Orçun Edipoğlu

Odak mesafesi arttıkca modele olan mesafede artacaktır. Dolayısı ile 85mm ile çekilen bir fotoğrafı, 105mm ile eşdeğer bir kadrajla tekrarlamak için model ile aradaki mesafe artmalıdır. Dolayısı ile bu noktada insana olan mesafe ile odak mesafesi paralellik göstermektedir. Lensbaby 56mm işine el atmış sanırım... Sanırım siz Full Frame gövdeyi rafarans alarak 1,5 çarpanı yok kabul ediyorsunuz. Ama APS-C gövdelerde bu çarpan sayısı lensler için gayet kabul edilen ve mühendislik açısından da mantıken kanıtlanmış bir durumdur. Dolayısı ile FF gövdelerin size sunduğu sanal similasyonlara dayanarak değerlendirmemek lazım durumu.

Dünya'da kabül görülen 85mm ve sonrasıdır. APS-C gövdede 85mm 120mm gibi davranacaktır ki bu size deforme olmamış yüzler için yeterli bir açı sağlayacaktır. (Elbette lensin marka modeli gibi detayları vermediğiz için lensin DX değil de FF uyumlu olduğunu varsayıyorum.) Türkiyede ise APS-C gövde için 50mm portre lensi diye ittirilir. Bunun nedeni de yukarıda anlattığım gibi 75mm gibi davranması, ucuz olması ve araştırmayı, okumayı pek sevmediğimiz için kulaktan dolma bilgilere rabet edilmesidir. O mu bu mu noktasında bütçe ve ilginiz de etkili olacaktır. Şayet çok üzerine eğilmeyecekseniz konuya, bir süre sonra ilginiz başka yöne kayacaksa 50mm alın. En azından sınıra yaklaşmış olursunuz. Yok ben zaten birincil amacım portre çekmek, diğer fotoğraf tarzları ikincil amaçlı diyorsanız 85mm alıp doğru bir başlangıç yapabilrsiniz. Unutmadan buralarda git bu lensi al diyecek adam bulamazsınız. Burada herkes fikrini söyler diz karar verirsiniz. í ½í¸ƒ

Adamlar ççzmüş olayı, dağılalım arkadaşlar...

Ertan Öztürk hocanın şu yazısından gÖÇertilip forumlarımız şenlendirilmiştir...

söz konusu lens aşağadaki ise, APS-C yani crop gövde için üretilmiş bir lens. yani 60mm değil 40mm olacak taktığında...

Haklısın kullandığın değil kullanabildiğin yazmalıydım. Çünkü parayı basıp tam kare "son çıkanından" makine alıp, bu auto'da daha güzel çekiyor diyen o kadar fazla insana denk geliyorum ki...

En iyi gövde, en profesyonel gövde, kullandığınız gövdedir...

Muhammed abi, NX-D harbiden yavaş. onu baştan söyleyeyim. NX2 fotoğraf işledikce yavaşlıyor yavaşlıyor yavaşlıyor. Normal şartlarda bu tip işleme programları (Lightroom, Capture NX2/NX-D, Picassa vs) fotoğrafı işlerken yaptığınız değişiklikleri bir text dosyasında saklıyor. Fotoğrafı çağırdığınızda varsa bu dosyayı arıyor, değişiklikleri okuyup fotoğraf üzerinde uyguluyor. NX2/NX-D bu text dosyalarına ulaşmada, yazmada, değişiklikleri fotoğraf üzerinde uygulamakta zorlanıyor. Haliyle bu da fotoğrafta yaptığınız değişikleri görmek/işlemek bende bir eziyete dönüyor. Buradaki tespitlerim tamamiyle kişiseldir, ne programı kötülemek ne de bir programı yüceltmek amacındayım. Bence Lightroom/Photoshop bana daha kolay geliyor.

Hüseyin bey, hem NX2 hem de NX-D benim için yavaş kalıyor Adobe Ürünleri ile kıyasladığımda. Mehmet hocam, dediklerinize katılıyorum. Her iki yazılımı nispeten güncel MacPro Retina ile denedim. i7 işlemci SSD sürücüleri falan mevcut (şu anda bilgisayarın başında değilim, bilahare donanımına bakarım). Asıl sıkıntı görselin çağrılmasından çok işlenmesi safhasında yaşıyorum. Yani açıp işledim, vazgeçtim, müdahaleyi fazla buldum tekrar daha azını uygulamak istedim, bu evrede program yavaşlıyor. Bu da aklıma sizin de belirtiğiniz gibi programın ara belleği fonksiyonel olarak kullanamadığını getiriyor. Yıllarca Linux dağıtımları ile uğraşmış birinin MacOs X kurulum kütüklerine bakıp hatayı düzeltmesi kolay da, hem hali hazırda lisansladığı Adobe yazılımlarının olması, hem de bir miktar kımıl zararlısı olmamdan dolayı pek de ilgilenmedim konuyla. Hal böyleyken bir de tek sıkıntılı olan benken hiiiiiç ilgilenmedim.

Vallaha ikisi de olabilir. Bir bakmak lazım. Vakti zamanında Photoshop, Lightroom, Bridge için parayı sayıp lisans aldım. Capture NX Meraktan kurcalıyorum. Mehmet Hoca'da pek bir ballandırdı konuyu, bir heves denedim.

Muhammed abi, bildiğim kadarıyla D810 için NX-D çıkardılar diye biliyorum. Onu da beleşe indirebiliyorsun Nikon sitesinden. Fakat genel olarak benim dikkatimi çeken konu Capture NX, Mac üzerinde Adobe ürünleri kadar kıvrak değil. Bir NEF fotoğrafı işlemeye başladığınızda bir süre sonra saç baş yolduruyor Capture NX, yavaşlıyor yavaşlıyor yavaşlıyor. Nedenini bir türlü çözebilmiş değilim, bir bende mi oluyor bu acaba?

Bu gün hıdırellez. Sahilde gün doğumunda bir sürü insan olacaktır. Acaba gidip az biraz da ben mi shutter yaksam diye heves oldum şimdi.

Portre lensi konusunda çoook şey yazıldı çizildi anlatıldı. Mehmet hocanın makalesi altın kıymetindedir. Onu iyice okumak lazım. Bunun haricinde çooook genel bir toparlama yaparsak portre lensleri konusunda 2 temel düşünce vardır, birincei grup 85mm ve sonrasını portrelerde en iyi sonucu vereceğini savunurken diğer zümre 105mm ve sonrasını sever. (Arada Mehmet hoca gibi 200mm ve sonrasını kullananlar da vardır o ayrı konu... ) Alacağınız lensin diyafram açıklığını size 2.8 gibi değerlerde olmasını söyleyeceklerdir. Gerçi ne kadar düşük F değeri o kadar HIZLI bir lens olur. (Hızlı lens derken, makinenin düşük ışık koşullarında perde hızından bahsediyorum) Ancak sabit ışıkla, studyo ortamında yapılan çekimlerde f/11 gibi değerler kullanılır. Bunun sebebi modelin kulağından burun ucuna kadar net alan derinliğine takılmadan keskin bir şekilde çıkartabilmektir. Yani; 55-200mm F/4.0-5.6 ile portre çekebilirsiniz, neden lens içerisinde 85mm ve sonrasını barındırmaktadır, ışığın yeterli olduğu durumlarda gayette başarılı olur. Arka plan blanık olsun derseniz, sığ alan derinliği biraz da model ile arka planın mesafesi ile alakalıdır, illa F/2.8-1.8 gerekmez. Modelin arkaplanla olan mesafesi, makine ile model arasındaki mesafenin en az iki katı oldu mu, hooop oldu işte. 50mm lens konusuna gelirsek; 50mm ucuzluğundan dolayı pek sevilir. APS-C gövdelerin çarpan faktörü ile 75mm oluverir, bu yüzden portre lensi diye kakalanır piyasada. Ama durum sizin dediğiniz gibi yavan sonuçlar verir. Kapalı alanda dar kalır kadraj için duvarlara tırmandırır adamı, açık alanda kısa kalır. Gökhan Yazıcı'nın da bir ara dediği gibi çantadayken kullanmak aklınıza gelmez, olmadı mı da layn keşke olsaydı denen lenslerdendir kendileri. Şimdi bütün bu laf salatasının içinde size gidin bu lensi alın diyecek adam pek çıkmaz. Bu yüzden yukarıdaki genel kabullerin ışığında kendinize bir lens seçebilirsiniz. Bütün bu bilgileri portre fotoğraf çekmekten hoşlanmayan biri olarak neden aklımda tutuyorum o ayrı bir muammadır. Şimdiden size kolay gelsin.

hocam şimdi 33.500 usd tamam da işte şu 350 usd yok mu onu bulmakta zorlanıyoruz. bir arkadaşa daha soracağım du bakalım.

bir soruya cevap verilebilir ancak ama siz sorununuzu ve makinanızın serviste olduğunu söylemişsiniz...

Zekeriya Bey, Tartışmak değil elbette amacımız. Böyle açıklayınca demek istediğinizi daha iyi anladım. Kaldı ki her lens üreticisi kendine göre lenslerine kısaltmalar uyguluyor ve bir noktadan sonra insanın kafasının karışması çok normal. Ultura Geniş Açı olarak benim de kullandığım ve yukarıda da bahsettiğim Sigma 10-20mm f/4.0-5.6 EX DC HSM lens, Sigma'nın APS-C gövdeler için ürettiği bir lenstir. Dolayısıyla DX gövdelerde kullanıma uygundur.

Zekeriya bey, sizinle aynı düşüncede değilim. FX gövdelerde DX lens kullanılmamasının sebebi, DX lensler FX gövdedeki sensörü besleyecek kadar ışık alamaz ve fotoğrafın köşelerinde kararmalar olur. Bu sorun daha büyük sensörü ışık olarak doyurması için üretilmiş bir lensin, küçük bir sensörü ışık olarak besleyemeyecek bir durumu yoktur. Yani, bir FX gövdeye DX lens taktığınızda köşelerde kararma olmasına rağmen, FX bir lensi DX bir gövdede kullanmanız kalite anlamında bir sorun çıkarmaz. Burada yaşanan tek sorun sensörün boyutundan dolayı genel olarak 1,4 ile 1,6 arasında değişen çarpan faktörüdür. Bunu da bir anlamda avantaja döndürmek mümkündür. örneğin 105mm makro bir lensin DX gövdede yaklaşık olarak 150mm gibi davranması veya portre için temel olarak başlangıç uzaklığı kabul edilen 85mm yerine, 100-120 dolar civarında satın alabileceğiniz 50mm f/1.8 lensin DX gövdede 75-80mm arasında sonuçlar alarak iyi kötü bir portre sonuçları verebilmesi gibi...

Movie Maker eskiden windows ile birlikte geliyordu ama sonradan vazgeçtiler. Ama gene de Microsoft'un sitesinden ücretsiz olarak indirilebiliyor. Onun haricinde her hangi bir film işleme yazılımı işinizi görecektir.

Kompozisyon olarak eğer kameranın önünde birşeyler olacaksa, pozlamanın sonuna doğru bu objeleri aydınlarmak için flash veya bir fener kullanabilirsiniz. Ben bu iş için telefona basit bir uygulama ekledim onun üzerinden istediğim olası tarihlere göre ayın durumunu öğrenebiliryorum. Uygulamanın adı MOONCAST. Araştırıldı mı daha iyisini veya tam olarak ihtiyaçlarını karşılayacak bir şeyler bulmak mümkün Gökhan.