Nikontürk

Burada kimse Canon'u kötülemek gibi etik olmayan bir davranışta bulunmaz, bundan emin olun. Ama şu bir gerçek ki bir Nikon forumunda size Canon markası tavsiye eden biri de çıkmaz. Sorunuzdan anlaşılan odur ki bu hobide çok yenisiniz, daha çok pişmeniz gerekiyor. Bir delinin kuyuya bi taş atması misali D7000 modelindeki yağlanma problemini bi yerlerde D7100 olarak yazmış bir ergenin (belki de rakip firmanın kasıtlı bir manipülasyonu!) ciddiye alınmayacak bu mesajından dolayı nedense sadece Türkiye'de konuşulan bu konunun bu forumda tekrar dile getirilmesine sadece gülüyoruz. Elinizde pahalı lensleriniz yoksa gidin istediğiniz, beğendiğiniz, elinize güzel oturan marka/model gövdeyi alın. çünkü zarar edecek bir durumunuz yok. Nasılsa bir iki yıl sonra bu işi öğrenince marka konusunda daha kimseye danışmayacaksanız. Bu öğrenme aşamasında da hangi marka/model gövdeyi kullandığınızın çok büyük bir önemi yok. Dedim ya, en fazla üçüncü yılda gövdeyi yine değiştirmek isteyeceksiniz.

Memleketim Adapazarı ama kendim Hollanda'da yaşıyorum. TR'deki fiyatlar ve ürün markaları konusunda bir şey diyemem. TR'de yaşayan arkadaşlar daha iyi bilirler. Ben sadece işin teknik yönünde bir şeyler yazabilirim. Bu arada çin malı 600 w/s bir paraflaş sanırım bilindik markaların 300 w/s paraflaşlarına eşdeğer olur. çünkü o ürünlere ben çok güvenmiyorum. Ayrıca 3 modeli aynı anda çekebilmek için bile 600 W çok da gerekli değil, dediğim gibi 300-400 W bile yeter, yeterki setup'a hakim olun. Ben studyomda 2 adet 400 W ön, 2 adet 300 W fon için kullanıyorum ve güçlerini %70 lerde kullanırım, daha yükseğine ihtiyaç olmaz. Kolay gelsin.

ÜrÜn çekiminde en yumuşak (diffÜze edilmiş) ışığı kullanmak en iyi sonuçları almamıza yardımcı olur. Şemsiye ister beyaz, ister gÜmÜş yansıtmalı olsun daha sert ışık verir, bunu ÜrÜnde tercih etmeyiz. Ayrıca softbox ile ışık daha çok bizim yönlendirmemizdedir, beyaz şemsiyede daha fazla dağılma yaşanıp diğer alanlardan yansıma derdi çıkar. 50 watt saniye daha yÜksek gÜçlÜ flaş alıp softbox ile kullanmak daha mantıklı olur.

2 adet arka fonu aydınlamak için en az 300 watt saniye paraflaş üzerine arka fon için özel yansıtıcı. 2 adet ön sağ-sol için en az 300 watt saniye paraflaş, üzerine 60*90cm gibi softbox. Tercihe göre (işin cafcafını artırmak amacıyla) bir adet en az 300 watt saniye paraflaş; orta üst konumdan beauty dish ile. Bunlara ister kablolu ister kablosuz tetikleyici elemanlar (genelde paraflaşların üzerine slave üniteleri vardır, daha kararlı bir çalışma isterseniz her birine tetikleyici bağlayabilirsiniz). Vinyl arka fon kağıttan daha uzun süreli kullanılabilir. Ve en önemlisi bunları kullanabilmeyi öğrenmek, sanırım bir bilenden kurs almak en mantıklısı. çünkü uzaktan görüldüğü gibi basit/kolay bir iş değil. Tabii bunları yazarken fotoğrafçılıktaki seviyenizi bilmeden yazdığımı unutmayın.

Sorunlu olan karelere ait raw dosyalarını wetransfer üzerinden gönderebilirseniz inceleyip geri dönerim: info@mehmetkose.nl

Ebay daha uygun Çözüm olur bence.

Herşeyden önce problemin çözülmesine sevindim. İkinci güzel nokta ise özcan ustanın bunu çok daha uygun ve helal rakamlara maletmesi. özcan ustanın eline, gözüne sağlık. D100 için sensör değişimi eğer parça maliyetini düşük tutabilirseniz mantıklı olur bence. çünkü bunun için de bir işçilik ücreti ödemeniz gerekiyor. Ebay'da şöyle bir baktım da ortalama 100 euro sadece sensörün kendisi. Bir iki tane ilan daha uygun rakamlara var ama güvenilir midir bilemem. Makinayı ikinci el olarak zaten bu rakamlara bulmak mümkün. Yani bu noktayı iyi değerlendirmek lazım. özcan usta kendi imkanlarıyla belki daha uygun rakamlara tedarik edebilir; belki hurdalar arasından bir şey bulunabilir? Neyse.... Ne kadar çok bilseniz bile, bilmediğiniz bir şey vardır. öğrendikçe, aslında ne kadar az bildiğinizi farkedersiniz. Bu usta, bilmediği bir konu hakkında dürüstçe "böyle bir arıza ile karşılaşmadım, makinayı bi inceleyeyim, sorun bilmediğim bir konu ise araştırmam lazım" diyebilen bir adamdır. Maalesef TR'mizde her usta bunu söyleyebilecek kadar dürüst ustalar çok az. Ve emin olun, bunu söyleyebilen bir usta makinanıza her hangi bir zarar vermemek için elinden geleni yapar. ümit hoca, sıra benim 300mm F2.8'de, iyi bir temizliğe ihtiyacı var, kardeşim buraya geldiği ilk servis göndereceğim. Artık testler için senden başka kimseye güvenemem

"Fotoğrafın üzerine" ibaresi çok önemli burda. D3 ve sonrasındaki tek rakamlı gövdelerde ses kaydetme özelliği var ama fotoğrafın üzerine değil! D3 kullanıyorum; son çekilen kareden sonra mikrofon tuşuna basıp bir ses dosyası oluşturabiliyorsunuz, bu ses dosyası son karenin ismini alıyor, sadece uzantısı ses dosyalarına ait bir uzantı oluyor. Buna fotoğrafın üzerine ses kaydetme diyemeyiz. Ama aynı isimli bir ses dosyasıyla o andaki bilgileri hızlıca kaydedip daha sonra dinleyebiliyoruz.

Bu tür linkler sorun olmaz, bilgi paylaşım amaçlı linkler bunlar. Reklam amacı güden linkleri kabul etmiyoruz sadece. Maalesef TR'deki forum sitelerinin çok büyük bir bölümü belli bir ithalatçı/satıcı şirketin manipülasyonu olarak hizmet ediyor. Ayakta kalabilmek için reklam almak zorunluluğu diyoruz ama öyle değil. çünkü, artık şirketler eli klavye tutan ergenlere hediye makina vererek bu işi kotarıyorlar. Durum böyle olunca ciddi manada okuyan kullanıcı da ikilemde kalıyor. Bizim burada maddi hiçbir çıkarımız yok. Bu sitede bulunan birkaç tecrübeli fotoğraf sever arkadaşların sayesinde sadece ve sadece doğru bilgiyi paylaşmaya çalışıyoruz. özellikle hurafelere, şarlatanlıklara geçit vermemek adına vaktimizi harcıyoruz. Ben şahsen bu siteden başka hiçbir yerde yazmıyorum. Ama diğer forum sitelerinin büyük bölümünü 2000'li yıllardan beri tanıyorum, hatta bir zamanlar uzun yazılar yazdığım fotokıytırık sitesinde şu an kendi yazılarım için benden para talep ediliyor! Durum böyle olunca siz yerden göğe kadar haklısınız. Ben size derin/geniş inceleme adına Ertan hocanın bloğunu tavsiye ederim. Kendim de uzun yıllardır bu arkadaşımızın kendi imkanlarıyla satın alıp test ettiği modelleri okuyarak bilgi sahibi oldum. Her makinayı-lensi satın alıp inceleme imkanımız yok tabii. Bunu yapabilecek maddi güç + mühendislik eğitimi almış biri var, bu büyük bir niğmet ve yararlanmak lazım. En güzeli bu adam kimseye bağlı değil, Avrupa'da yaşıyor, işi gereği dünyayı dolaşıyor, bu önemli bir birikimdir, kimseye eyvallahı yok, teknik doğrular neyse onu söylüyor. Böyle bir adamın izlenimleri mi yoksa TR'deki X marka distribütörünün bir makina karşılığında satın aldığı bir ergen mi güvenilirdir? İsim anmak pek etik olmaz ama ben bunu Fujifilm markasının DSLR Like modellerinde gördüm maalesef. Şimdi işin özeti, ne kadar para o kadar köfte. Benim itirazım şu kitlenslere yapılan muameledir. Adam B sınıfı ehliyeti henüz alabilmiş, tecrübesi sıfır, tutmuş sıfır kilometre yerli otomobile burun kıvırıyor. Senin o otomobili beğenmemen için önce şoför olman lazım, pişmen lazım. Sonra paran yetiyorsa gidip bir Audi al, kimse buna karışamaz. Hele bir de parası bol esnaflar var ki "parasıylan deel mi?" diyerek günün son modellerinden D810'ları alıp sonra bu makina net fotoğraf çekmiyor derler. Adamın ne eğitimi var bu konuda ne de tecrübesi. Ama parası var ya, en uçtaki ekipmanı alarak işi bitireceğini sanıyor. Tıpkı B sınıfı ehliyeti olan birinin parası var diye gidip Volvo FH16 alması gibi. Neyse, burası bazılarında kaşıntı yapar, fazla deşmiyelim. Bana göre günün kitlensleri fiyatlarına göre harikalar yaratan lenslerdir. Ben Nikkor 18-55mm VR modelinin çok iyi bir lens olduğunda ısrarcıyım. Kendim hala sokakta gezerken kullanıyorum. Hafif, ucuz, üzerinde yazan teknik bilgileri harfiyle yerine getiren, diğer kıstaslarda (renk başarımı, kontrast, kenskinlik) ait olduğu segmente göre normalin üzerinde sonuçlar veren bir lens. Şimdilerde bunun VRII modeli çıktı, nasıldır bilmiyorum ama daha kötü olacağını sanmıyorum. Geniş açı lazım diyorsunuz, bütçeniz buna müsait mi? Yani bir Sigma 10-20mm ile açınız geniş olur ama diğer kıstaslardaki başarım düşük olur, bunu ne yapacaksınız. Açı yetmiyorsa, makinayı dikey konuma alıp 8-10 kare çekip daha sonra birleştirmek de bir çözümdür kitlens sahipleri için. Burdaki Sigma en ucuzu, biraz daha iyi lens dersek Tokina 11-6'lar devreye girer ki bütçe olarak yüksektirler. O halde? Bazıları Nikkor 16-85mm diyebilir, ama 2 mm daha geniş açı için yeni başlayan bir bu kadar para ödeyebilir mi? Ben aynı noktada duruyorum. Yeni mi başlıyorsun arkadaş, elin alışana kadar bir kez kitlense para ver. Zarar etmezsin, o beğenilmeyen kitlensler belki ikinci elde para etmiyor ama bu bir psikolojik saplantı. Eğer kitlensten daha iyi lens istiyorsan o zaman sen bir şeyleri öğrendin demektir, artık kesenin ağzını açmak zorundasın. Bu bir Nikkor 17-55mm F2.8 de olabilir, bir Tamron 17-50mm F2.8 de. Dedik ya, ne kadar para o kadar köfte. Tak gez lens bana göre parası çok, tatile çıkarken üşenen, benim gibi bel fıtığı adamın lensidir. E tatil fotoğrafı da o kadar mükemmel olmasın artık. Gittiğin yerde iyi fotoğraf çekmek istiyorsan iyi bir lensi yanında götürmek zorundasın. Ya da benim gibi yapıp bir Nikon V1+10-30mm ile işi bitirebilirsin, sonuçlar tatmin ediciden daha iyi. Mabedlerin içinde çekim yapmak için dediğim gibi en ucuzdan başlayarak Sigma 10-20mm, Sigma 12-24mm (2 versiyonu var!), Tokina 12-24mm, Tokina 11-16mm, Nikon 12-24mm, Nikon 14-24mm ise en uçta olanı. Bak burda bir alternatif daha var: Zamanın çoksa, elle netleme işini başarabilirsen tıpkı bir Nikon 14-24mm gibi çok keskin sonuçlar alabileceğin Samyang 14mm diye Kore'li bir lens var. Bence değerlendirilebilir. Ama elle netlemenin zorluğunu henüz bilmediğini varsayıyorum, bu yüzden şu kitlensle biraz piş derim yine de; lensi manuel pozisyona alıp kendin netleyerek denemeler yapabilrsin. Verdiğin linketi sette 18-105mm var, konusunda başarılı bir lens, eksiğini yazabilmek için iyi tecrübe sahibi olmak gerek. Bu lens ile bir sehpa üzerinde dikey pozisyonda 8 kare çekerek o mabedlerden iyi kareler alabilrsin. Ama sehpaya her yerde müsaade ederler mi bilmem. Ya da hiç bu kitlense para vermeden, üzerine biraz daha ekleyerek en ucuzu da olsa bir Sigma 10-20 mm almak belki sizin açınızdan daha ucuz ve mantıklıdır.

-0,7'ye kadar düşürmek zorunda kalmanız genelde normal olarak değerlendirilse de picture modunu landscape olarak atadığınızda durum değişir.

Tamron'a bir cevap mı?

Ben Hollanda'da yaşayan, yaşadığım ülkenin iş disiplinini benimseyen bir elektronikçiyim. Her tamirci/teknisyeni kolayca onaylamam. Benim için birinci kıstas ustanın dürüstlüğü, güvenilirliğidir. Bu usta işinde samimi biri. Burada tamiri mümkün olmayan yada tamir maliyeti çok yüksek olan pek çok lens ve gövdeyi kendisine gönderip tamir ettirdim. Gerek işçilik/ustalık gerekse makul fiyatıyla benim için şu an tekdir. Belki çok daha iyi ustalar vardır ama ben henüz tanışmadım. Bu ustayla her yaz tatilinde işyerinde görüşür, fikir alışverişinde bulunurum. özcan Foto Teknik özcan Vurun 0536.4317871 Hayyam Pasajı No:17-19

R06 bir hata mesajı mıdır acaba? Bunu bi araştırmak lazım, burdan ezbere konuşmak istemem ama ara bellek ile ilgili bir bildirim olma ihtimali de var, hata olmayabilir. Hayyam'da makinanın dahili netleme motoru bozuk diyen usta Özcan Vurun usta ise inanırım. Diğer ustalar hakkında bilgim yok, hele satıcı bunu dediyse daha fazla düşünürüm, çünkü satıcıların bir kısmı teknik manada bir hiçler. Eğer makinanın dahili netleme motoru bozuksa maalesef onu değiştirmek zorundasınız. Belki bir ihtimal AF-S türü lensler çalışabilir, bunu denemek lazım. Özetle, bu iş internetten tahmini olarak teşhis edilemez; madem Hayyam'a gidebiliyorsunuz, Özcan ustaya gidin ve biz de onlarca olasılığı yazarak kafanızı karıştırmayalım.

17-35mm Nikon'u bir süre kullandım, bu saate kalan kopyalarında AFS motor problemi başgösterebiliyor, dikkat edin. Bu aralıkta başka seçenekler de var ama ben yine de 24mm'den başlayan standart zoom dediğimiz lenslerden bir tane almanızda ısrar ediyorum. Daha sonra bütçenize göre tam geniş açılara yönelip, Nikon 14-24mm, Sigma 12-24mm, Tokina 16-28mm gibi lenslerden birini alırsınız.

Elinde 50mm'den başka lens yok ise bu gövdeye en uygun aralık olan 24-70mm türünde bir lens almaya çalışın. Tabii ki 50mm kullanırsanız alanınız daralır. 50mm den sonra 18mm gibi bir rakama gitmek sadece konu hakkında bilginiz olmadığı için sanırım. Bu yüzden bu uçuk geniş açılara ihtiyacınız olmadığını ısrarla hatırlatıyorum. O gövdenin normal lensi 24mm den başlayan lenslerdir. Bütçe elveriyorsa Nikon 24-70mm F2,8, ikinci seçenek son zamanlarda herkesin övdüğü Tamron 24-70mm F2,8 VC ilk akla gelenler. Bunlara bütçe yetmiyorsa bu makina yanında kitlens olarak satılan Nikon 24-85mm VR dahi çok yeterli bir lens.

Zor soru, yapacağın işe göre değişir. FF için geniş açılar 14mm'den başlıyor. Sadece Sigma 12-24mm modeli 12mm'ye kadar inebiliyor. Bir DX gövdeden sonra FF üzerinde 18mm 'den başlayan lensler size geniş gibi görünebilir ama orta geniş açı olarak isimlendirmek daha mantıklı olur. Aynı aralıkta Nikon 18-35mm'de birinci ve ikinci versiyonuyla oldukça keskin bir lenstir mesela. Bahsettiğiniz Sigma 18-35mm'nin FF üzerindeki performansı konusunda çekincelerim var, nette araştırırsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Eğer FF gövdeniz varsa zaten 24mm'den başlayan bir lensiniz de var demektir. Normal şartlarda bu lensler geniş açı noktasında DX karşılığı olarak 16mm'ye tekabül eder ki bu oldukça büyük bir avantajdır. O halde 18-35 gibi lensler yerine daha ciddi geniş açılara yönelmeniz daha akıllıca olur kanaatindeyim.

Bunları ana sayfada fotoğraf bölümünde paylaşmak daha güzel olur.

D7100'den sonra FF'e geçişi gerektirecek çekim şartları nelerdir? Yani hangi sahne şartları vardır ki FF ile daha iyi sonuç alırız? Şimdi herşeyden önce daha büyük sensör daha fazla ışık yakalama kabiliyeti demektir. Bu da, daha düşük ışık şartlarında daha iyi sonuç, yani ışık az olduğu halde detaylarda daha az kayıp, aynı şekilde iso performansı olarak daha iyi sonuçlar demektir. Şimdi, siz kuş fotoğrafçılığı gibi tele lensler gerektiren işler yapıyorsanız elinizdeki gövde şu anda Nikon cephesinde bu kulvarda en güncel gövde olarak tek seçenektir. çünkü, FF'e geçiş yaparsanız 1,5'luk çarpan faktöründen yoksun kalacaksınız. Bu kez çok daha pahalı tele lenslere para yatırmak zorunda kalacaksınız. Ha diyeceksiniz ki kendim sonradan crop yaparım, yani bir 36mp'lik D800 için bile bir yere kadar bu kabul edilebiliyor, yani her zaman şansınız yaver gitmeyebilir. Eğer yaklaştırma faktörü sizin işlerinizde çok fazla gereklilik arzetmiyorsa bu kez FF için sizin beklentilerinizi değerlendirmek gerek: örneğin sahne sanatlarını fotoğraflıyorsanız orada flaş kullanmanız genelde mümkün değildir, yasaktır. Burada gövdenin ışık duyarlılığı, iso performansı ve tabii ki en önemlisi lensinizin performansı devreye girer. Tiyatro ve dans sanatlarında uzun süredir çekimler yapmaktayım, 70-200mm F2,8 Nano ile çalışmanın yanında ikinci bir gövde ile 85mm F1,4 Nano ile de çalışmanın kolaylığını belirtmeye gerek yok. Aynı işte D300 ve D300s modellerini de kullandım ama sonuçlar bir FF gövde gibi olamadı hiçbir zaman. çünkü iso performansı kıyaslanamaz bile. Sadece ışık/iso kabiliyeti mi? Tabii ki hayır. Aynı kareyi aynı ışık şartları altında aynı konumda, aynı odak noktasında çekseniz bile FF gövdenin verdiği derinlik, büyük baskılardaki sonuçları, en uçtaki (siyah ve beyaz) renklerdeki detay kabiliyeti kesinlikle daha iyi. Belki bir D7100 bu konuda da çok başarılıdır, inceleme-deneme fırsatım olmadı, ama genel kanı olarak bu fikir hep var ki FF gövdeler daha başarılı. Sanırım bir D7100'den sonraki FF gövde en azından bir D610 olmalı, hatta mümkünse bir D750 olmalı, çünkü D7100 yeterince güncel bir model. D600 teknik detayda gerçekte D610'dan eksiği olmayan, ama vurun abalıya misali herkesin dövdüğü, perde mekanizmasındaki boya/kaplamanın ilk bilmem kaç binde soyulup dökülmesinden dolayı adı karalanmış, (aslında iki kez temizlik yeterli geliyormuş) hatta öngörülen şartlar oluşmuşsa Nikon servisler tarafından perde mekanizması D610'da kullanılan perde mekanizmasıyla ücretsiz değiştirilen bir gövde. Bir kaç yıl öncesine kadar FF gövde alabilmek için hatrı sayılır rakamları ödemek gerekiyordu. Şimdilerde D600 gibi modellerle fiyatlar daha ödenebilir seviyelere düştü. Şu anda FF gövde kullanan insanların sayısı eskiye oranla oldukça yüksek. İşte tam bu noktada sizi bekleyen ikinci bir tümsek daha var ki bana göre en önemlisi budur, FF sensörü doyurabilecek geçirgenliğe sahip bir lens. Bunun hesabını iyi yapıp ona göre geçiş planı hazırlamanızda fayda var.