ve hepsinden önemlisi yılların bilgi birikimi elde etmek için harcanmış bir emeği var. Uzun yılların birikimi olan bilgi ve tecrÜbeyi, bir başkasına hemde bu işe yeni başlamış birine aktarmak, gÜnÜmÜz fast-food mantığıyla çok zordur. DÜnya Üzerindeki fizik kuralları gereği; Bırakın yemek yapmayı, buzdolabındaki hazır yemeği yemek için bile bir emek harcamak gerekiyor. Yemeğe; Git ocakta ısın, sonra bir tabakta masama gel diyemiyorsunuz,Kısaca emek harcanmadan insan hiçbir şey olamaz. Ne fotoğrafçı, ne ayakkabı ustası, ne boyacı, ne simitçi, ne kahveci ne de gazozcu... 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gökhan YAZICI 856 Nisan 23, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 23, 2014 gönderildi Üstat,Kanayan bir yaraya ameliyat yapmışsın ve bir de bize soruyorsun... Cep telefonlarının birbiri ardına yÜksek mega piksellerle piyasaya çıkarak hızla yarıştığı ve bir çok fotoğraf Üreticisi markanın otomatik kamera satışlarını etkilediği, hız, bir diğer adıyla fast-food çağında yaşıyoruz. Hiç bir şeye fazla vaktimiz ve sabrımız yok. Her işimiz; Fast-food gibi. Hemen olsun bitsin, biri söylesin, biri yardım etsin şeklinde ama işin aslı hiç de sanıldığı kadar kolay değil. Aslında hiç bir iş sanıldığı kadar veya görÜndÜğÜ kadar kolay değil. Her işin bir ustalık tarafı ve hepsinden önemlisi yılların bilgi birikimi elde etmek için harcanmış bir emeği var. Uzun yılların birikimi olan bilgi ve tecrÜbeyi, bir başkasına hemde bu işe yeni başlamış birine aktarmak, gÜnÜmÜz fast-food mantığıyla çok zordur. DÜnya Üzerindeki fizik kuralları gereği; Bırakın yemek yapmayı, buzdolabındaki hazır yemeği yemek için bile bir emek harcamak gerekiyor. Yemeğe; Git ocakta ısın, sonra bir tabakta masama gel diyemiyorsunuz,Kısaca emek harcanmadan insan hiçbir şey olamaz. Ne fotoğrafçı, ne ayakkabı ustası, ne boyacı, ne simitçi, ne kahveci ne de gazozcu... çok yanlış dÜşÜnÜyorsun abi.Google robot teknolojisinin Üzerinde yavaş yavaş çalışıyor.çok değil 50 yıl sonra kamik ismini koyduğunuz robota;Kamil git şu dolaptaki zeytinyağlı enginarı ısıtda yiyek diyebileceğiz.Veya belki 100 sene sonra;Kamil git şu K2 nin tepesinden bir 360 derece panaromik bir gÜn batımı fotoğrafı çekte izleyek diyeceğiz.O zaman ne yapacaksınız?Hey gidi eski filmli makinelerin dinamik aralığını hiç birşey vermiyormu diyeceksiniz :D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ömer Şamil Güven 39 Nisan 24, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 24, 2014 gönderildi Gökhan Bey yazınıza katılmakla beraber insanlar ben yaptım demeyi severler.Bunu da diyebilmek için gerçekten kendisinin yapması gerekiyor.Yoksa insanlar pazarda,markette daha ucuz olan domatesi balkonda saksıda yetiştirmez,yada belli bir alanı kiralayıp kendi ürün yetiştirmezdi.Hatta geçen izlediğim haberde farmvill gibi sanal oyunların gerçeğini yapmaya çalışmazlardı.Yoksa teknoloji büyük rahatlık ,öyle olmasa fotoğraf çekim sayısı artarken fotoğraf makinesi satışı cep telefonu satışının gerisinde kalmaz ya da cep telefonu ile çekilen fotoğraf sayısı fotoğraf makinesi ile çekilen den fazla olamazdı.Tabii tersini iddia etmek de çok kolay. özellikle çamaşır makinesi varken fantezi olsun diye hiçbir kadın elle çamaşır yıkamaz ) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gökhan YAZICI 856 Nisan 24, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 24, 2014 gönderildi GÖkhan Bey yazınıza katılmakla beraber insanlar ben yaptım demeyi severler.Bunu da diyebilmek için gerçekten kendisinin yapması gerekiyor.Yoksa insanlar pazarda,markette daha ucuz olan domatesi balkonda saksıda yetiştirmez,yada belli bir alanı kiralayıp kendi ürün yetiştirmezdi.Hatta geçen izlediğim haberde farmvill gibi sanal oyunların gerçeğini yapmaya çalışmazlardı.Yoksa teknoloji büyük rahatlık ,Öyle olmasa fotoğraf çekim sayısı artarken fotoğraf makinesi satışı cep telefonu satışının gerisinde kalmaz ya da cep telefonu ile çekilen fotoğraf sayısı fotoğraf makinesi ile çekilen den fazla olamazdı.Tabii tersini iddia etmek de çok kolay. Özellikle çamaşır makinesi varken fantezi olsun diye hiçbir kadın elle çamaşır yıkamaz )Teknolojiye biraz daha zaman tanıyın.Günümüz insan yapısını değiştirecek robotlar.İnsanlar artık ince uzun olmayacak, toparlak olacak Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ömer Şamil Güven 39 Nisan 24, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 24, 2014 gönderildi 90 lar da ki bilim kurgu filmlerinde olan ve şimdi ki aytek'in hayali olan hurileri bu teknoloji ile yakında yapacağızmı diyorsunuz:)Yoksa demolitian man da ki gibi Sylvester Stallone ile Sandra Bullock arasında ki sanal sevişme gibi mi olacak?Matrix de ki gibi keselerde mi büyüyeceğiz.?Yoksa çok mu bilim kurgu film izliyorum:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gökhan YAZICI 856 Nisan 24, 2014 gönderildi Paylaş Nisan 24, 2014 gönderildi Keselerde yetişmenin olacağını sanmıyorum ama sanal sevişme üzerinden çalışıldığını biliyorum.Ve güzel bişey yapılırsa satacağını da biliyorum. çünkü sex satar Bilim kurgular genelde gerçek baz alınarak kurgulanır. Yani terminatör filmi 2010-2020 lerde falan dünya yok oluyordu. Evet gerçekte bu gerçekleşmedi ama kim bilir belki 2200 yılında robotlar kontrolü ele geçircek Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Recommended Posts
Sende sohbete katıl
Önce yorumunu yaz sonra üye ol. Eğer bir hesabınız varsa, hesabınızla göndermek için şimdi oturum açın