Nikontürk

Ben soruma cevap alamadım. Bu sistemde BL fonksiyonunu destekleyen tetikleyiciler var olduğu söylenmişti. Bunlar hangileridir diye tekrar sormak istiyorum. Sebahattin bey, AC3 kontrol ünitesi hızlı erişim için ideal ama bir mecburiyet değil. SU800 ile aynı amacı daha detaylı bir şekilde icra edebiliyoruz. Her ikisine de sahip olmayanlar poz telafisi ile bu sorunu aşabiliyorlar.

Canon EF 24-105mm F/4 L USM IS lense karşılık söylenebilecek lens Nikon 24-120mm F/4 G AF-S ED VR II 'dir.

Nikon D60 için firmware güncellemesi yoktur. Detaylı bilgi için şu linke bakınız: https://support.nikonusa.com/app/answers/detail/a_id/13783/~/current-firmware-available-for-nikon-products

SB900 veya SB800'ü makina üzerine takıp master konumuna alınız. Master flaştaki kanal ve grup seçeneklerini slave flaştakilerle aynı olmasına dikkat ediniz. Slave flaşlar üzerinde IR alıcı gözlerin master flaşı görmesini sağlayınız. Açık alanda UV ışınlarından etkilenip kararsız çalışma durumu olabilir. Flaşların modellerinin farklı olması çalışmasını etkilemiyor, yeter ki Nikon marka olsun. Bu sistemde ister TTL ister manuel olarak çalışma imkanınız vardır.

İlginç bir durum. D3, D300, D800, D7000 gövdelerde SB910+TT1+TT5+SU800 olarak kullandım, böyle bir sorun yaşamadım. Şu bir gerçek ki BL modu bu sistemde çalışmıyor. Eğer matrix ölçüm sistemini seçmez iseniz patlamalar kaçınılmaz. D800 ve sonrasındaki gövdeler için PW'nin yazılımının güncellenmesi gerekli (firmware). Yine D800 ve sonrası gövdelerde Active D-Light açık olduğu zamanlarda daha iyi sonuçlar alınıyor. Flaş gövdeden ayrı bir konumda çalışırken BL modunu destekleyen tetikleyiciler hangileridir? Buradaki kastım flaş ekranında BL yazısını bizzat görebilmektir.

Bu tip sitelerin ayakta durabilmek için reklama; reklam veren şirketin ürününü şakşaklamaya mecbur kaldıkları bilinen bir gerçektir. Bundan dolayı ben bağımsızım diyebilecek bir babayiğit çıkana kadar her türlü kıyaslama sitelerine temkinli yaklaşmanızı tavsiye ederim. F1,4 ile F1,8 bana göre kıyas olunmaz. Satın alma noktasındaki kararsızlıkta her ne kadar ürün daha yeni teknolojiye sahip olsa da F1,8 benim için ikinci seçenektir. Burada F1,4 kopyanın temiz, tozdan arınmış, gerekirse bakımı yaptırılmış lens olarak kabul ediyorum. Hor kullanılmış, hırpalanmış bir F1,4 almaktansa hiç almamak daha iyidiri. Sizin için diyafram farklarına değer mi? Bunu biz bilemeyiz. Bu işi hobi olarak yapıyor, arada üç beş kuruş kazanıyor, ama üst seviye işler yapmıyorsanız, yani bu konuda tam olarak profesyonel değilseniz F1,8 varyasyonları sizin için yeterli olabilecektir. Bu kadar küçük farkları ancak ve ancak kalibre sertifikalı üst seviye monitörlerde, çok kaliteli büyük boy baskılarda hissedebilirsiniz, tabii o göze sahip iseniz. Lens F1,4 diye çekim anında diyaframınızı F1,4 yapmak zorunda değilsiniz çünkü. Buradaki F1,4 o lensin sensöre çok daha fazla ışık düşürebildiğini söyler. Siz bu imkanı, yapacağınız işe/şartlara göre değerlendirmelisiniz. Eğer bütçeniz F1,8 versiyonlarına yetiyorsa AFS serisine yönelmenizde fayda var.

Sağlık ve saadetle bir yastıkta kocayın....

Bu başlık altında bu kullanıcının yazdıklarını okudum. Aynı kullanıcının daha önce açmış olduğu başlıklar ve sorulara da göz attım: http://www.nikonturk.com/konu/2718-hdr-cekim/page__p__25808#entry25808 http://www.nikonturk.com/konu/2757-panorama/page__p__26148#entry26148 http://www.nikonturk.com/konu/2767-filtre-tercihi/page__p__26226#entry26226 http://www.nikonturk.com/konu/2779-lens-tescihi/page__p__26361#entry26361 http://www.nikonturk.com/konu/2780-iso-degeri/page__p__26364#entry26364 Bunun yorumunu sizlere bırakıyorum.

Şaka yapıyorsunuz herhalde? Bir futbol maçında manuel netlemeyi nasıl yapacaksınız?

Bu bir tercih meselesi, ben böyle kullanmayı yeğliyorum. Yarım deklanşör ile işaret parmağımın sinirlerini yormak yerine başparmağımla zaten mevcut bulunan diğer tuşu kullanıyorum. Bu bana daha kullanışlı geliyor. Baş parmağımla netleme yaptığım zaman makinayı daha az titretiyorum. Biliyorsunuz, makinalardaki tuşlar ve yerleşimleri kullanıcılardan gelen taleplerin değerlendirilmesiyle dizayn ediliyor.

Onu yap, bunu yap şeklinde değil de kendi yöntemimi anlatmayı daha uygun buluyorum. Kale arkası hücuma kalkan takımın oyuncularıyla defanstaki takımın oyuncularının mücadelesini anlatma açısından en güzel noktadır. Gol pozisyonlarını da görebilmek için korner noktası ile kale direği arasındaki yerde durmak daha uygun olur. D3 + 70-200mm VRII ve değişken modellerde DX gövde + Tokina 100-300mm F4 ile uzun süre çalıştım. Buradaki DX gövde genelde D300-D300s, bazen de D7000 ve Fuji S5 olmuştu. D800 ile şu ana kadar futbol maçı çekmedim, ama buz hockeyi çektim (D800+70-200VRII). Buz hokeyinde kapalı alan, kullanılan civalı ampullerin kelvin değeri derken iş biraz daha zorlaşıyor. D800'ün daha az ışıklı ortamlarda bir D3 kadar hızlı netlemediğini savunurken şaşırtıcı bir biçimde buz hokeyinde hiç sorun yaşamadım. Yani D800 yapması gerekeni yaptı. Nasıl çalışıyorum? AF-C, 51 noktalı ama 3D takip sistemi olarak. Baş parmağım AF-ON tuşunda takibi yapıyorum, doğru zamanda deklanşöre basıyorum. Diyafram öncelikli çalışıp F2,8'de (genelde) kalıyorum. Ortamın ışığına göre isoyu seçiyor, enstantanem minimum 1/320 ve mümkünse daha yukarılarda kalabilmesi için isoyu gerektiği kadar yükseltiyorum. Bu metodu D3, D800, D300 ve s, D7000 modellerinde bizzat kullandım. TC olarak Nikon 1,7'yi bi dönem denedim ama sonuçlarını beğenmedim. çıplak lens kullanmak, 36MP'nin rahatlığıyla daha sonra kesmeyi tercih ediyorum. Hatta orjinal Nikon 1,7 TC II versiyonu satıp Kenko 1,4x aldım, bana göre bu Nikon'dan daha iyi! çift makinada tripod gerekli, ama bir o kadar da çetrefilli. Monopod daha uygun, daha rahat hareket edebiliyorsunuz. VRII özelliği ise her zaman imdada yetişiyor.

Video imkanını DSLR sisteme ilk olarak entegre eden marka Nikon'dur. Bu akımı D90 modeliyle başlatmıştır. İlk modellerde video çekimi esnasında parametrelerin değeri değiştirilemezken teknoloji ilerledikçe bu mümkün olmaya başlamıştır. Örneğin video çekimi esnasında diyafram değerini değiştirebilmek de bunlardan biridir. Şimdi bazı modellerde sizin istediğiniz mümkün ise bazı modellerde mümkün olmayabilir. Elinizdeki modelde bu mümkün müdür bilmiyorum. En kesin çÖzüm kullanım kılavuzuna başvurmaktır. Burada aynı modeli kullanıp da sizin istediğiniz noktaya vakıf olmayanlar olabilir.

O menüde iso duyarlılığının otomatikte olduğunu siz de görüyorsunuz sanırım? Orası otomatik olunca sizin iso değerini belirlemeniz imkansız, çünkü bunun yönetimi makinada demektir.

Konunun Tamron, Sigma, Nikon markasıyla ilgisi yok. Diyafram değeri düşük, böylece sensöre daha fazla ışık düşürebilen lensler bu iş için daha uygun; bu Nikon da olabilir Tamron da. İkinci önemli aşama ise bu videoların ne şekilde işlendiği. Binlerce efekt imkanı var mesela, bunlardan birini kullanıp ışığı artırmak, iso gürültüsünü düşürmek mümkün video dünyasında. Elinizdeki 50mm ile bunu pekala yapabilirsiniz. Tabii ki bir D5200 performansını D5100'den beklemek doğru olmaz.

Bascek isimli site yayın hayatına son vermiş, bizim yapabileceğimiz bir şey yok.

Kemal, senin ilk mesajından anladığım şudur: "Bazıları UV'yi gereksiz gÖrebilir ama bana gÖre UV gereklidir." Ancak, mesajın içeriğindeki videoyu izlediğimde UV'nin negatif etkilerinin çokluğunu, koruma noktasında ise daha fazla zarar verdiğini müşahade ettim. Aynı zararı "çantayla birlikte düşürdüğüm gÖvde+lens+UV filtre setinde UV'nin kırılması sonucu saçılan camların en Öndeki merceği çizmesiyle yaşadım. Benim için UV gereksizdir: 2000€ luk lensin Önüne 20€ luk değil 250€ luk UV takmak zorundasınız, aksi halde performansa negatif etkisi vardır. Bunun testini daha Önce paylaşmıştım, merak edenler arayıp gÖrebilir, forumda mevcut. Eğer en Öndeki mercek zarar gÖrürse ve bunu serviste değiştirirseniz yine yaklaşık 250€ Ödersiniz. Hesap ortada. Tıpkı printer dünyası gibi. Bir ev yazıcısını 50€ ya alırsınız, yanında yarım/çeyrek dolu mürekkebiyle. 1 ay sonra biten mürekkep seti için 50€ Ödersiniz, çünkü firmalar yazıcıyı maliyetine satıp sizden sarf malzemeleri yoluyla para kazanmaktadırlar. Bir D4, bir D800'deki kar marjı bellidir, çünkü çok sayıda satılmaz, sürümden kazanılmaz. Ama her lense birer adet UV satmak, yani sarf malzemelerinden kazanmak daha mantıklıdır.

Kemal, sen bu videodan ne anladın?

Galiba o "sıkıştırılmış" kelimesi benim gibi bir dinazora pek mantıklı gelmiyor; gerek bunun hemen öncesinde sıkıştırmak için uğraşan cpu, gerekse hiçbir delik olmasın anlayışı. Ben 75 mb'lık dosyanın hamallığını yapmaya razıyım hala, bu saatte bu teknolojide hafıza kartı yer problemi yaşamıyorum nasılsa. Belki güleceksiniz ama, bazı karelerimi tiff olarak saklıyorum; bunu bir Epson plotter'ın 16 bit desteğiyle baskı yaptığını öğrenince yapmaya başladım

Sıkıştırılmış raw mı kullanıyorsunuz arkadaşlar? Benim rawlar 75 mb civarı, sıkıştırılmamış raw olarak.

Hesap ilginç, makina hata yapmaz; kartı makina üzerinde formatlayıp deneyin, verdiği tahmini rakam doğrudur, belki kartın bitimine yakın 5-10 fotoğraf opsiyon verebilir o kadar. Başka kart ile, bu konuda tecrübeli biri ile kontrol edin bence.

http://www.nikonturk.com/konu/2410-sb-910-remote-olarak-kullanmak/page__fromsearch__1

En ucuz çözüm olarak bundan başlayın, daha ucuzlarına aldanıp paranızı heba etmeyin. Param biraz daha var diyorsanız Sigma'dan başlayın. Para sorun değil diyorsanız bununla başlayın ve bitirin. Tüm bunları yazarken elinizde normal şartlarda bir makro lens olduğunu varsayıyorum. İzmir, Aydın, Kuşadası, Marmaris hojtur ama bene na diyorsanız bu işe hiç bulaşmayın

O kadar zor soru ki ustalarımız da buna cevap veremez bence. Bu soruyu soran kişinin fotoğraf okuma kabiliyeti henüz yeterli seviyeye ulaşamamıştır ki bu soruyu soruyor. Bu kullanıcıya hangi gövdeyi tavsiye etseniz boş. Belki bir süre sonra kendini geliştirip farkı farkedecek, o zaman da bu soruyu zaten sormayacaktır. Bundan dolayı bu başlığa cevap yazmamıştım.

Listeye dikkat ederseniz sizdeki model için ibare şu şekilde: D5200: Donanım yazılımı sürümü C 1.02 ve üzeri Bu durumda sizin modeliniz zaten daha güncel belki de en son versiyon yazılıma sahip demektir. Bu başlık yaklaşık olarak 1 yıl önce açılmış, üzerinden bi hayli zaman geçmiş. Siz modeliniz ile ilgili son versiyonu Nikon'un sitesinden bulup indirin ve güncellemeyi yapın. Bu başlığı dikkate almayın. Bu arada Nikon son bir kaç ayda sitesinin yazılım indirme bölümünde büyük değişiklikler yaptı. Linklerin çalışmaması normaldir. Aynı yazılımlara şu an başka linklerden ulaşılıyor olabilir.