Nikontürk

Yılların fotoğrafçıları bile ikinci el makine alırken hele bir D300'ün hatalarına asla anlayamazlar. Bazı hatalar birkaç aylık kullanımdan sonra anlaşılabilir mesela. Bu hobi veya meslekten hiç anlamayan birine makine aldırılır mı? Bu tıpkı şuna benziyor. Bi arkadaşım pratisyen hekim bile değil ama şu anda açık kalp ameliyatı yapacak, nelere dikkat etsin

D7000'deki bilindik bu yağ lekeleri için çok fazla kasmanın kullanıcıya faydası yok, hatta zararı var. Sonuçta perde mekanizmasındaki fazlalık yağın bitme süresi belli, bunu değiştiremiyorsunuz. Belli bir çekim sayısı sonra bu fazlalık yağ atılmış oluyor ve sorun tekrarlanmıyor. Siz bu süreyi 10 kez sensör temizleyerek de geçirebilirsiniz 2 kez de. Normal şartlarda da F/16 değerinin üzerine çıkmıyorsunuz, sadece makro merakınız varsa bu kez net alan derinliğinden dolayı F/22 ve üzerine çıkarsınız. O halde? Mesleğimin vermiş olduğu yatkınlıkla küçük arızalar, sensör temizliği gibi işleri kendim yapıyorum. İşim gereği birden fazla gövde kullanıyorum ve her birinin sensöründe bir yerlerde kalmış toz tanecikleri kesinlikle var. Sözkonusu tozlanma çok rahatsız edici seviyede ise sensör temizliği zahmetine girerim, aksi halde hiç dokunmam, çünkü PS üzerinde iki darbe ile rahatlıkla bertaraf edilebilen bu tozcuklar için temizlik zahmetine girilmez. Ha bu arada, hakkıyla sensör temizliği yapabilmek için ortamın uygun olması gerekir, cleanbeach gibi mesela. Yani siz ne kadar temizlerseniz temizleyin, ne kadar sallarsanız sallayın, sonuçta son damla yine düşüyor o sensöre Bunu engellemek için tozsuz ortamı sağlamak gerekiyor. özetle, kedi bi yerini görmüş, ne büyük yaram varmış misali bu toz-yağ konusu çok büyütmeden yolunuza devam edin. Fotoğrafçılığı öğrenmeye harcayın zamanınızı, üreticilerin ayıplarını çözmeye değil. İnanın daha kazançlı çıkarsınız.

Bu tip siteleri kontrol eden, bunlarla savaşan resmi bir kurum yok mu acaba?

Sanırım video çekerken netleme ayarı ya AF-A ya da AF-C modunda olması gerekiyor. Ayrıca çekim esnasında netleme noktasının denk geldiği noktanın makineye uzaklığına göre gerekirse netleme yapıyor. özetle Salih hocanın da dediği gibi, fotoğraf çekerken netleme yapıyorsa video modunda da netleme yapmak zorunda. Büyük ihtimalle makinenin ayarlarıyla ilgili bir durum. Kitapçığa tekrar bi bakarsanız netleme konusuyla ilgili ayrıntılı bilgileri bulabilirsiniz.

Yasin, Bahsettiğin Triopo TR960 II modelini google ile araştırdım. Bu flaş TTL desteklemiyor. Sadece manuel modda kullanabileceğin bir flaştır.

Sanırım kullanan arkadaş yok. Çok yeni bir aksesuar ve bildiğim kadarıyla sadece D3200 ve D5200 ile Çalışabiliyor. Buna bu kadar para vermeye değer mi diye düşünüyorum. Benim yaptığım işler aÇısından hiÇ de gerekli değil. Belki sizin amaÇlarınıza uygundur. Ayrıca NL satış fiyatı 40-50 euro aralığında.

Bahsettiğiniz markayı kendim hiç kullanmadım. özelliklerinde yazması gerekir maximum enstantane değerini.

Tam olarak neyi kastettiğinizi anlayamadım ama olması gerekeni yazmaya çalışayım: Eğer, üzerinde diyafram halkası bulunan bir lens satın aldıysanız ve bunu günümüz DSLR gövdede kullanacaksanız, lensinizin diyafram halkasını rakam olarak en yüksek değere (genelde 22 dir) getiriniz ve kilit mekanizmasıyla diyaframı bu en kısık değerde sabitleyiniz. Lensin diyafram halkası rakamsal olarak en yüksek değerden başka bir değerde kilitlenmez/sabitlenmez. özetle sizdeki durum bir sorun değil normal bir durumdur. üzerinde diyafram halkası bulunan lensler, elektronik olarak diyaframın kontrol edilemediği bazı analog gövdelerde de çalışabilmesi için bu şekilde dizayn edilmiştir. Ayrıca bu lensleri ters bağlama adaptörü ile gövdeye tersten bağlayıp çok yakın makro çekimler yaparken diyafram bileziği bulunmasının avantajı daha iyi anlaşılır. Günümüz modern lenslerinde (G serisi) diyafram halkası hiç yoktur, diyafram gövde üzerinden elektronik olarak kontrol/kumanda edilmektedir.

Hmm, D3100 ve D300S... Eğer bütçeniz el veriyorsa SB800, SB700 modellerine bakın. Tabii gönül bir SB910, SB900 ister. Ten rengi ölçümü, yüz tanıma diye çok özel bir durum var, burada bu üst modellerden SB910, SB900, SB700 oldukça başarılı. SB600 ve SB800 de bildiğim kadarıyla bu destek yok. özetle, paranızın yetebildiği kadar üst modeli satın almaya çalışın.

özetle, "PLUG AND PLAY" iTTL destekli bu flaşlarda hiçbir ayarı kendiniz yapmanız gerekmiyor. Siz her zaman olduğu gibi kendi enstantane, diyafram, iso ayarlarını yapıyorsunuz, flaş gerektiği güçte çakıyor.

Doğan hocam, ilk 24-70 imi 2008 de aldım, yaklaşık 1 yıl kullandım ve TR de kardeşime verdim. Böyle bir sorun duymadım. Sonra ikinciyi aldım, onda da aynı şekilde bi sorun hissetmedim. Satın almalarım hep NL kaşeli yetkili satıcılardan.

Ben kendim bu modeli kullanmadım, kullanan 2 arkadaşım var, konularında iyi Hollandalı fotoğrafçılar, biri 10 gün sonra dükkana geri iade etti Tamron'u, eski lensi 28-85 mm ile hala yoluna devam ediyor bir D600 üzerinde. Ben de çok şaşırdım ama köşeleri görünce ikna oldum. Bu lens iyi olabilir, benim bilgim yok, ancak genel itibariyle ben Tamron'a sıcak değilim, daha önce kullandığım bazı modellerinden kaynaklanıyor bu. Kimbilir, tıpkı Sigma gibi, 2005-2008 yıllarında çıkardığı modeller pek randımanlı olmayıp sonrasında artık ürünler daha iyi dizayn edilip daha yüksek performansa ulaşmış olabilirler. çünkü Sigma şu anda güzel lensler üretiyor eskiye nazaran. Benim bu üçüncü markalardaki ilk tercihim Tokina'dır. TR'de sadece eski analogcular tanır bu markanın efsane modellerini. Tokina'dan sonra Sigma ve en son Tamron derim hep.

Diğer pek çok modelde de durum aynıdır, korkulacak bir şey yok, normal bir durum.

560 beygirlik gücü var diye bir Volvo FH16 almaya benzetiyorum ben bu olayı. İyi de, o 560 beygirlik güç size yüksek tonajlı yükü çekmeye yarar, sürat yapmaya değil. Aynı şekilde 560 beygirlik bir Maserati'nin ardına 2 ton yük bağlasanız çekemez, parçlanır, çünkü ondaki o güç sürate endekslidir. Evimi taşıycam, 16,5 metrelik tırı kiralarım, en iyisi abi! İyi de, evinin eşyası o dorsenin yarısını doldurmaz, o araç bulunduğun mahalleye giremez, girse manevra yapamaz, çıkamaz. Bundan dolayı daha önceki mesajlarımda neden normal bir kamyon kiralamıyorsun demeye çalıştım. Ben D5100 gövdede 70-200 mm VRII Nano modeliyle o kadar güzel sonuçlar alıyorum ki, TR'deki arkadaşlarım exif bilgilerini görmeden fotoğrafın D5100 ile çekilmiş olabileceğini tahmin etmiyorlar. Nerde kaldı şimdi sizin en son teknoloji ürün gövdeniz?

Türk forum sitelerinde gezindiğimde gözümde oluşan tablo şu: APS-C sensörlü makineler "kaka", FF sensöre sahip makineler "en iyisi"! Pazarda en büyük paya sahip iki markanın, Canon ve Nikon'un satışlarına bakın. FF sensörlü gövdelerin ne kadar satıldığına bi bakın. Hatta yapacağı işle ilgili olarak ve 1,5 değil de 1,6 çarpana sahip Canon gövdeleri tercih eden, teknik bilgisi yerinde fotoğrafçıları yabana atmayın. Yatırımı lense yapın, eğer dikkatli bir kullanıcı iseniz bir lensin ömrü minimum 20 yıldır. Ama bir gövdeyi en fazla 5 yıl kullanır, sonrasında kaşınmaya başlar, gider bir yeni modelini almaya çalışırsınız. Mantıklı olan, gövdeyi hevese göre değil, bilimsel verilere göre değiştirmektir: - Bu gövde ile çekemediğiniz hangi fotoğraf var ki satın almak istediğiniz gövde ile bunu çok rahat çekersiniz? - çekemediğiniz bu fotoğraf için X lensi alsanız ve mevcut gövdenizde kullansanız, yine de bu fotoğrafı çekemez misiniz?

24-85 mm nin analog versiyonu olan, sadece 24 mm de F2,8 verebilen bu lense bir D800 üzerinde çok fazla güvenmeyin. Bu lens TR'de bir efsane haline getirilmiştir, fiyatına göre performansının yüksek olduğu kabul edilmiş/ettirilmiştir. Ancak dijital gövdelerde hele hele bir FF gövdede şahsen bu lensin anlatıldığı kadar süper olmadığını savunuyorum. Bu lensin sadece orta kısmını kullanan APS-C sensörlerdeki başarısı sizi yanıltmasın. Doğru olan bir D800 gövdesine bu kadar parayı bağlayanın kesinlikle bir 24-70 mm veya buna yakın performans verebilen bir lens almasıdır. çünkü, mikrometreye kareye düşürülmesi gereken ışık miktarı ve bunun megapixele etkisinden dolayı 36 mp lik bir sensörün her analog zaman lensiyle doyurulması teknik olarak mümkün değildir. Bu farkı bir laptop ekranında incelemeyin, kalibreli IPS monitörlerde, doğru ve büyük baskılarda ancak görebilirsiniz. Ancak yaptığınız iş itirabiryle gövde size daha fazla iş alma imkanı sağlayacaksa, lens noktasında o seviyedeki müşterinin bunu anlamasının mümkün olmadığı bir durum hasıl oluyorsa o zaman sizin yönteminiz doğrudur.

Sanırım Nikon harici başka marka flaş kullanıyorsunuz? Ben aynı olayı gelin damat çekiminde F2,8 ile 1/5000 ila 1/8000'de SB910 ile yapıyorum, hem de uzaktan tetikleyerek, iTTL olarak, filtreye ihtiyaç hissetmiyorum.

Bir kez Dealextreme'den sipariş ettim, ucuz ya; fotoğrafta beyaz dengesini raw çeksem dahi ayarlayıp bulamaz oldum, tıpkı Tamron 70-300 mm gibi Sonra biraz daha fazla para verdim, Focalprice'den ısmarladım; aynı ...ok, değişen bi şey yok. Bir arkadaş Hoya'nın en ucuz modelini almıştı, onu denedim, gayet başarılı idi, beyaz dengesiyle ne diye bu kadar uğraştık, ne diye bu kadar para verdik?

Konuyu hafıza kartıyla karıştırmayalım arkadaşlar. Sözkonusu jobnr olayı normal. Iso gürültünüsün kendisi bir miktar azaltmak için uzun pozlamalardan sonra ağır bir işlem yapar. İşin hafıza kartına yazılma aşaması başkadır. özetle, kafaya takmayın, madem uzun pozlama yapabilecek kapasiteniz var, bu işlemi de öğrendiniz demektir. Yani uzun pozlama yapmayı bilen bunun normal olduğunu da bilir.