Forum Editörü Sebahattin Demir 472 Oluşturuldu: Temmuz 4, 2017 Forum Editörü Paylaş Oluşturuldu: Temmuz 4, 2017 Değerli dostlar, Bu forum dahil yerli yabancı birçok forumda hep aynı klasik soru sorulur; "Bir sonraki lensim ne olmalı ya da hangi lensi almalıyım?" Fotoğraf hobisi olan herkes gibi benim de problemim olan bu konuda geçirdiğim evreyi ve düşüncelerimi burada açıklamaya çalıştım. Sizler de düşünce ve yorumlarınızla katkıda bulunur musunuz? Malum; bilgi paylaştıkça çoğalıyor. Saygılar 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hüseyin özdemir 78 Temmuz 4, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 4, 2017 gönderildi Sebahattin Bey Merhaba; Yazınızı ilgiyle okudum. Yazdıklarınız ve belirttiğiniz konulara tümüyle katılıyorum. Belirttiğiniz konular sizin başınızdan geçen, tecrübe ettiğiniz deneyimlerinizden ortaya çıkanlar. Deneyimlerinizi ve birikimlerinizi bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim. Fotoğraf hobisine başlarken gerek daha önce kompakt makinelerle fotoğraf deneyimlemiş olalım, gerekse ilk kez başlıyor olalım büyük bir heyecanla iyi fotoğraf çekmeliyim düşüncesiyle deklanşöre basıyoruz. Etrafımızdaki bir kaç tanıdığımızın yorumları yada kendi kendimiz bile eğer o an beğendiğimiz fotoğraflarımız varsa "Ben bu uğraşıya yetenekliyim" daha iyilerini çekerim diyerek gaza geliyoruz. Sonra her beğendiğimiz fotoğrafı "Ben de çekerim" diyerek çekmeye çalışıyoruz. Tabii bu her zaman mümkün olmuyor. Beğendiğimiz fotoğrafın çekildiği makinelere bakıyoruz ve o makineleri-ekipmanları edinmek için çaba-para sarf ediyoruz. Aslına bakarsanız bu bir nevi bünyemizdeki ekipman çılgınlığının başlangıç noktası oluyor. Daha önce farklı forumlarda ve başlıklarda yaptığım yorumlarda, fotoğrafa yeni başlayınca 18'den 200/300'e kadar her mm aralığını dolduracak lense-ekipmana sahip olmak bir gereklilikmiş gibi gözüküyor gözümüze. Oysa siz ne güzel belirtmişsiniz "önceden çektiğiniz fotoğraflara bakın en fazla açı hangi aralıkta" yada 18-200 tarzı bir tak gez ile bu hobiye başlamak ve gün geçtikçe hangi aralıkta daha çok fotoğraf çektiğimizi belirleyip ona göre lens almak yolunu bize göstermişsiniz. Size tamamen katılıyorum, daha fotoğraf çekmeye ilk başladığım zamanlarda Sony a550 makinem vardı ve 18-55 lensim. daha makineye ısınamadan bir de Sigma 70-300 Apo Makro lens aldım kendime. Sonra Sony kullandığım 2 yıl boyunca o lens benimle birlikteydi. Ancak o 2 yıl boyunca kaç kez kullandın diye soracak olsanız en fazla "5" kez diye cevap verebilirim. Ancak ben ilk dslr makinemi aldığım zaman bir TELE LENS büyük görüntüsüyle çok büyük bir gereklilik gibi gelmişti bana. Ancak zaman geçtikçe ve ekipmanları değiştirdikçe, fotoğraf çekmeye biraz daha fazla alışınca, insan anlıyor en iyi ekipmanın en iyi fotoğrafı çekmediğini. Aynı zamanda hangi lensi kullanıp kullanmayacağını, hangi açının kendisi için uygun olup olmayacağını kestirmek eskiye nazaran çok daha kolay hal alıyor. Ancak bir çok arkadaşımız bir DSLR alınca en iyi fotoğrafı çekeceğini düşünüyor. Daha makinesini tanımadan bir kaç haftalık gazla yeni makine almaya, yeni lens ve ekipman almaya yöneliyor. Ancak bu yöntem hem cebe zarar hem de kendimizi geliştirmek adına bizim en büyük düşmanımız. Şu andaki naçizane düşüncem, herşeyden önce ÇOK fotoğraf izlemeli, makinemizi ve ekipmanımızı tanımalıyız, ayrıca fotoğraf işleme yöntemleri üzerine kendimizi geliştirmeliyiz. çünkü iyi fotoğraf sizin de daha önce bahsettiğiniz gibi önce insanın kendini eğitmesinden-geliştirmesinden başlıyor. 2. olarak iyi ekipman kullanma, 3. olarak iyi bir fotoğraf işleme yöntemi-yolu söylenebilir. Zaman zaman forumlarda lens ve ekipman tavsiyesi isteyen arkadaşlara önce elindeki ekipmanı iyi tanıması gerektiğini, elindeki ekipmanla yapmak istediklerini yapmaya çalışmasını, sonrasında konu-kadraj-kompozisyon konularında kendisini geliştirmesi gerektiğini anlatıyorum. Bu noktaya değinmişken şunu da unutmamak gerek, "FOTOĞRAFLA UĞRAŞAN BİR KİŞİ TÜM FOTOĞRAF DALLARINDA ÇOK İYİ FOTOĞRAF ÇEKECEK" diye bir kural yok. mesela herkes makro görüntüleri sevmeyebilir böyle durumda makro lens edinmeye gerek yoktur. herkes geniş açı yada ultra geniş açı görüntüleri sevmeyebilir. bu durumda geniş açı yada ultra geniş açı lense gerek yoktur. sizin makalenizde bulunan şu kısım "Acımasız gerçek şu ki, ne karar verirseniz verin, diğer objektife ihtiyaç duyacağınız zamanlar hep olacak " bize bu durumu anlatıyor aslında. ancak bu durum yine nihai kullanıcının kendinde bitiyor. Tabii ki her mm aralığında lensim olsun diye isterim ama olmasa da idare ederim. Bu kadar yazdıktan sonra özetlemek gerekirse, Ekipman çılgınlığı yapmaya gerek yok. Önce elimizdeki ekipmanı iyi tanımalı ve ona göre hareket etmeliyiz. Eğer çok acele edersek hem cebimizden kaybederiz hem de gereksiz yere strese girmiş oluruz. O yüzden önce ekipmanı tanıma ve kendimizi eğitme, sonra ekipman alma ve ekipman geliştirme olarak düşünebiliriz konunun aslını. Yukarda kullandığım büyük harfler sadece kelimeyi/cümleyi vurgulama amaçlıdır. sürç-i lisan ettiysem affola. konuya yorumum biraz dağınık oldu. kusuruma bakmayın. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Forum Editörü Sebahattin Demir 472 Temmuz 4, 2017 gönderildi Yazar Forum Editörü Paylaş Temmuz 4, 2017 gönderildi @hüseyin özdemir bey, Süper katkılarınız için çok teşekkür ederim. Her satırının altına imzamı atarım. Saygılar. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
neehot 102 Temmuz 4, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 4, 2017 gönderildi @hüseyin özdemir büyük oranda yazılanlara katılsam da ayrı düştüğüm noktalar var. evet önce geniş aralıklı tek lens alıp bol bol fotoğraf çekip hangi aralığı sık kullandığınızı bulup ona yönelmek güzel bir başlangıç ama benim gibi daldan dala gezen biri ( veya maymun iştahlı da diyebiliriz ) iç mekan mimari fotoğraf çekmekten, portre fotoğrafı çekmekten, bokeh yapmaktan, yakın plan detay çekmekten, ürün fotoğrafı çekmekten, araç fotoğrafı çekmekten ve manzara fotoğrafı çekmekten hoşlanıyorsa napacak? elindeki para da hepsine yetmiyorsa? ben bol bol fotoğraf çektikten sonra tele lenslerin beni tatmin etmediğini anladım. şuan 24-70mm tamron kullanıyorum ama tamron 90mm veya nikon 35mm kadar keyif almadığımı söyleyebilirim. demekki prime lenslere yönelmem gerekiyor. çektiğim fotoğraflara bakıyorum ve her mm de fotoğraf çektiğimi görüyorum. şuan ekipman olarak 10-24,35,50,24-70,90 ve 70-300üm var ve hepsi ile de kendimce güzel fotoğraflar çekiyorum. hepsini de yanımda taşıyorum ama 70-300den memnun değilim ve 24-70 ise herzaman işimi görüyor. şimdi daha uzak mesafeler için lens arayışındayım çünkü 300mm ile çektiğimde 300-500metreden insanlar çamur gibi, 90mm ile aynı mesafeden çektiğimde çook daha net fotoğraf alıyorum ama fazla croplamak gerekiyor. şimdi acaba sigma 150 macro nasıl olur diye düşünmekteyim. ama bütçem yok. şöyle bir geriye dönük baktığımda ekipman çılgınlığına kapılmışım ama hepsini kullanıyorum. sonuç? bir sonraki lensim ne olmalı? 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Forum Editörü Sebahattin Demir 472 Temmuz 4, 2017 gönderildi Yazar Forum Editörü Paylaş Temmuz 4, 2017 gönderildi @neehot bey, "Acımasız gerçek şu ki, ne karar verirseniz verin, diğer objektife ihtiyaç duyacağınız zamanlar hep olacak " Bence bu cümle tam size göre olmuş Saygılar. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hüseyin özdemir 78 Temmuz 4, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 4, 2017 gönderildi 6 saat önce, neehot yazdı: @hüseyin özdemir büyük oranda yazılanlara katılsam da ayrı düştüğüm noktalar var. evet önce geniş aralıklı tek lens alıp bol bol fotoğraf çekip hangi aralığı sık kullandığınızı bulup ona yönelmek güzel bir başlangıç ama benim gibi daldan dala gezen biri ( veya maymun iştahlı da diyebiliriz ) iç mekan mimari fotoğraf çekmekten, portre fotoğrafı çekmekten, bokeh yapmaktan, yakın plan detay çekmekten, ürün fotoğrafı çekmekten, araç fotoğrafı çekmekten ve manzara fotoğrafı çekmekten hoşlanıyorsa napacak? elindeki para da hepsine yetmiyorsa? ben bol bol fotoğraf çektikten sonra tele lenslerin beni tatmin etmediğini anladım. şuan 24-70mm tamron kullanıyorum ama tamron 90mm veya nikon 35mm kadar keyif almadığımı söyleyebilirim. demekki prime lenslere yönelmem gerekiyor. çektiğim fotoğraflara bakıyorum ve her mm de fotoğraf çektiğimi görüyorum. şuan ekipman olarak 10-24,35,50,24-70,90 ve 70-300üm var ve hepsi ile de kendimce güzel fotoğraflar çekiyorum. hepsini de yanımda taşıyorum ama 70-300den memnun değilim ve 24-70 ise herzaman işimi görüyor. şimdi daha uzak mesafeler için lens arayışındayım çünkü 300mm ile çektiğimde 300-500metreden insanlar çamur gibi, 90mm ile aynı mesafeden çektiğimde çook daha net fotoğraf alıyorum ama fazla croplamak gerekiyor. şimdi acaba sigma 150 macro nasıl olur diye düşünmekteyim. ama bütçem yok. şöyle bir geriye dönük baktığımda ekipman çılgınlığına kapılmışım ama hepsini kullanıyorum. sonuç? bir sonraki lensim ne olmalı? @neehot nihat hocam paranız varsa hepsini alıp kullanabilirsiniz buna kimse karşı çıkamaz ancak fotoğraf hobisinde şöyle bir durum söz konusudur. Yeni gördüğünüz ve sizi etkileyen bir fotoğraf varsa siz de ona benzer fotoğraflar çekmek istersiniz. yada yaratıcı bir zekaya sahipseniz farklı zamanlarda, farklı bakış açılarında yeni kadrajlar-kompozisyonlar üreterek güzel fotoğraflar ortaya çıkartabilirsiniz. ancak bir vakit sonra var olan tüm ekipmanlara sahip olabilme dürtüsü yerini yorgunluğa ve fotoğraftan soğumaya bırakabilir. başka forumlarda daha önce tartıştığımız/konuştuğumuz konulardan biri de "Fotoğraf çekmek için dışarı çıkıyorum ancak fotoğraf çekemeden geliyorum" idi. Burada konu şöyle başlamıştı. Değerli bir abimiz fotoğraf çekmek amaçlı kendisini doğaya atmak istemektedir. ancak bir türlü hangi lensini yanına alacağına karar veremez. Önce dağlarda olacağım manzara ultra geniş açı lensle çekilir deyip yanına ultra geniş açı lensini alır. Sonra belki o kadar da geniş kalmayan kadraj çekebilirim diyerek standart zoom lensini alır. gezip dolaşırken kuş yada yabani hayvanlar denk gelebilir deyip tele lensini de ekler çantaya. Eee tabii doğaya çıkacaktır enteresan börtü böcükleri çekmezse olmaz diyerek bir de makro lensi ekler çantaya. hele bir de 2. gövde sahibi ise lens değiştirmek zor gelebilir diyerek 2. gövdeyi de atar çantaya. Sonuç Sırtta 15 Kg yük ile yapılan eziyet dolu bir doğa yürüyüşü. Acaba o lensi mi taksam bu ekipmanı mı kullansam diye düşünmekten sonra dur ilerde değiştiririm, az daha gideyim orada bakarım diyerek doğru düzgün fotoğraf çekemeden, lens değiştirmeden sırtında onlarca yükle saatlerce dolaşıp belinde ağrı ile döner evine. Siz sahip olduğunuz ekipmanlarla tabii ki güzel fotoğraflar çekiyorsunuzdur, ona kimsenin itirazı yok. fotoğraf zaten biraz kişiseldir. Çektiğiniz fotoğraflar size güzel geliyorsa bu size yetecektir. Ben şahsen kendi çektiğim fotoğrafları beğeniyorsam bu fotoğrafçılık hobisi adına beni mutlu ediyor. Ancak benim değinmek istediğim konu ayda yılda bir çekilecek olan bir fotoğraf için binlerce liralık ekipmanı yatırmanın gereği olmadığıdır. yukarı da da bahsettiğim gibi dönem dönem farklı fotoğraf türlerine yönelebilir insan. eğer cebinde parası çoksa her aralıktan lensi alıp çantasına atabilir ama benim şahsi düşüncem "Kullanılmayan ekipmanın cebe zarar olduğudur ve uzun süre kullanmadığım veya kullanmayacağım bir ekipman varsa mutlaka elden çıkartır, kullanacağım bir ekipmana para yatırırım" Tabii ki bu benim şahsi düşüncem. ama siz vakit ayırıp her ekipmanı aynı anda yada çok yakın zamanlarda farklı farklı kullanabiliyorsanız siz ekipman çılgınlığına kapılmış olmazsınız. Ekipman çılgınlığı olayı daha hangi lensi ne için kullanacağını bilmeden lens satın almak ve bu lense sahip olmaktır. Olayı sadece lens olarak ta düşünmeyelim. Bu forumda yada başka forumlarda görüyorsunuzdur. Elimde bilmmem hangi markanın kırpık sensör bilmem hangi makinesi-lensi var. Arka plan flu yapamıyorum ne yapmalıyım? tadında sorular. Verilen cevaplar "Kırpık sensör işe yaramaz, tam kare sensör makine almalısınız. Nikon D810, Canon 5D MK 4 24-70'ler, 70-200'ler havada uçuşur. Ancak burada konuşulması gereken ilk soruyu soran kişinin ekipmanını ne kadar tanıdığı ve ne derecede verimli kullanabildiğidir. Makinenin hiç bir özelliğini bilmeyen, sadece AUTO modunda kullanmış bir fotoğraf severe isterse 100 bin liralık makine önerilsin o kişi yine çektiği fotoğraftan zevk alamayacaktır. Sözlerimi sakın yanlış anlamayın. Siz bu işi bilinçli olarak yapıyor olabilirsiniz - bu durumda hangi lens sizin ihtiyacınızı karşılar buna da karar verebilirsiniz. Ancak her dalda-alanda en iyi fotoğrafı çekmek istiyorum derseniz bir yerden sonra bu sizi zorlar. sadece ekipman sahibi olmak yeterli değildir, bunu işleme ve sunum olarak ne kadar ilerletebiliyoruz buna da bakmak gerekir. Yani bence sonraki lensim hangisi olmalı konusu çok geniş ve kapsamlı bir konudur. tek başına düşünmemek gerekir. Biraz uzun oldu kusuruma bakmayın. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hüseyin özdemir 78 Temmuz 4, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 4, 2017 gönderildi Sebahattin Bey'in dediği gibi "Acımasız gerçek şu ki, ne karar verirseniz verin, diğer objektife ihtiyaç duyacağınız zamanlar hep olacak " evet ama her istediğinizi elde etmek masraflı ve yorucu olacaktır Bence her fotoğraf sever kendine bir tarz belirlemeli ve bu tarzda gerek çekim gerek işleme gerekse sunum konusunda kendini geliştirerek ustalaşmalıdır. Bu mecburiyettir demiyorum ama kendimizi geliştirmek istiyorsak faydası olacaktır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Forum Editörü Sebahattin Demir 472 Temmuz 5, 2017 gönderildi Yazar Forum Editörü Paylaş Temmuz 5, 2017 gönderildi Üniversite yılları dahil uzunca yıllar İstanbul kahrı çektikten sonra İzmir'e yerleşen şanslı İzmir'lilerdenim. Seferihisar Sığacık'ı bilenler bilir. Daracık sokaklardan oluşan çok şirin popüler bir yerdir. Aynı zamanda fotoğraf tutkunları için iyi malzemeler verir. Sıkça yaptığımız gibi iki hafta önce hafta sonu eşimle yine Sığacık'a gittik. Yanıma D810 gövdemi ve ona takılı 70-200mm lensimi aldım. Başka bir lens almadım yanıma. Şimdi durup benim o halimi bir düşünün, elimde büyük bir gövde ve onun önünde bazuka gibi bir lens. Beni görenler şöyle bir saygıyla kenara çekiliyorlardı . Pek çoğu da ya dalga geçmiştir ya da "görgüsüze bak" demiştir herhalde !.. Burayı daha önce sıkça gezmiştim ve hep geniş açılarımla, en fazla 24-70mm ile gitmiştim. Tamam, bu lensler ile (en azından beni) tatmin eden fotoğraflar çekmiştim. Ama inanın son seyahatimdeki 70-200mm ile çektiklerim kadar beni tatmin eden olmadı. Yeri geldi 70mm kullandım, yeri geldi 200mm hayat kurtardı. Alın işte, 70-200mm de gayet iyi bir seyahat lensi olabiliyormuş. Bu işler gerçekten de para ve zevk işi. Ekipmanınızı ve kendi zevkinizi iyi tanıdıysanız problem yok. Kesenize göre bir ekipman oluşturup, gayet mutlu mesut fotoğraflar çekebilirsiniz. Bu makaleyi yazmak istememin asıl amacı da buydu zaten. Aslında konun özeti şu; önce kendinizi ve kabiliyetlerinizi basit bir donanımla tanıyın, ardından kendi ihtiyaçlarınız doğrultusunda bilinçli yatırımlar yapın. Çünkü bu işin sonu yok. Saygılar. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hüseyin özdemir 78 Temmuz 5, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 5, 2017 gönderildi @Sebahattin Demir bey çok doğru söylediniz. Yukarda Nihat Bey'e verdiğim örnekteki abimiz bir çok ekipmana, hem de en iyilerine sahip birisi. Ancak fotoğraf çekmeye giderken onu da çekeyim bunu da çekeyim diyerek yanına tüm ekipmanı alıp, sonra üşenip doğru düzgün fotoğraf çekmeden geriye döndüğü çok olmuştur. Ben eğer uzun yürüyüşlü yada bol gezmeli bir fotoğraf turu yapacaksam, amacıma uygun bir lens bir gövde ile yola çıkmayı her zaman doğru buluyorum. Özellikle tüm ekipmanı çantaya doldurup tabiri caiz ise hamallık yapmak, ayrıca hangi lensle hangisini çekerim diye düşünürken anı kaçırmak açıkçası bana göre değil. Tamam her lensle her çekmek istediğinizi çekemezsiniz ama sonuçta fotoğraf çekme işi emek ve hazırlık isteyen bir uğraş. Tabii ki spontane - anlık gelişen olaylar olmuyor mu "Olabilir" ama inanın izlediğimiz fotoğrafların bir çoğu daha önce üzerine düşünülmüş ve çalışılmış fotoğraflar oluyor. Söylediğim gibi tüm ekipmanı sırtlanıp gitmek bana zor geliyor artık, bunu daha önce yapmadın mı diyecek olursanız "Evet yaptım" ama artık gideceğim yere göre tek lens tek gövde gidiyorum ve çok çok rahat ediyorum. Gideceğim yeri önceden inceliyorum, burada nasıl fotoğraflar çekebilirim diye düşünüp ona göre karar vererek gidiyorum. Mesela bazı arkadaşlarımın yanında hem tak-gez, hem tele, hem de geniş açı-ultra geniş açı lens götürdükleri yerlere ben makro lens ile gidebiliyorum, çünkü orada kelebek, böcek, güzel çiçekler yada başkalarının çok önemsemediği detaylar bulacağımı biliyorum. O anki şartlarda tüm alana, her şeye yönelmek yerine daha detaylı daha makro fotoğraf çekmek istediğim için bu şekilde karar veriyorum. Bazen tüh keşke şunu da çekeydim dediğim olmuyor mu evet oluyor, öyle düşündüğüm yerlere zaten 2. kez mutlaka gidiyorum. Söylediğim gibi fotoğraf işi önceden planlama, fotoğrafı kafada çekme ile ilgili bir olay. Bazen ziyarete gittiğimi yerlerde elim fotoğraf makinesine gitmiyor yada fotoğraf çeksem bile eve gidip bilgisayarda fotoğrafı izlerken, şu açıdan çeksem daha iyi olacakmış, şu saat aralığı daha hoş olur, şu lens, bu kadraj diye kurguladığım oluyor. Öyle olunca daha önce gittiğim bir yere bu sefer sırf fotoğraf çekmek için tekrar gidiyorum. Tabii ki bu her yer için söz konusu olmuyor, ancak söylediğim gibi sadece 1 kez gitme şansım olan yerlere de önceden çalışarak, o yer hakkında bilgi edinerek, önceden çekilmiş fotoğrafları izleyerek, kafamda belirli bir kurgu oluşturduktan sonra hazırlık yapıp gidiyorum. @Sebahattin Demir Bey yukarda belirttiğiniz gibi "kendi ihtiyaçlarımıza göre bilinçli yatırım yapmalıyız". ancak bu bilince ulaşabilmek için de sanırım öncesinde biraz al-sat yaparak, ekipman değişikliği yaparak tecrübe kazanmak gerekebiliyor. ve bu doğrultuda tecrübe kazandıktan sonra insan ihtiyaçlarını belirleyebiliyor. Zaman içinde kişinin fotoğrafa bakış açısı değişebiliyor, izlemeyi sevdiği fotoğraflar çekmeyi istediği fotoğraflar haline gelebiliyor, bu noktadan sonra "Hangi Lensi Seçmeliyim" yada "Bir Sonraki Lensim Hangisi Olmalı?" sorusu ortaya çıkıyor. Şimdiye kadar yazdıklarımızı özetlemek gerekirse, "Herşeyi çekerim niyetiyle yada her aralıkta lensim olsun" mantığıyla hareket edersek, işimize yaramayacak, belki bir kez kullanıp sonra bir kez daha kullanmayacağımız bir sürü ekipman edinmiş oluruz. Önce kendimize "Gerçekten İhtiyacım olan lens hangisi?" diye sorarak bir sonraki lensimizin hangisi olacağına daha kolay karar verebiliriz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
neehot 102 Temmuz 5, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 5, 2017 gönderildi @hüseyin özdemir ben maalesef fotoğraf çekmeye çıkıyorum diyememişimdir. Bu yüzden ekipmanlarım genelde tam takım hep yanımda. Hep gittiğim yerlerde şunu şu açıyla çekeyim, böyle çekeyim bir de detay çekeyim dediğim için sürekli lens tak çıkar yapıyorum. Fikrim geldi; yedek body mi alsam acaba ;D .Ama her lensimin açısı ve bana sundukları farklı. Hatta çoğu zaman x lens de olsaydı bir de öyle çekerdim diyorum. Neyse demekki bana özel bir durummuş bu. Genelde lensi bol olan dolapta bekletiyormuş ki konu olabiliyor. Aldıysan iyi kötü demeden kullanırsın, eldekini değerlendirirsin. Hepsinin ayrı güzelliği var. 70-300ün bile Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
hüseyin özdemir 78 Temmuz 5, 2017 gönderildi Paylaş Temmuz 5, 2017 gönderildi 2 saat önce, neehot yazdı: @hüseyin özdemir ben maalesef fotoğraf çekmeye çıkıyorum diyememişimdir. Bu yüzden ekipmanlarım genelde tam takım hep yanımda. Hep gittiğim yerlerde şunu şu açıyla çekeyim, böyle çekeyim bir de detay çekeyim dediğim için sürekli lens tak çıkar yapıyorum. Fikrim geldi; yedek body mi alsam acaba ;D .Ama her lensimin açısı ve bana sundukları farklı. Hatta çoğu zaman x lens de olsaydı bir de öyle çekerdim diyorum. Neyse demekki bana özel bir durummuş bu. Genelde lensi bol olan dolapta bekletiyormuş ki konu olabiliyor. Aldıysan iyi kötü demeden kullanırsın, eldekini değerlendirirsin. Hepsinin ayrı güzelliği var. 70-300ün bile Muhakkak Nihat hocam, ben seni değil de farklı bir kişiyi örnek göstermiştim. Ben de ilk başlarda tüm ekipmanı sırtlanıyordum. dur burda da şu lensle çekeyim, hadi bir de bununla çekeyim deyip lensleri değiştirip fotoğraf çekiyordum. bir süre sonra kendimce kendimde kadraj oluşturma, kompozisyon oluşturma gibi konularda ilerleme göremedim ve kendimi tek lens tek gövde zorlamaya başladım. Paranız varsa tabii ki yedek gövde alınır, sonuçta elekronik ürünlerin fiyatları dövizden dolayı sürekli artmakta, alacağınız gövde çok eski ve yıpranmış olmadıktan sonra satacağınız zaman ya az zararla yada az bir karla elden çıkartabilirsiniz. Bu arada en başından beri belirttiğim gibi paylaştıklarım kendi şahsi düşüncelerim yanlış anlaşılmak istemem. Söylediğiniz gibi her lensin ayrı güzelliği var. Ancak her lense sahip olmakta pek mümkün değil. İşte bu da size "Bir sonraki lensim ne olacak" sorusunu kendinize yöneltmenize neden olacaktır. Hatta ilerleyen zamanda çekmiş olduğunuz fotoğrafları,alan derinliği,çözünürlüğünü beğenmeyip tam kare gövde almaya, fotoğrafların keskinliği,renk derinliği, imaj kalitesi hoşunuza gitmeyip elinizdeki lensleri satıp daha üst versiyonlarıyla değiştirme düşüncesine itebilir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Recommended Posts
Sende sohbete katıl
Önce yorumunu yaz sonra üye ol. Eğer bir hesabınız varsa, hesabınızla göndermek için şimdi oturum açın