İçeriğe git

Nikontürk

Forum Dedektifi
  • İçerik sayısı

    2.342
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Gün Kazandı

    1

Nikontürk kullanıcısının paylaşımları

  1. Nikontürk

    Nikon D600 Güncellenmiş bilgiler..

    Bu modelde shutter mekanizmasından kopan zerreciklerin sensöre bulaştığı söyleniyor. Ancak Şakir beyin bahsettiği "spot" şikayetini biraz daha açarsa tam olarak ne olduğunu öğrenmiş oluruz. Bu shutter sıkıntısını bekleyip görmek lazım, bakalım nereye kadar gidecek. Bu arada Nikon'un D600 ve D800 modelleri için yeni firmware geliştirmekte olduğu dedikoduları var. Bununla ilgili gerekçeler ise D600 ün live view modunda diyafram değişikliği yapılamaması; D800'de ise yine live view modunda öncelikli AF noktalarıyla ilgili bir bug'u ortadan kaldırmak. Merak eden, eli tornavida tutan teknisyen arkadaşlar için ifixit sitesinde D600 için çok güzel bir deassembly serisi fotoğraflar yayınlanmış. Arif hocam özellikle senin için bu: http://www.ifixit.com/Teardown/Nikon+D600+Teardown/10708/1
  2. Sandisk konusunda uzman bir marka. Diğer markaların arasında da tabii ki çok iyi kartlar var. Teknik olarak sahip olduğunuz model makinada kullanmanız gereken kartın hızı 30 mb/s den aşağı olmasın. Artık bu tarihten bundan daha yavaş bir kart almak sadece aşırı ucuza kaçmak demektir.
  3. Nikontürk

    canon 60d noise sorunu

    Bu modeli kullanan arkadaş yok galiba bu sitede, şimdiye kadar bi cevap gelmedi çünkü. Bu denli gürültü olması normal değil, bu gövdeye vakıf birinden yardım almak gerekir. Bir de Canon kullanıcılarının olduğu sitede şansınızı deneyin. Ama güzel olan bi şey var, öyle görülüyor ki gönlünüz Nikoncuların arasında sohbet etmekten yana
  4. Nikontürk

    Fotoğrafmı? Resimmi?

    "Madem ” resim ” kelimesi daha mantıklı neden herkes fotoğraf diyor. Tabiki bu bir tercih meselesidir. Halkın bu konuda eğilimi tercihi böyle olmuştur. özellikle teknolojiyi dış ülkelerden satın aldığımız iÇin teknolojiye ait kelimeleri de ithal ediyoruz. Teknoloji anlamında bir Çok kelimenin muadili (karşılığı) yok dilimizde. Varolanlar da zaten tercih edilmiyor." öz TürkÇe'nin en kuvvetli savunucularındanım. Kabul etsek de etmesek de ArapÇa'yı dilimizden Çıkarırsak ortada dil diye bir şey kalmaz. Kaldı kı yabancı kelimelere karşı antipati duyan bu yazı sahibi aynı şekilde "resm" mastarından türemiş arapÇa kökenli bu kelimeyi nedense yabancı kelime olarak lanse etmemiş. Evet, kitap, defter, kalemden başlayıp imkan, ihtimal, ihtiyaÇ kelimelerine kadar giden bir yelpazede bütün bunlar arapÇadır. 25 yıl Türk Dil Tarih Kurumu'nun başında görev yapmış şahsın kökeni bilinmeden bu göreve getirilmiştir; bu süreÇte imkanı olanak, ihtimalı olasılık, ihtiyacı gereksinim yapmıştır bu kurum. O halde hostese "gökgötürü konuksever avrat", lokantaya "umumi otlangaÇ", kaleme "yazgaÇ", istiklal marşına "ulusal düttürü" (gerÇi istiklal marşını zorla "ulusal marş"a Çevirdiler ya bu sel'ciler sal'cılar!) demek zorunda mıyız? Konunun temelini bilmeden dijital Çağın niğmetlerini yanlış yönde kullanmaktan başka bir şey değil bu. Fotoğraf nedir, önce bunu bi soralım, eskiden Ana Britanika vardı, şimdi onun yerini wikipedia aldı, bir danışalım: Foto, Yunanca kökenli bir kelime, kabaca ışık manasına geliyor (phootos). Biz kendi dilimizde ğraf desek bile orjinalde grafoo olarak bilinen ikinci kelime de yunanca ve yazmak manasına geliyor. Yani özetle ışıkla yazma. Hemen bu noktada "resim" kelimesini savunanlara soruyorum: Resminizi ışıkla mı yazdınız da buna da resim deme inadından vazgeÇmiyorsunuz? Dahası var, siz resminizi fırÇayla Çiziyorsunuz. Ama elinize bir makina alıp resimi Çizemiyor, Çekiyorsunuz, kayıt altına alıyorsunuz (recording, shot, opname kelimelerini araştırın derim). Şimdi bu iki kelimenin ingilizcesine bakalım. İngilizcede Photo, hollandacada foto. Peki bu işi yapana ne diyorlar; ingilizcede potographer, Hollandacada fotograaf. Aaaa, ne bu böyle yaa? Biz niye fotoğraf diyoruz o zaman, kim soktu bunu dilimize? Aklı evvel biri olduğu kesin zaten. O zaman fransızca kökenli şanzıman, diferansiyel, direksiyon, kravat gibi bir dünya kelimeyi de sorgulamaktan Çekinmeyin! Bu konu tıpkı bilgisayar klavyelerinde bize zorla sokulan Q Klavye mefhumuna benziyor. Yok böyle bir şey ve ben bu normu kabul etmiyor, protesto ediyorum. Birileri zamanında para kazanacak diye sadece bir kaÇ tuşun yeri değiştirilip Q klavye diye uydurma bir standart oluşturuldu. Halbuki bu dizilimdeki harflerin dilimizle hiÇ alakası yok, latin tabanlı avrupa dilleri iÇin uygun bir yerleştirmedir. Sonra da Çocuklarımıza on parmak yazmaktan bahsederler. Hangi harfler en Çok kullanılır ve bunların tuş yerleşimi nasıl olmalıdır gibi bilimsellikten uzak bu Q klavye halen ülkemizde kanayan bir yaradır. Bizim dilimizde on parmak yazabilmek iÇin en uygun ve bilimsel tuş yerleşimine sahip olan klavye tipi F klavyedir. Ben her zaman F klavye kullanıyorum, bunun iÇin klavyenin kendisinin F olmasına gerek yok, zaten bakmadan yazdığınız iÇin fiziksel görünüm değil, işlevselliği önemli. Kullandığım her bilgisayarda bir kaÇ tıkla klavyeyi F moduna alıyorum o kadar. Benden başka kim kullanacaksa o da kendi moduna alsın bi zahmet. özetle, resim kelimesi kesinlikle ortaya Çıkardığımız bu ürünün adı olamaz. Fotoğraf kelimesi daha mantıklı bir isimlendirmedir ama benim seÇme hakkım olsaydı sadece "foto" olarak seÇerdim, Çünkü ekteki ikinci kelime bütün dünyada farklı manalara tekabül ediyor. Birde işin şu boyutu var: En iyi kelimeyi halkın kendisinin ürettiği söylenir. Mesela "dolmuş". Bunu Türk Dil Tarih Kurumu sokmadı dilimize emin olun. Halkın kendisi bunu oluşturdu. Taksi halindeki araÇlara birden fazla kişi binip toplamdaki ücreti bölüşmeyle başlamış bu durum. "Aaa bi taksi daha geliyor, tüh bu da dolmuş" diye başlayan serüven taksilerin pahalılığından dolayı bulunan bir Çözüm olarak "dolmuş" diye bir mefhumun türeyip isim olmasına sebep oldu. Teknolojik alanda eğer siz kendiniz üretemiyorsanız, üretenlerin koyduğu isimleri seve seve kullanmak zorundasınız. Her ne kadar Hezarfen Ahmet Çelebi'den dolayı "teyyare"yi kendimize maledip kullanamamış olsak da "uÇak" kelimesini Çok iyi türetmiş bir milletiz.
  5. Nikontürk

    Ekipmansız uzaktan flash tetikleme

    ÜçÜncÜ marka flaşların da artık CLS desteklediğini duymuş olmakla birlikte kendim test etme imkanı bulamadım. Bundan dolayı Nikon flaşlar Üzerine konuşacağım: Nikona ait kablosuz flaş tetikleme teknolojisi infrarood ışınlarını kullanarak çalışır. Bu dÜzenekte bir kumanda edici flaş veya adaptör, bir ya da birden fazla kumanda edilen, alıcı konumdaki flaş veya flaşlar bulunur. Bu sistemin adı kısaltılmış olarak CLS dir. Bu sistemi destekleyen ÜrÜnler Nikon SB600 (sadece alıcı), SB700, SB800, SB900, SB910 flaşlarıdır. Yine makro amaçlı geliştirilmiş RC1 flaş seti de aynı şekilde kablosuz çalışır. Şimdi bu sistemde şöyle bir setup dÜşÜnÜn: Bir adet SB900 (diğerleri de olur, sadece SB600 hariç) makinanıza takıp flaşın dÜğmesini çevirerek Master yani kumanda eden konumuna getirin. Bu flaşın atıyorum kullanığı kanal 1, grup A olsun (bunu menÜden kendiniz seçiyorsunuz). Sonrasında bir adet SB800 (diğer modellerin hepsi de olur) kendi ayağıyla başka bir noktaya yerleştirin, sadece makinanızı görebilecek konumda olsun yeterli. Bu SB800'Ü de menÜden remote yani alıcı konumuna getirin; aynı şekilde kanal1 ve grup A yı seçin. Sonrasında çekime başlayın. Makina Üzerindeki flaş aracılığıyla ister manuel, ister iTTL olarak çalışabilir, her iki flaşın gÜcÜnÜ ana flaş Üzerinden kumanda edebilirsiniz. Uzak noktadaki flaşın yanına gitmeden her tÜrlÜ ayarı yapabilirsiniz. Peki siz iki adet flaş almak zorunda mısınız? Hayır. Nikon D7000 modelinin flaşı menÜ Üzerinden iTTL veya manuel olmak Üzere "Commander" yani master, yani verici olarak çalışabilir. Az önce SB900 Üzerinde yapmanız gerekenleri anlatmıştım, bunun aynısını bu kez makina Üzerindeki flaş menÜsÜnden yapmanız gerekiyor. Unutmayın, flaştan çıkan gözÜn gördÜğÜ ışık değil, IR ışık ile iletişim sağlanıyor, bundan dolayı uzak noktadaki flaşın alıcı gözÜnÜn sizin makinanızı veya flaşınızı görmesi gerekiyor. Ayrıca bu sistem gÜneşli havalarda UV den etkilenelerek çok stabil çalışmayabiliyor, bunun için de radyo kontrollÜ sistemler var ama bir hayli pahalı. Yine Üzerinde iTTL özelliği bulunmayan makinalar için bir adet SU800 commander alarak bu işi çözebilirsiniz. Kısaca özetlemeye çalıştım, bu konu çok geniş ve derin, yazıyla anlatmak biraz zor. Deneme yanılma yoluyla daha iyi öğrenirsiniz, ama kesinlikle fotoğrafçı bir arkadaş edinip onunla uygulamalı çalışmanızı tavsiye ederim.
  6. Bugün 8 Kasım 2012 ve ben yaşadığım ülkenin en tanınmış ve ciddi donanım/haber sitesinde şu başlıktaki haberle sabah mahmurluğundan uyanıyorum: "Canon 2013 yılından itibaren "pinch" model lens kapaklarına geçiş yapıyor." Ne demektir bu diye merakla okumaya devam ettim. Canon şimdiye kadar her model lenste alttaki fotoğrafta solda duran tipteki lens kapaklarını kullanmış; yeni aldığı bir kararla sağdaki yeni tipi kullanacakmış: Ayrıca bu yeni tip lens kapakları ayrıca da satın alınabilecekmiş. Haberin devamında kullanılan bir cümle çok manidardır: "Diğer DSLR üreticileri örneğin Nikon ve Pentax yıllar önce zaten bu tip ve teknikte lens kapağı geliştirdiler, uzun süredir zaten bunu kullanıyorlar." Neden böyle bir değişikliğe gitti Canon? çünkü lensinizin üzerinde parasoley varken eski tip lens kapağını çıkarmanız bir işkencedir ya da mümkün değildir.. Bu yeni sistemle kapağı daha rahat çıkarırsınız. Bence bir hayli geç kalmış Canon. Bu kadar ileri teknoloji ürünü modeller üretip de bir lens kapağında bu kadar geç kalmış olmasını beklemiyordum. Haberin altındaki yorumlar ise tam bir komedi: "Zaten Canon lens satın aldığınızda üzerinde parasoley yoktur, öyleyse bu kapağa da ihtiyaç yoktur. Eğer parasoley ihtiyacınız varsa ayrıca satın alırsınız, yanına da yan sanayi bir kapak alırsınız, bu yan sanayi kapaklar zaten bu yeni tip pinch tekniğindedir!" Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu yani. Şimdi ben bir kaç yüz dolardan başlayan orta ya da üst seviye bir lens alıyorum, ama yanında parasoley yok öyle mi? Yani bir kitlens değil, fiyatı en az 200 dolardan başlayan lenslerden bahsediyoruz? Yanlış mı anladım? Ben bir Canon kullanıcısı değilim ve bundan dolayı lensin yanında standart olarak gelen aksesuarlardan haberim yok, sadece okuduğum haberin altındaki yorumlara göre bunu soruyorum. Yani bu lensi satın alacağım, bu bir ileri seviye lens, ama yanında parasoley yok öyle mi? Bu yorumu yazanın dayandığı nokta da çok ilginç: "Diğer markalardan Sigma, Tokina ve Tamron'da parasoley opsiyonel!". İşte bu tam bir marka manyaklığından başka bir şey değildir. Genel manada Canon lensler Nikon lenslerden biraz daha ucuz bir fiyata sahiptir, istisnalar hariç. Ama lens alınca yanında gelmeyen parasoley ve koruma aksesuarları gibi sadece bir kaç dolarlık ürünler o markanın bu konuda ne kadar cimri olduğunu gösterir. O halde aslında bu ucuzluk uzun vadede size pahalıya malolabilir, çünkü parasoley aynı zamanda bir tür korumadır. Bundan dolayı profesyonellik ayrıntıda gizlidir! Lütfen çekinmeden yorum yazınız, düşüncelerinizi hep birlikte paylaşalım, tartışalım; tabii ki saygı kuralları çerçevesinde.
  7. Nikontürk

    D7000 Seri Çekim Sıkıntısı

    Yazdıklarınızdan VR fonksiyonunun tam olarak nasıl çalıştığı, VR devreye girdiği anda vizördeki kadraj oynamasını farketmediğinizi anlıyorum. Sizin lensinizde bence hiçbir problem yok, problem sizin VR sistemini tanımamanızdan kaynaklanıyor. Nikon'un VR teknolojisinin nasıl çalıştığını teknik dökümanlardan okursanız konuya vakıf olursunuz.
  8. Nikontürk

    D7000 Seri Çekim Sıkıntısı

    Şimdi taşlar yerine oturdu. Sorun çözülmüştür, VR'yi kapatın. Makinayı hem tripoda bağlayıp hem de VR özelliğini devreye sormak doğru bir teknik değildir. Eğer tripod kullanıyorsanız VR'nin size getirisi yoktur, bu ve bunun gibi durumlarda negatif etkisi olabilir. Tahminimce tripodunuz bir miktar titreme yapıyor. Bir senaryo yazmak gerekirse; ilk çekimde oluşan titreşimden dolayı makinanın VR özelliği devreye girip ikinci karede kadrajın mikrometrik seviyede yer değiştirmesine yol açıyor.
  9. Nikontürk

    D7000 Seri Çekim Sıkıntısı

    "sensörü milimetrik şekilde yukarı kaldırarak çekiyor" Tam olarak bunu mu kastettiniz yazınızda? "Sonra fotoğrafları incelerken farkettimki makina her 3 pozu çok milimetrik farklarlada olsa yukarı doğru kaldırarak çekiyor." Bu cümlede kastettiğiniz şey nedir? Neyi yukarı kaldırarak çekiyor? Aynayı mı? Sensörü mü? Sensörün yukarıya kaldırılarak çekimin yapıldığını nasıl anladınız? çekilen karelerde stacking tekniğinde üst üste gelmeyen çizgiler mi var? Son olarak: Lensinizin VR özelliği kapalı mı? Makinanın otomatik sensör temizleme fonksiyonu kapalı mı? Anlatmaya çalıştığınız şey şu ana kadar anlayabildiğim kadarıyla çok ilginç bir durum. Hiç duymadım. Konuyu biraz daha detaylı olarak; eksik kelime, kelimeler içinde eksik karakter olmadan açıklamanızı rica ediyorum.
  10. Nikontürk

    Nikon D5200 Duyuruldu....

    Evet, bu doğru. Bu model 2013 Ocak'tan itibaren Amerika'da satışa sunulacak. http://nikonrumors.com/ sitesinde bu konuyla ilgili bir haber de var. Zaten öyle olmasa Nikon'un Avrupa ülkelerine hitap eden sitelerinde resmi olarak bu model duyurulmaz.
  11. Nikontürk

    kızılşahin

    Güzel bir o an olmuş. Her ne kadar şartlardan dolayı teknikte eksikler olsa da modelin size attığı bakış fotoğrafı güzel kılmış.
  12. Uzunca bir süredir hakkında duyumlar aldığımız Nikon D5200 duyuruldu. Bir önceki temsilcisi D5100 modeli 16 mp sensöre sahip iken D5200'de bu rakam 24 mp olarak görülüyor. Şimdilik ulaşan bilgilere göre D3200 üzerindeki sensörün çok az gelişmiş bir versiyonu olarak tanımlanıyor. Nikon D7000'de gördüğümüz Multi-CAM 4800DX AF modülüne bu kez D5200'de de rastladık, bundan dolayı tıpkı D7000 gibi 39 noktalı ölçüm sistemine sahip. Aynı şekilde RGB ışık ölçüm sistemi de D7000'deki gibi 2016 noktalı. Gövde olarak D600'ün daha keskin köşelere sahip hali diyebiliriz. Tek farklı nokta üst kısımdaki kumanda bölümü. 3 inçlik LCD ekran tıpkı D5100'de olduğu gibi dönebilen bir yapıya sahip. Expeed 3-processor kullanan model dahili HDR fonksiyonuna sahip. üzerinde stereo mikrofon bulunan modelde WU-1a-wifi modül ile fotoğraf ve film aktarımı yapılabiliyor. Aynı zamanda makina üzerinde film editleme işlemi de gerçekleştirilebiliyor. Aralık ayında Avrupa'da satışa çıkması beklenen modelin gövde fiyatı 810 euro, 18-55 mm kitlensli fiyatı ise 920 euro aralığında tahmin ediliyor. http://youtu.be/4n7wzxg8kVs
  13. Gökhan, senin makinan sanırım D7000 ve o makinada kullanılan grip farklı, dolayısıyla kalem pil kullanma imkanın var. Bu arada merakımı bağışla Gökhan, kaç yaşındasın?
  14. Bu pil konusunda ben de ekstra bi hatırlatmada bulunmak istiyorum. Yazılanın aksine bu pil D5100'de çalışmıyor, bilginiz olsun. Sadece bir battery grip vasıtasıyla makinayı önce orjinal pil ile start ederseniz, sonrasında ikinci pil olarak bu yan sanayi pili takarsanız çalışıyor, o kadar. Diğer modellerde durum nedir bilmiyorum.
  15. Hollanda'da düzenlediğimiz Karadeniz Kültür Gecesi ve Rize Doğa Fotoğrafları Sergisi'ne Nikontürk üyelerinden Kadıoğlu ve Efe Özgür katılarak bize güç verdiler. Kendilerine teşekkür ediyorum. http://www.facebook.com/media/set/?set=a.264979196957755.59405.120870264701983&type=1
  16. Nikontürk

    "K"estim.

    Benim zamanımdaki su kesintilerinin artık olmadığını anlıyorum İstanbul'da
  17. Hiçbir hata vermeden sözkonusu dosya indi ve 64 bitlik sisteme sorunsuz şekilde kurabildim. Bahsettiğiniz gibi hatalar Nikon gibi tanınmış markaların sitelerinde rastlanılır bir durum değildir. Hata olsa bile çok kısa sürede bertaraf edilir.
  18. İlginç bir durum. Halbuki bu linkten hiç bir problem olmadan programı alabiliyorsunuz.
  19. Nikontürk

    Spor cekimi?

    AF-A modu şurda son birkaç modelde ortaya çıktı yanlış bilmiyorsam. Sanırım video modundan dolayı ortaya çıkan bir ihtiyaç olduğu için. Ama 3D tracking video özelliği olmayan makinalarda zaten var olan bir özellik ve hala Canon'da hangi modellerde bulunduğunu öğrenemedim. Mesela video özelliği olmayan bir D300'de bile var. 3D adı üzerinde 3 boyutlu olarak nesneyi algılayabilen, takip edebilen, hatta gerekirse netleme noktasını kendi tayin edebilen bir fokuslama ve ışık ölçüm sistemi. Düşünün ki bir vrajın köşesinde konuşlandınız ve tam karşınızdan gelen yarış arabasını netlemek istiyorsunuz. Aynı zamanda da seri çekim yapıp konudan en iyi kareleri almak istiyorsunuz. İşte burada 3D tracking makinanızın ve lensiniz hızına bağlı olarak size büyük avantaj sağlıyor. Hani hızlı lens derken sadece diyafram değeri 2.8'e inebilen lens değil, aynı zamanda üzerindeki silent wave motoru ile de çok hızlı netleme sağlayabilen lensleri de kastediyoruz ya. İşte burda o lensler imdadınıza yetişiyor. 3D'nin mantığıyla doğru orantılı olarak, makina objeyi sadece yatay/dikey düzlemde değil aynı zamanda size olan yakınlık ve uzaklık durumuna göre de takip etme kabiliyetine sahip.
  20. Nikontürk

    Spor cekimi?

    Nikon'a has 3D tracking sistemi bu konuda en iyi yardımcınızdır.
  21. Bunun için pek çok teknik sebebim var. Ben analog zamandan bu yana Nikon kullandım, analog Nikon lenslerimi dijital Nikonlarda da kullanabildiğim için dijitale geçişte Nikon'la devam ettim. Bir Canon kullanıcı olsaydım bu kadar şanslı olmayacaktım, bütün lenslerimi çöpe atıp yeni EF ya da EFS lens almak zorunda kalacaktım. Mesleğim gereği kalite kontrol ve arge üzerine yeterince bilgi sahibiyim. İncelemelerim sonucunda her iki markanın da birbirlerine farklı noktalarda üstünlük sağladıklarını gördüm. Yani ne Nikon ne de Canon bu konuda günahsız. Ancak genel olarak baktığımızda Nikon sağlamlık, uzun vadede dayanıklılık ve güncellik konularında daha iyi geliyor bana, daha fazla güven veriyor. Canon'un pro modelleri hariç giriş seviyesi hep kırılacak elimde kalacak hissi vermiştir bana. İşyerinde patronum ucuz olduğu için Canon alıyor, ürün fotoğraflarını onunla çekiyoruz, Canon'a yabancı değilim yani, ama giriş seviyesi maalesef bana hiç güven vermiyor. Bildiğin basit plastik. Yani plastiğin bile farklı kaliteleri vardır, bunda resmen ABS denen versiyon kullanılmış, yani en narin olanı.
  22. Nikontürk

    ARKA PLANI ÖLDÜRMEK

    Yazdıklarınıza satır aralarında cevap veriyorum: Nikon d7000 sigma 17 70 2.8-4 aralığında lensim var geniş açı ve nispeten zoom özelliği çok kullanmasamda makro özelliğide var genel olarak keskinlik kalite memnunum sorunum şu.. 17 mm de 2.8 le herhangi bir objeye çok yakın mesafeden resim çekersem arka planı gayet iyi öldürüyor ama çektiğim şey obje değilde insan olursa ve mesafem 1 metre kadar olursa arka plan olduğu gibi kalıyor. Bu söylediğiniz fizik kurallarına uygun değil. Arka planda bokeh elde etmek için nesneye en yakın pozisyondan çekimi yapmalı, diyaframı de en açık pozisyona getirmelisiniz. İnsan fotoğrafı çekerken neden 1 metre mesafeniz var??? Yanlış burda, eğer bütün boydan bi çekim yapıp aynı zamanda artalanda net olmayan alan derinliği elde etmek istiyorsanız bu kez 300-500 mm arasında bir lens kullanıp en açık diyaframda yine insana en yakın pozisyonda olmanız gerekecek. ama her yerde yazanın aksine 70 mm de f4 ile çekim yaparsam objeye yada insana olan mesafenin bir önemi kalmıyor yani kısaca arka planı öldürmek istersem 70mm de f4 ile arka plan istediğim gibi öldürebiliyorum... bilmem anlatabildimmi. İnsana mesafenin bir önemi kalmıyor demişsiniz, bu da yanlış, ne kadar yakınsanız objeye o kadar net olmayan alan derinliği elde edilir. Ama F4 ile F2,8 arasında 2 stopluk fark vardır bu kullanılan odak noktasına göre kesinlikle bokeh için etkilidir. ama forumlarda yazılan yada söylenen şey tam tersi. f değeri ne kadar düşük olursa arka planı o kadar çok öldürürsünüz. sorun nedir yada benim anlamadığım şey nedir. arka planı öldürme takıntılı değilim ama istediğimde de bunu yapabilmek mümkünse neden olmasın. saygıllar. Tekrar yazıyorum: Net olaman artalan derinliği için, yani bokeh için, yani artalanı öldürmek için: - Objeye en yakın mesafeden çekimi yapın. - En açık diyafram değerini kullanın. - En uzak odak noktalı objektifi kullanın. Mesela 200 mm. Elinizdeki lens sahip olduğu 2,8 değeri ki bu sadece 17 mm'dedir ve yine objeye oldukça fazla yaklaştırma sağladığı için fiyatından dolayı herkes tarafından tercih edilir. Halbuki fiyatına göre oldukça yeterli olan bu lens 70 mm de istenen bokehi veremiyebilir. Her lensin kendine özgü bir bokeh karakteristiği vardır. Sanırım bu lenste 70 mm de istenen bokeh alınamıyor.
  23. Nikontürk

    ARKA PLANI ÖLDÜRMEK

    Elinizdeki lensin 70 mm'de F değerini 2,8 yapamaması bir eksiklik.
  24. Bu arada Hemşin'e giderken bizim köy evinin önünden geçtiniz Paşalar Köyü, Akçakoca'ya bağlı. Bu aralar çok dolanıyorsun hocam benim sorumluluk alanlarımda
  25. Nikontürk

    Nikon D600 Güncellenmiş bilgiler..

    Sayın Mahmut Fırat, Bahsettiğiniz toz sıkıntısı makina kiralayan bir şirkette ilk olarak ortaya çıktı (lens rental diye aratınız), yani aşırı kullanılan makinalardan söz ediliyor burda, adamların elinde 40 tane D600 var. Daha sonrasında birkaç kullanıcı daha aynı şikayeti dile getirmiş. Tahmin edilen sebep kullanılan shutter mekanizmasındaki maden. Sanıırm farklı bir madde kullanılmış bu yeni shutter mekanizmasında ve bu metal sensörde sol üst tarafta zerrecikler halinde parçalar bırakıyor diye bir fikir yürütülmüş, henüz kesin bir şey yok. Yalnız benim dikkatimi çeken nokta şu: Bir canon kullanıcısı olarak Nikon'da ortaya çıkabilecek her hatadan hoşnut bir haliniz var, yazılarınızdan bunu anlıyorum. Nikon severler sitesinde talihsizlik olarak görüyorum bunu. özellikle son modellerindeki gerek gripte kullandığı zararl kimyevi madde gerekse kullanıcıyı hüsrana uğratan, beklentileri karşılamayan 6D, ancak ve henüz 2010 yılında renkli sensörle ölçüm yapıp beyaz dengesine karar verebilen canon (nikon analog makinalarından beri renkli sensörle ölçüm yapar) gibi hatalar için sayfalarca yazı nette dolaşıyor. Bunlara karşılık son 10 yıl içinde bir yağ bulaşması, ardından shutter mekanizmasından kopan toz parçaları gibi hataları büyütmek sadece sözkonusu markanın TR distribütörüne fayda veya zarar sağlar. Sizi ise bu sitede sevimsiz yapar, çünkü burası Nikon severlerin buluştuğu bir site.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Kullanım Şartları Gizlilik Politikası Bu web sitesini daha iyi hale getirmeye yardımcı olmak için cihazınıza çerezler yerleştirdik. Çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz, aksi takdirde devam etmek için tamam olduğunuzu varsayacağız.