Beysan TAŞCI

-Nikon d5100 sahibiyim.Makinemi seviyor ve ona hakim olmaya (fırsat buldukça) çalışıyorum.. -Pozlama modlarının (ışığın ne şekilde ve nereden ölçüleceği) iyi bir fotoğraf için olmazsa olmaz olduğunu biliyorum. -Nikon d5100 deki pozlama modları; *Matrix (Genel ortalama) *Merkez ağırlıklı (Merkez %70, diğer %30 ağırlıklı) *Spot Akşam yaptığım deneme şu şekilde gerçekleşti; Makineyi tavana yönelttim ve salondaki tek ışık kaynağına(tasarruflu ampül), kadrajdaki 11 noktanın en sağındaki noktanın, ampül üzerine gelmesini sağladım.Diyafram ve ISO Sabit elbette. üstte anlattığım uygulama her pozlama modunda geçerli ana ve sabit başlık olsun: Şimdi; 1-) Pozlama modum Matrix iken Kadrajdaki en sağ nokta yanan ampül üzerinde iken enstantane 1/250 veriyor,Açıyı hiç bozmadan seçili noktamı, bir soldakine taşıyorum, enstantane 1/40 veriyor,ilk noktama göre en soldakine taşıyorum (nikon d5100 lerde 11 nokta var) 1/20 veriyor. SORU : Matrix modda, seçilen netleme/pozlama noktasından bağımsız olarak, tüm kadrajın ortalaması alınıyorsa eğer neden noktaların yeri değiştiğinde pozlama değerleri bu kadar farkediyor?? yani kadrajdaki genel ortalamayı veriyorsa eğer,neden ampülün üzerine gelen noktayı seçtiğimde bu esnada verilen enstantane değeri ile diğerleri arasında bu kadar büyük bir pozlama farkı oluşturuyor?? 2-) Pozlama Merkez Ağırlıkta İken Seçilen nokta, hangisi olursa olsun enstantane değeri hiç değişmiyor.(Seçilen noktamız bu esnada yanan ampül üzerindeyken de 1/40 veriyor,noktamızı orta nokta olarak seçdiğimizde de(bakış açısı aynı, makine sabit yani) 1/40 veriyor. Benim buradan anladığım, bu modda, makine, yalnızca 11 kadrajın ortasında yer alan bölgeden okuma yapıyor ve bu esnada netleme/pozlama noktamızı kadrajdaki hangi nokta olarak seçersek seçelim, pozlama mevcut kadrajın ortasından yapıldığından enstantane değeri değişmiyor.. Tespitim doğru ise sorum yok 3-) Spot Mod: Bilindiği üzere nikon makineler, kadrajdaki noktaları aktif etsek de etmesek te (yani seçerek "kırmızı" yapsak ta yapmasak ta)pozlamanın ölçülmesini istediğimiz yere hangi noktayı getirirsek oradan okuma yapabiliyor.Deklanşöre de yarım basmamız gerekmiyor .(Ki çoğu kitapta, pozun okunabilmesi için önce noktayı seçmemiz ve sonra deklanşöre basmamız gerektiği yazılıdır ve yanlıştır, en azından nikonlarda bu tanımlama yanlıştır.) Bu kısa nikon reklamından sonra yine ampül üzerindeki noktamızdan ölçümü 1/4000 olarak (farka dikkat) alıyoruz, makineyi hiç oynatmadan , seçili noktamızı bir adım soldakine getiriyoruz pozlama 1/ 40 oluyor, en soldakine getirdiğimizde ise (ampül üzerinde olanın ters istikametindeki)1/4 oluyor. Yani pozlamada doğrudan hangi noktamız aktifse,doğrudan o noktadan ölçüm alıyor, ki herhalde beklenen de bu olduğundan burada bir sorun gözükmüyor. Bu tespitim de doğru ise eğer burada da bir sorum yok demektir Kısacası matrix modda bir terslik var ve ben ya yanlış öğrendim ya da anlamadığım birşeyler var.. Sıkılmadan okuduğunuz umuyor ve teşekkür ediyorum.. NOT : Bu sorunun aynısını başka bir siteye de yazdığımdan ve bu metni oradan alıp buraya kopyaladığımdan metin böyle çıktı.özür dilerim..

Hafta içi ve sonu açılış ve kapanış saatlerini bileniniz var mı??

Benim de geldi başıma bir kere..Ondan sonra tövbe ettim kefil olayına..Ne olurum ne olunmasını isterim..

Benim tecrübem çok kısa: üniversitede babamdan aldığım Lüpitel (üstten bakmalı:-))), sonrasında olympus mini ve nihayetinde nikon d5100.. Amacım d7000 türevinin, değiştirmeye karar verdiğim zamanki versiyonu:-))

Sayın Kurt, Ben d5100 aldım, biliyorsunuz kağıt üzerinde d5000'in güncellenmiş versiyonu. Ancak gerçekte çoğu yorumcunun dediği gibi bu makineye yeni bir isim verilse daha iyi olurmuş.çünkü d5000 ile neredeyse benzer bir yanı yok..Demem o ki; eğer d7100, d7000 in elden geçirilmiş, iyileştirilmiş bir versiyonu ise bence hemen alınabilir.çünkü atasının kusurlu yanlarının düzeltilmiş olduğu varsayılabilir.Ancak temel ögeleri açısından yeni bir makine ise, o zaman bence bir süre heyecanlı ve sabırsız kullanıcıların izlenimlerini takip etmekte fayda var derim ben..Verilen paralar ülkemiz ölçeğinde az-buz paralar değil, o nedenle İTİDALLİ davranmakta fayda var.. Ne almış olursanız olun iyi günlerde kullanmanız dileğiyle.. Not : Bu arada kursiyer arkadaşımda d7000 var ve bence bizim d5100, onun yanında adeta bir oyuncak gibi..üstelik aynı sensörlere sahip ama o; "ben farklıyım" diyor:-))

Sn.Köse, Bu site iyiymiş, teşekkür ederim, sadece hollanda mağazalarında mı (uzantılar çoğunlukla nl şeklinde) arıyor, yoksa tüm avrupada mı?? Yabancı dil bilmemenin gözü çıksın:-))

Sayın Köse, Demek ki Hollanda Almanyadan da ucuz..Bu rakam refurbised ya da 2.el filan fiyatları değil, öyle değil mi??

Nikonun bu lensi gerçekten gözle görünür bir şekilde ucuzladı sanki..Ben 50 mm.1ç8 g lensimi yurtdışından (mediamark almanyadan) getirttim, o zaman aralarında neredeyse %25-30 fiyat farkı vardı ve bu durum 55-200 vr için de böyleydi..Şimdi yine mediamarkt.de sitesine bakıyorum , vr olan 55-200 ler 249/250 euro civarında..Yani şu an tam alım zamanı :-))

Bu tartışma sanırım hiç bitmeyecek:-)) "Neden nikonun giriş seviye gövdelerinde focus motoru yok??" Bu soru nedense yalnızca nikon için soruluyor..Canon için sorulmadığından ya da şöyle söyleleyim; canon kelimesi bu tür bir soru içerisinde hiç yer almadığından,bu tür başlıkları ya da konuları okurken insanların hafızalarına hep aynı şey kazınıyor muhtemelen: Demek ki canonun giriş seviyelerinde bu motor var.. Bu, bilerek ya da bilmeyerek (ki bence bilerek) yapılan ve canon lehine çalışan müthiş bir propaganda aslında..Zaten nikon markası, hayatımda yer almaya başladığımdan beri gördüğüm şey şu: Nikon, ülkemiz piyasasına gereken önemi vermemiş ve reklam yaparak/dergi ve forumları besleyerek kendisini yeterince tanıtmamış..Bu esnada ise canon ve taraftarları müthiş bir yol katetmiş..Umuyorum ki bu açığı kapatır nikon, en azından biz tüketiciler açısından piyasaya bir rekabet gelmesi her açıdan yararlı olacaktır.. Sevgilerimle..

Ben de doldurdum ancak bir yanlışlık olmasın? Formun üzerinde ismimiz filan çıkmıyor, sizde de öyle mi?? Kapıdan dönmeyelim sonra:-))

Sn.Ertürk, Peki bundan sonraki süreçte kafanız rahat edecek mi? Hep bir kurt yemiyecek mi içinizi, sonuçta verdiğiniz para az-buz bir para değil ve bu parayı verdiğinde, insan kafaca rahat olmak ister..Elbette ben sizin yerinizde değilim, ancak eğer ben olsaydım bir dakika durmaz geri verir ve bir daha da o mekanın yanından geçmezdim.. Not : Bu arada, orada halen yaşamıyor olsam da aynı kentteniz..

Evet evet bizim d5100 de yapıyor bunu..netliğin diğer noktalara geçişi/gezişi açıkça görülebiliyor.

Sayın Öztürk, Yazdıklarınızın takipçisiyim, hatta şu d800 incelemeini bile baştan sona okudum.Evet d800 üm yok ama nikonum var ve sizi okurken çok şey Öğrendiğimi düşünüyorum..Aslında verdiğiniz linki de okumuştum, uyarı üzerine bir kez daha okuyunca mevzuyu daha iyi anladım..Teşekkür ederim..

Sayın ŞENER, Herhangi bir fotoğrafı kendine baktırtan şey nedir ya da nelerdir diye sorulsa ve bu nedenlerin arasında bir sıralama -ki bu sıralama sanıyorum herkese göre farklılık gösterecektir- yapılması istense; sanırım -öncelik sırası gözetmeksizin- kompozisyon, ışığın kullanımı, fotoğrafın mesajı/anlamı, çekim tekniğindeki başarı ve kullanılan malzeme kalitesi ilk akla gelenler olacaktır. Bu yazdığım her bir ifadenin/etkenin belki onlarca sayfalık alt açılımları yapılabilir ancak bence en temel şeyler bunlar.. Bu soruya ben yanıt vermek isteseydim eğer; Kompozisyon, fotoğrafın mesajı, ışığın kullanımını ilk üçe alırdım..-Ha, benim çektiklerimde bunlar var mı diye sorarsan eğer; arama bulamazsın:-))- Kompozisyonla başlayalım..Okumuşsan görmüşsündür ki, kompozisyon olayında genel geçer evrensel kurallar var, bunlar olmazsa olmaz mıdır? Elbette hayır ancak yine de bir fotoğrafın çarpıcı olmasında, baktığımızda diğerlerinden "küt" diye ayrılmasında bu kuralların yadsınamaz bir payı var..Hani hep deriz ya; "zevkler ve renkler tartışılmaz" diye, bence yanlış, bal gibi de tartışılır..Aslında beğeni düzeyi, estetik görüşü gelişmiş 1000 kişiye hangisinin (mesela bir fotoğrafın) "güzel/etkileyici" olduğu sorulsa, ezici çoğunluk bunlardan biri üzerinde, farkında olmadan uzlaşacaktır..Hepimiz "kendimizce" güzel olanı seçmişizdir bize sorulsa, ancak farkında olmasak da işte o seçim, kompozisyonun evrensel kurallarına göre yapılmıştır aslında..Nedir bu; mesela altın oran kuralı, amaçsızca yarım çıkmış bir şeyin insanda yarattığı huzursuzluk hissi vb..Kısacası kompozisyon açısından sizin fotoğraf incelendiğinde sonuç pek de iç açıcı değil gibi sanırım.. Peki fotoğraftaki anlam meselesi?? Sizce, bu fotoğrafınızı milyarlarcasından ayıran şey nedir?? Yarım çıkmış trafik levhasının şehir kirliliğine katkısı mı, aracın yeni bir model oluşu mu, şehirleşmedeki keşmekeşlik mi, yollar uzar gider mi, nedir?? Hepsi midir ? Yoksa unutulmaz mimar, Mies van der Rohe nin dediği gibi midir fotoğrafın özü: "Az çoktur". Amacım moral bozmak değildi aslında, amacım; fotoğrafınızın üzerinde "gelişme" konusundaki sorunuza, "bu hemen olmaz" demekti.. Kusura bakma, saçmalamaya başladım sanırım, sen benim dediklerime bakma, yazdıklarımı silmeye de kıyamadım, kalsınlar böyle.. alahanın saçmalıkları diye okur millet:-)) Selamlarımla..

Bir d5100 sahibi olarak ben de aramıza hoşgeldin der, herhangi bir konuda yardıma ihtiyacın olduğunda -bilebildiklerimiz ölçüsünde tabii- burada olduğumuz bildirmek isteriz..

Burada belki de sorulacak sorulardan biri şu: Neden netleme yapılacak "nokta sayısını" kullanıcıya bırakır ki üreticiler?? Yani demem o ki; üretici bizi, kullanılacak "netleme alanında" seçilebilecek nokta sayısı konusunda (9 noktadan mı oluşsun, 31 noktadan mı oluşsun) neden özgür bırakıyor?? Kafamız daha bir karışsın diye mi?? Yap tümünü birden aktif, olsun bitsin..Ne farkediyor 9 nokta ile 21 noktayı aktif etmemiz arasında, pil tasarrufu mu?? Var mıdır bunun makul bir izahı sayın bilenler:-) Sevgi ve saygılarımla..

Ben de şu d5100 ü alalı bir seneden fazla oluyor..Aslında çok fazla çekim yapma şansım olmadı, olamadı, işten güçten diyelim. Ama okudum, hem de şimdiye kadar ki hiçbir hobim için okumadığım kadar okudum ve izledim..Makinenin neredeyse tüm ayarlarına da hakimim, ancak şimdi bile elime makineyi alıp herhangi bir şeyi çekmeye çalıştığımda, sanki o an, okuduğum, bildiğim herşeyi unuttuğum hissine kapılıyorum ve soruyorum : ŞİMDİ NE YAPILACAKTI..