İçeriğe git

Nikon D810 26 Haziranda duyurulacak


Recep YAZICI

Recommended Posts

O tekeri koymazlar demiştim :) Gökhan o bahsettiğin program şuan zaten beta ücretsiz bence bu bir gelişme değil , sanırım bu sraw özelliği de yok gibi geldi bana

Söz konusu Nikon ise bence gelişme :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Flaş kalsın bence, beklemediğin zamanlarda hayat kurtarıcı oluyor.

ISO64 var artık, hatta ISO32'ye inebiliyorsun ki bence mükemmel bir gelişme. Elektronik birinci perdenin gelmesi de önemli, tahminen perde sesi daha düşük olacak. 60p çekim de gelmiş. Odak sisteminde odak noktalarını gruplama gelmiş (5DMarkIII ve D4s'tekine benzer). Manuel moda da otomatik ISO gelmiş. Aslında yeni almak isteyenler için büyük avantaj, D800/E'si olanların geçmesine gerek yok gibi duruyor (yazdığım yenilikler sizin için önemli değilse).

Şu ISO tuşunu sağa alamadı Nikon bir türlü. Dik kafalılar :) Bir de odaklama düzeltmesinin (microadjustment) Canon'daki gibi minimum ve maksimum odak mesafelerinde ayrı ayrı yapılabilmesi özelliği gelmeli artık.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Alper hocam GPS yok, olsa da kimin işine yarar bilemem ama Wİ-fi daha mantıklı bence.

Ertan hocam ISO 64 ne kadar farkeder bilemiyorum ama D610 da -1/3-1 EV var kii o da ISO 80 ve ISO 50 ye tekamul ediyor. Kendi adıma mükemmel olduğunu düşünmüyorum. Madem iyileştirme yapacaksın A7s in yaptığını yapsaydın.

D810 sadece hataların düzeltildiği, süslenip püslendiği D610 un kader arkadaşıdır.

Neler düzeltildi;

1-Sol netleme hataları giderildi,

2-Daha önce (http://www.nikonturk.com/konu/2019-d800-yardim/page__st__20) sayfasında da bahsettiğim ama sebebini çözemediğim titremeyi ben değil D800 yapıyormuş :) İkinci perde ile bunu çözdüklerini açıklamışlar.

3-Manuel çekim yaparken enstantene kurtarmadığında makineyi önüme alıp ezbere ISO artıyor tekrar ölçüm alıyordum, olmadı bir daha falan. Ne yapmışlar; manuelde otomatik ISO eklemişler. Gitti benim ISO tekerleği hayallerim :(

4-LCD nin kalitesi artmış. D600 de ve D800 de hafif yeşile ve sarıya kaçan LCD rengini artık kendimiz kalibre edebileceğiz anladığım kadarıyla,

....

Geriside malum işte :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Zaten d810 ufak bir yenileme, orası gerçek ama iso64 ve 32 gündüz geniş diyaframda çekim isteyenler için çok avantajlı. Bir de baz ISO'da dinamik aralık artmış olabilir bu sayede (görmeden sallıyorum).

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu konuda herkes bir şeyler yazdı, ben de yeni bir şeyler öğrenebilirim ümidiyle an be an okudum, sizleri takip ettim.

Nikon çuvalladı, Nikon her zamanki gibi yaptı, değişen bi şey yok, müzmin hata giderme vs.... Ben bunlara hiç itibar etmiyorum doğrusu. Ha bu arada Nikon benim babamın fabrikası da değil zaten. Teknik olarak bakıyorum, ne yapmış ne yapmamış adamlar, konuyu yüzeysel yerine derinlemesine irdelemek uzun vadede benim yüzümü kızartmıyor.

Yahu Nikon farklı bir şey yapmıyor yıllardır, sadece TR'deki siz dostlarımın alım gücü her geçen gün artıyor, cebinizde paranız olunca konuşmaya da gücünüz oluyor, 2000'li yıllarda, 1990'lı yıllarda böyle konuşabilen bir fotoğrafçı kitlesi yoktu.

Henüz D800'ün belki % 50'sini bile çözememiş biri olarak çok fazla bir şey yazamayacağım aşikardır, haddimi bilmeye çalışırım; bu makinanın ne artısı var, ula yapa yapa bunu mu yaptın gibi cümleler kuracak kadar alim olamadım henüz. Ama bir D600-610 noktasında kalıp eleştiri yapmak normal; keşke herkesin birazcık temel elektronik bilgisi olsa da bu kadar rahat sallamasa diye de düşünmüyor değilim doğrusu.

Benim aklıma ise D300-D300s ve D3-D3s geliyor:

Bu makinalar için de aynı şeyler yazıldı ama elektronik iç yapı hakkında kimsenin doğru bilgisi yoktu. Mesela bu modellerin sensörleri bile farklıydı, ama megapixel olarak aynı rakam yazılınca herkes aynı sensör diye saygısızca sallamıştı.

Bence biraz beklemek lazım, yargısız infaz sonradan bizi mahcub edebilir. Ben işim gereği tam bu modelin arefesinde D800 aldım, almasaydım son 1 aydaki "bazı önemli" işleri layıkıyla yerine getirimezdim: Iso performansı, otomatik beyaz dengesindeki başarısı, 36 mp'nin verdiği avantajla yanlış kadrajı boşver salla parti çekilmiş kareden yeniden kadraj yaratmanın kolaylığı derken bir sürü rahatlıkla karşılaştım. Tek kelimeyle D3'ten sonra bana güven veren ilk gövde oldu. Burada unutmadan yazmak isterim, bir D3 kadar hızlı netleyemiyor, belki loş ışık şartlarında çalışmamın sonucudur bilemiyorum, merak edenler/netleme hatasını irdeleyenler bu konuyu araştırabilir, sayelerinde ben de öğrenebilirim belki. Sol netleme noktasından çok daha önemli bir durum bu, belki de bu sol-sağ derdinin temeli burdadır?

Evet, özet olarak benim bazı sorularım var bu yeni model için:

Sensör, işlemci, ölçüm modülü, karta yazma ile ilgili buffer durumu, pil harcamadaki kabiliyeti!, bir D3'e göre daha çabuk toz alan sensör bölgesinin izolasyonu, Ertan hocanın belirttiği düşük gerçek Iso kabiliyeti (yazılımsal L1-2-3'ü kastetmiyorum!), yani özetle bu makinanın hitap ettiği yarı profesyonel ya da profesyonel kullanıcılar için önemli olan konulardaki cevaplara göre makinayı yargılayabilirim.

Wi-fi olayı; bu modülün ayrı olarak satılan aparatı zaten 1000 Euro? WT serisine bi bakın ne demek istediğimi anlarsınız. Tek bir dosyanın 50 mb olduğu durumlarda senin o ev tipi wi-fi eklentin altına eder, profesyonel adam iki saat dosya aktarımını bekleyip LR ekranında değerlendirme yapamaz. O yüzden mecburen WT lere para bağlar. GPS durumu; cebindeki alet zaten ne zaman tuvalete gittiğini de söylüyor; o aletin zamanını LR üzerinden çektiğin dosya zamanıyla senkronize edince bütün koordinatları da exife yazıyor, bilmeyenler arasın, kolay bi iş, sonradan ne işine yarayacak? Bırak nerede çektiğimi ben kendi çekip çekdiğim kareyi dahi yıllar sonra bugün gibi hatırlıyorum. Nerede çektim la bunu, Hakkari miydi yoksa İzmir mi diye düşünen bir fotoğrafçı bana göre fotoğrafı çekerken kendinde değil, o deklanşör öncesi anın hazzını henüz tadamamış demek ki :)

Bu yazımı okuyan ve beni tanımayan yeni arkadaşlar:

Böyle bir dille yazmazsam dostlarım performansın düştü diye tenkit ediyorlar, yazılarımı okumuyorlar yani. Siz lütfen üzerinize alınıp da bu yazımdan sonra klavyelerinize abanıp bilip bilmeden atmayın, sonra moral bozukluğuna yol açıyorsunuz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sizi tanıyoruz Mehmet hocam, az çok tavrınızı ve tarzınızı da biliyoruz. Tanımayanlarda tanımaya başlamışlardır artık :) Ancak D610 noktasında kalıp, netleme noktalarını ve titremeleri irdeleyen belki alim değil ama bir kullanıcı olarak bunları burada tartışmayacağızda nerede tartışacağız. Bu forum zaten bunun için değil mi?

Forumda kimse D810 için 'bu da olmamış' 'çuvalladı' gibi bir düşüncede değil zaten. Belki de gerçekten sorunsuz, kullanılabilir bir cihaz üretti. Bunu ilerleyen zamanlarda göreceğiz.

Burada yazılanlar çizilenler, kullanıcı beklentileridir, bir alt modelinden üzerine neler koyduğudur, nelerin değiştiği veya düzeldiğidir.

Her ne kadar Türkiye'nin alım gücü artsada, buradaki kullanıcılarda alın teriyle kazandığı paranın ordan burdan kıstığı meblağları Nikon'un kasasına göndermiş insanlar.

Dolayısıyla seri bir şekilde sunulan ''işte sıradaki bu, alın kullanın sesinizi çıkartmayın'' tavrı bana ters hocam.

D7000 sorunluydu sattım, D600, D800 sorunluydu almadım, bekledim sorunsuz olduğuna inandığım D610 aldım. D810 da problem yoksa onu da alacağım. Elektronik kısmını iyileştirmiştir, ISO performansını artırmıştır ne güzel.Söylediğiniz gibi belki de bizim algılayamadığımız birçok güzel şey eklenmiştir.. Ama D810'da da sorunlar çıkarsa onu da burda yazacağım,

Yada beni 9 siteden kovacaklar :)

Mehmet hocam ben alınmışım yahuu :) 2 satır yazıyım demiştim ama uzun olmuş biraz.

moralinizi bozduysam affola, hakkınızı helal edin

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

D810 için buda olmamış görüşüne ben sahibim :D

Tabiki şimdilik. Şuan sadece kağıt üstündeki verilere bakarak atıp tutuyoruz.

Ayrıca D300 D300s, D3 D3s benzetmesi gibi bir benzetmeyide doğru bilmiyorum.

D300 sorunsuz bir makinaydı, Nikon bunu biz nasıl daha iyi yaparız dedi iyileştirdi. Olması gerekende budur zaten. Ya mevcutu iyileştirirsin yada yeni bişeyler üretirsin.

D600 ve D800 hemen hemen her 2 kullanıcıdan 1 ini mağdur eden kameralar oldular (en azından Türkiye bu derece yüksek).

Yerlerine gelen D610 ve D810 ise "Nikon un hatalarını" giderdi yalandan 2 ekstra özellik eklendi ahanda yeni makine yaptık dedi.

Bakın D7100 için demiyorum, D7000 de sorunlu olduğu söylenen bir makineydi ama D7100 hatrı sayılır farklar ile geldi.

Ancak D600 ile D610 arasında fark yok denecek düzeyde. Bir ecnebi sitesine göre içinde kullanılan malzemeler bile aynıymış.

Ee sen kusurlu bir makine yapmışsın, sonra onu yamamış ve kusurlu alanları mağdur etmişsin sonrada dalga geçer gibi getirin sensörü temizliyeyim bari demişsin.

Bu tutumun savunulacak bir tarafı yok.

Yaradan beni US vatandaşı yaratsa ve kazara avukat falan olsam Nikon'un köküne kibrit suyu dökmüştüm :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Nasıl yani Gökhan, USA'daki Nikon kullanıcıları Nikon'un köküne kibrit suyu dökemeyecek kadar akılsız mı?

Bence D300-D300s ve D3-D3s kıyaslaması benzetmesi bal gibi de doğru, onlar da aynı şekilde iyileştirme idi, sen bu makinaları kullanıp farkı gördün mü?

Bu konuda çok yazarım Gökhan, da, seni kırmak istemem, sen yapma bari; önce dünyadaki diğer ülkelerde uygulama nedir, prosedür nasıl yürüyor iyi bilmek lazım. Netten okumakla dünya tanınmıyor, bizzat görmek lazım.

D600'deki toz meselesi benim için zaten mesele bile değil, koyunun bi yerini gören keçininki hep açık misali bir durum.

E madem öyle, almayın kardeşim?

Elimizdeki teknik geçerliliği olan argümanlarla burada eleştiri yapacaksak sizinle beraberim. Her markada az çok tecrübesi olan bir Ertan hoca neden sizin kadar yerden yere vurmuyor bütün markaları? Adam elindeki mantıklı argümanlarla konuşuyor, arabesk yapmıyor, ne eksik ise onu söylüyor.

Ama vurun abalıya mantığıyla bu tartışma sürecekse yanlış yaptığınızı tekrar hatırlatırım. Bu tavrımıza bakınca burası Nikon severler değil, diğer rakip marka severlerin tartışma formu olarak algılıyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ufak güncellemeleri ben hep savundum. Yeni almak isteyen için büyük avantajı var. Şimdi benim 36MP'ye ihtiyacım olsa 2 senelik d800'ü almak yerine yeni d810'u alabiliyorum, hem de d800e ile aynı paraya. D800lerin de fiyatı bayağı geriledi zaten, d810'a paran yetmiyorsa d800 mükemmel.

Ben WiFi'yı özellikle söyledim çünkü en ufak kompaktta bile var artık. RAWları aktarmaya yetmese de uzaktan telefonla yönetmeye veya çektiğin fotoğrafları anında müşteriye göstermek için çok uygun.

Bu arada d810dakı algılayıcının A7r'dekinin aynısı olduğu söyleniyor.

Yeni pozlama modu (parlak bölgeleri koruyan) ve iso32 ile zaten en iyi manzara makinesi olan d800 serisi şimdi tamamen rakipsiz oldu. Ah bir de üçayak üzerindeyken telefonumla yönetebilseydim (odaklama vs.. için)...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Nasıl yani Gökhan, USA'daki Nikon kullanıcıları Nikon'un köküne kibrit suyu dökemeyecek kadar akılsız mı?

Bence D300-D300s ve D3-D3s kıyaslaması benzetmesi bal gibi de doğru, onlar da aynı şekilde iyileştirme idi, sen bu makinaları kullanıp farkı gördün mü?

Bu konuda çok yazarım Gökhan, da, seni kırmak istemem, sen yapma bari; önce dünyadaki diğer ülkelerde uygulama nedir, prosedür nasıl yürüyor iyi bilmek lazım. Netten okumakla dünya tanınmıyor, bizzat görmek lazım.

D600'deki toz meselesi benim için zaten mesele bile değil, koyunun bi yerini gören keçininki hep açık misali bir durum.

E madem öyle, almayın kardeşim?

Elimizdeki teknik geçerliliği olan argümanlarla burada eleştiri yapacaksak sizinle beraberim. Her markada az çok tecrübesi olan bir Ertan hoca neden sizin kadar yerden yere vurmuyor bütün markaları? Adam elindeki mantıklı argümanlarla konuşuyor, arabesk yapmıyor, ne eksik ise onu söylüyor.

Ama vurun abalıya mantığıyla bu tartışma sürecekse yanlış yaptığınızı tekrar hatırlatırım. Bu tavrımıza bakınca burası Nikon severler değil, diğer rakip marka severlerin tartışma formu olarak algılıyorum.

Şöyle bir gerçek varki pasaportunda ABD vatandaşı yazdığında birçok konuda ayrıcalıklı oluyorsun.

Eminim Nikon ve Canon ABD ye gönderdiği kameralar bile bize gönderilenlerle bir değildir. Ki Canon kickass midir nedir farklı bir seri üretiyor onlar için

D300 D3 olayında da dediğim gibi mevcutu iyileştirmesi kadar doğal ve doğru bişey yok.

Ancak D610 da iyiyi iyileştirirken aynı zamanda kendi bariz hatasını kapattı.

D600 deki sıkıntı benim gözümde de hiç problem değil. Her kullanımdan sonra yapışmasına müsaide etmeden pompa ile iki fıs fıs, 3-5 ayda bir detaylı temizlik oldu bitti.

Burdaki sıkıntı zaten toz değil bunu sende biliyorsun.

Adamın ürettiği ayna mekanizmasının boya partikülleri.

Mehmet abi sana saygım sevgim sonsuzdur ama bak dünya üzerindeki hiç bir insan evladı bana bunu izah edemez. Mars dan uzaylıda gelse edemez! :D

Ya adamın yaptığı boya sökülüyor sensöre düşüyor abi böyle bişey varmı. Bu %99 değil %101 üretici hatasıdır.

D610 çıkmadan Nikon çıkıp deseki işte getirin kamerayı değiştirelim hadi onuda geçtim herkese 2 sene ücretsiz sensör temizliği dese onuda anlıcam.

Ancak önce D610 çıkartıyor ondan sonra diyorki ee D600 kullanıcılarıda getirsin bari sensörü temizliyelim.

Eski çalıştığım firmada ultrasonik temizlik makineleri yapardık.

10lt-20lt lik su küvetleri içinde ultrasonik titreşimle temizlik yapardı cihaz.

Bu makinelerden senede 20-30 tane İsveç'e satardık.

Aşağı yukarı 1-2 sene sonra 20lt lik modellerden şikayet geldi. Altındaki plastik ayaklar parçalanıyormuş.

Plastik ayak yani ne olacak dedik sağa sola sürttürürseniz parçalanır dedik.

Hayır 20lt lik model su dolu iken çok ağır oluyor ve yerinden oynatmak için mecburen itirirken plastik ayaklar yırtılıyor "bunu sizin düşünmeniz gerekirdi" dediler.

Adam kaldırıp hareket ettirse sıkıntı yok ama 20-30kg ağırlığındaki makineyi sürüklediği için ayak parçalanıyor ve suçlu biz oluyoruz.

Adam D600 alacak o boyanın sökülmemesi için ya sadece video çekecek ki ayna mekanizması olabildiğince az hareket etsin yada hiç bişey yapmıyacak süs olarak masada kalacak.

Büyültülecek olay değil, altı üstü toz üfle püfle gider ama Nikon un o konudaki tutumu çok vurdun duymazcaydı.

Pentax kullandığım yıllarda sadece Pentax vardı gerisi ile pek ilgilenmezdim.

Pentax en iyisiydi. Gövde de AF motoru vardı (başka kimsede yoktu). Gövde de titreşim engelleme vardı (başa kimsede yoktu). 4817327183 yıllık manuel lensleri direk takıp kullanabiliyorduk (başka kimsede yoktu).... vs vs

Marka değiştirince anladım ki bu işin Pentax ı Nikon yok hepsinin iyi kötü tarafı var, mevzu sen ne istiyorsun.

O sebepten marka fanatikliğim Beşiktaş dışında yoktur ki o da fanatiklik düzeyinde değil twiterde hemen hemen hergün sayarım BjK yönetimine :D

Canon un da açığını duyalım, birisi Canon sorduğunda direk yüzüne yapıştırırım, Sony nin duyalım Sony cilere yapıştırayım.

Ancak kendimce yanlış olana doğru demem.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Şöyle bir gerçek varki pasaportunda ABD vatandaşı yazdığında birçok konuda ayrıcalıklı oluyorsun.

Eminim Nikon ve Canon ABD ye gönderdiği kameralar bile bize gönderilenlerle bir değildir. Ki Canon kickass midir nedir farklı bir seri üretiyor onlar için

D300 D3 olayında da dediğim gibi mevcutu iyileştirmesi kadar doğal ve doğru bişey yok.

Ancak D610 da iyiyi iyileştirirken aynı zamanda kendi bariz hatasını kapattı.

D600 deki sıkıntı benim gözümde de hiç problem değil. Her kullanımdan sonra yapışmasına müsaide etmeden pompa ile iki fıs fıs, 3-5 ayda bir detaylı temizlik oldu bitti.

Burdaki sıkıntı zaten toz değil bunu sende biliyorsun.

Adamın ürettiği ayna mekanizmasının boya partikülleri.

Mehmet abi sana saygım sevgim sonsuzdur ama bak dünya üzerindeki hiç bir insan evladı bana bunu izah edemez. Mars dan uzaylıda gelse edemez! :D

Ya adamın yaptığı boya sökülüyor sensöre düşüyor abi böyle bişey varmı. Bu %99 değil %101 üretici hatasıdır.

D610 çıkmadan Nikon çıkıp deseki işte getirin kamerayı değiştirelim hadi onuda geçtim herkese 2 sene ücretsiz sensör temizliği dese onuda anlıcam.

Ancak önce D610 çıkartıyor ondan sonra diyorki ee D600 kullanıcılarıda getirsin bari sensörü temizliyelim.

Eski çalıştığım firmada ultrasonik temizlik makineleri yapardık.

10lt-20lt lik su küvetleri içinde ultrasonik titreşimle temizlik yapardı cihaz.

Bu makinelerden senede 20-30 tane İsveç'e satardık.

Aşağı yukarı 1-2 sene sonra 20lt lik modellerden şikayet geldi. Altındaki plastik ayaklar parçalanıyormuş.

Plastik ayak yani ne olacak dedik sağa sola sürttürürseniz parçalanır dedik.

Hayır 20lt lik model su dolu iken çok ağır oluyor ve yerinden oynatmak için mecburen itirirken plastik ayaklar yırtılıyor "bunu sizin düşünmeniz gerekirdi" dediler.

Adam kaldırıp hareket ettirse sıkıntı yok ama 20-30kg ağırlığındaki makineyi sürüklediği için ayak parçalanıyor ve suçlu biz oluyoruz.

Adam D600 alacak o boyanın sökülmemesi için ya sadece video çekecek ki ayna mekanizması olabildiğince az hareket etsin yada hiç bişey yapmıyacak süs olarak masada kalacak.

Büyültülecek olay değil, altı üstü toz üfle püfle gider ama Nikon un o konudaki tutumu çok vurdun duymazcaydı.

Pentax kullandığım yıllarda sadece Pentax vardı gerisi ile pek ilgilenmezdim.

Pentax en iyisiydi. Gövde de AF motoru vardı (başka kimsede yoktu). Gövde de titreşim engelleme vardı (başa kimsede yoktu). 4817327183 yıllık manuel lensleri direk takıp kullanabiliyorduk (başka kimsede yoktu).... vs vs

Marka değiştirince anladım ki bu işin Pentax ı Nikon yok hepsinin iyi kötü tarafı var, mevzu sen ne istiyorsun.

O sebepten marka fanatikliğim Beşiktaş dışında yoktur ki o da fanatiklik düzeyinde değil twiterde hemen hemen hergün sayarım BjK yönetimine :D

Canon un da açığını duyalım, birisi Canon sorduğunda direk yüzüne yapıştırırım, Sony nin duyalım Sony cilere yapıştırayım.

Ancak kendimce yanlış olana doğru demem.

Gökhan burada düzeltmek istediğim iki şey var birincisi ABD ye giden makinelerin buradakilerden farklı olduğu , buna katılmıyorum eğer tozlanma bir sorunsa ki bence değil ve bu bende de oldu ve benim makine ABD den gelme , ikincisi o tozlar aynadan değil shutter'dan geliyor ha fabrika hatasımıdır ? büyük ihtimal evet.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu arada D4x bekleyenler üzülmüştür bu yeni modele çünkü D810, D4x'te beklenen bazı özellikleri de içeriyor (biraz daha hızlı çekim, geliştirilmiş odaklama sistemi, daha düşük baz ISO). Yani D4x büyük ihtimalle yakın bir zamanda çıkmayacak.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

değerli nikon severler, yeni D810 herkese hayırlı olsun. Ben 2 ay once D800E aldım ve bu yenı urunun bazı ozellikleri daha üstün olmasına rağmen ben D810 tercih etmezdi. Taylanda yapıldıgı için. Hepinize selamlar

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gökhan, Allah seni Avrupa'lara, Amerika'lara düşürsün şöyle uzun vadeli. Hem de kendi mesleğinde oralarda bilgi sahibi olma imkanı versin. İnşaallah o zaman dünyanın Türkiye'den ibaret olmadığını anlayabilirsin.

Ha o İsviçreli firma, sizi iyi germiş, nasılsa Türk, bize mecbur misali, iyi tanırım mentalitelerini, dedemiz bunlara gerekeni yapmadığı için bu durumdalar.

Sana söyleyebileceğim başka sözüm yok, çünkü sabit fikirliliğine faydası yok.

Hayırlı ramazanlar sana ve dostlara...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gökhan burada düzeltmek istediğim iki şey var birincisi ABD ye giden makinelerin buradakilerden farklı olduğu , buna katılmıyorum eğer tozlanma bir sorunsa ki bence değil ve bu bende de oldu ve benim makine ABD den gelme , ikincisi o tozlar aynadan değil shutter'dan geliyor ha fabrika hatasımıdır ? büyük ihtimal evet.

Türkiye'ye gelen her ürünün farklı olduğunu düşünüyorum, tıpkı vw jettanın torpido çıtaları gibi.Buradaki modeller kazık gibi resmen tahta, ama git fransada nasıl almanyada nasıl bizi resmen keriz yerine mi koyuyorlar anlamadım.TR'ye meksika üretimi fransaya germany üretimi yasla gitsin.Hatta bu konu ile ilgili Mehmet hoca elindeki D300s in iso performansını TR deki arkadaşında olan D300s ten daha iyi olduğunu söylemişti.(Yanlışsam düzelt abi)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

  • Forum Editörü

Türkiye'ye gelen her ürünün farklı olduğunu düşünüyorum, tıpkı vw jettanın torpido Çıtaları gibi.Buradaki modeller kazık gibi resmen tahta, ama git fransada nasıl almanyada nasıl bizi resmen keriz yerine mi koyuyorlar anlamadım.TR'ye meksika üretimi fransaya germany üretimi yasla gitsin.Hatta bu konu ile ilgili Mehmet hoca elindeki D300s in iso performansını TR deki arkadaşında olan D300s ten daha iyi olduğunu söylemişti.(Yanlışsam düzelt abi)

Cabir,

Bende araÇ ile kamerayı karşılaştırma konusuna katılmıyorum. AraÇ konusu bence farklı. Orada ülkeye göre üretme şansı var ama bildiğim kadarıyla şimdilik kamerada böyle bir seÇenek yok. Nikon Tayland, zaten yıllardır Japon mühendislerin kontrolünde D7100, D7000, D90 vs. kameraları üretiyordu. Japonlar Tayland'daki İşÇilikten o kadar emin olmalılar ki, daha önce Japonya da üretilen D800' ün yeni modeli D810' u Tayland'da ürettirecekler. AmaÇ elbette işÇilikten dolayı daha fazla para kazanma.

AraÇ konusuna girersek; örneğin, Toyota Corolla; Yıllardır Türkiyede üretilip Avrupaya gönderiliyor ve Avrupalılar da Türkiye'deki Toyota Corollayı kullanıyor. Burada tek fark zaman zaman şöyle oluyordu. 2004 Yılındaki üretimlerde Avrupalılar KKS (GPS) sistemi kullandıkları iÇin onların araÇlarına şimdi neredeyse her araÇta standart olan dokunmatik ekreanlı KKS sistemli (GPS-Navigasyon) olarak üretilmiş modeller de diğer modellerle birlikte gönderiliyordu.

Ayrıca Türkiye de satılacak araÇlarla ilgili donanım ve bazı modellerin ithal edilmemesi olayına aracın Türkiye sorumlusu firma yetkilileri karar veriyor. Yani adam senin benim adıma bu modeli Türkler pek kullanmaz, ya da senin örneğinde olduğu gibi bu aracın torpido Çıtalarını diğer avrupa ülkelerinden farklı ürettirelim bizimkiler nasıl olsa "................." deyip bunun yerine şu modeli veya şu donanımlı olanı ithal edelim diyerek karar veriyorlar.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Fotoğraf makinelerinin Türkiye'de farklı Avrupa'da farklı olduğunu ilk defa duyuyorum. Araba konusunda öyle bir durum var ne yazık ki. Bunda Türk mühendis ve yöneticilerinin de büyük payı var. Kendi vatandaşına daha düşük kaliteli araba satmayı kabul ediyorlar, hatta maliyeti düşürmek için kendileri öneriyorlar bunları.

Fotoğrafta ise Türkiye'ye gelen garantili ürünler Avrupa dağıtıcısından olduğu için Avrupa'daki ürünün aynısı geliyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sende sohbete katıl

Önce yorumunu yaz sonra üye ol. Eğer bir hesabınız varsa, hesabınızla göndermek için şimdi oturum açın

Misafir
Bu konuyu yanıtla

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Biçimlendirmeyi Temizle

  Only 75 emoji are allowed.

×   Eklediğiniz Link Otomatik Olarak Embed Çevrilmiştir..   Sadece yazı link haline çevir

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editörü Temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Kullanım Şartları Gizlilik Politikası Bu web sitesini daha iyi hale getirmeye yardımcı olmak için cihazınıza çerezler yerleştirdik. Çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz, aksi takdirde devam etmek için tamam olduğunuzu varsayacağız.