uğur beceren

Zoom olarak 16-85 den oldukça memnunum tavsiye ederim. 35mm 1.8 dx ile de ucuz ve kaliteli bir başlangıç yapabilirsiniz. Vav detirtecek en büyük şey zaten elinize aldığınızda ortaya çıkacak (ergonomi ve kalite) diye düşünüyorum.

Evet 85mm 3.5 dx ne yazıki başarılı bir lens değilmiş. Tamronun yeni vr li modelinin bir diğer artısı da odaklama yaparken uzamıyor, nikon gibi lens uzaklığı sabit kalıyor. Testlerde çok az da olsa nikon 105 den daha keskin görülüyor, bir de kontrast olarak porteye biraz daha uygun olduğu söyleniyor.105 mm odak benim için pek sıkıntı değil çünkü açık alanda ve daha çok yakın kafa çekimleri yapmayı seviyorum, uzak odak az da olsa aynı diyaframda birz daha hoş bokeh oluşturabilir diye düşünüyorum. Aralarında neredeyse 300 gr bir fark var bir de tabi. Hiç 3. parti bir marka kullanmadığımdan biraz tereddütüm var otomatik fokusta bazen 3. parti lenslerin sıkıntı yaratabildiği söyleniyor, işin kötü yanı testlerde övülen bu lensi pek kullanan yok, yani kullanıcı yorumları çok kısıtlı. 5 yıl garantili sıfır tamronla aynı fiyata 2. el nikon arasında karar vermek kalıyor bu durumda. Nikonla kıyaslamayın derken hangi anlamda yazdınız merak ettim lensin malzeme kalitesi mi, imaj ve kullanım kalitesi mi?

Hem macro hem portre çekimleri için bir lens arayışındayım. Nikon 105 mm 2.8 vr düşünüyorum fakat nispeten yeni olam bu tamronun bu lensi hakkında çok olumlu yorumlar var, bu lensi kullanan var mıdır merak ettim.

16-85 de düşünebilirsiniz yazdıklarınızdan daha iyi optik kalitesi olduğu söyleniyor...

Kadraj kaydırmanın dezavantajını her objektifte görmezsin. Bazı geniş diyaframlı objektiflerin odak düzlemleri "düz" değil, eğik. Yani alet düz bir satıha değil hafif eğri bir düzleme odak yapıyor. Aşağıdaki şekil güzel anlatmış: Bu yüzden, eğer orta noktadan odak alıp kadrajı kaydırırsan kenardaki modelin bulanık çıkma olasılığı yüksek. örneğin Canon 50mm f1.2L böyle bir objektif. Nikon'un da, Minolta'nın da böyle objektifleri var (aslında her markada var). Diyaframı 1-2 stop kapatarak bu sorunu büyük ölçüde gidermek mümkün. Ayrıca bu sorun genelde 50mm ve altındaki geniş diyaframlı objektiflerde oluyor. f2.8 ve üzerinde bu sorunu görmek zor, yani bir eğrilik derdi olsa bile net alan derinliğinden kurtarıyorsun. Standart odak noktaları ya sadece yataydaki ya da sadece düşeydeki kontrast değişimine bakar. Burada düşünülmesi gereken şey: Gözün odak noktasını ne kadar doldurduğu, ya da noktaya denk gelen bölgedeki şekiller. İlginç ama işin tekniği bu. Odak noktası sadece yataya duyarlıysa ve sen yatay birşeyi çekiyorsan (örneğin ip) odaklamada zorluk yaşayabilirsin çünkü yatayda ipte kontrast farkı yok (sürekli bir şekilde uzanıyor). Aynı nokta düşeye duyarlı olsa yatay ipi odaklayabilirsin. Makinenin kullanım kılavuzunda büyük ihtimalle hangi noktaların yataya hangilerini düşeye duyarlı olduğunu gösteriyordur. Aşağıda kısaca göstermeye çalıştım: Aslında en iyisi üçayak üzerinde canlı önizlemeyi kullanıp odaklamak. Bunu yapan birçok stüdyo fotoğrafçısı var. Eğer böyle bir şansın yoksa objektifinin odak düzleminin eğik olup olmadığını bilmen lazım. Google'da senin objektifin ismini yazıp yanına "field of curvature" eklersen böyle bir sorun olup olmadığını bulabilirsin. Eğer böyle bir sorun yoksa odak kaydırması daha garantili bir yöntem.

Ertan bey çok çok teşekkür ederim, ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.Bu durumda şöyle diyebilir miyiz: örneğin çok yakın bir portre çekiyorsak odak noktası (karesi) gözün sadece beyaz kısmının içinde kalıyorsa, odak noktası çapraz da olsa sadece yatay da olsa doğru odaklayamayabilir. Eğer göz odak notasının (karesinin) içinde ya da sınırında kalacak kadar küçük kalıyorsa doğru odaklama şansı daha fazladır, çapraz odak noktasına denk gelme durumunda ise bu ihtimal daha yüksektir. Bu arada benim makinamın merkezdeki 15 odak noktası çapraz olmasına karşın geriye kalan 36 odak noktası sadece dikey cisimlere hassasmış (yani bu durumda odaklar yatay çizgilere sahip). 35mm 1.8 dx lens için "field of curvature" bilgisi bulamadım ama zaten 2.8 in altına pek düşmediğim için sorun olacağını sanmıyorum. çok yakın çekimlerde kaydırma denemeleri mükemmel sonuç vermedi ama deneme yanılma ile hangi yöntemin seçileceğini seçmem gerekecek.

Merhaba,

Kafama takılan bir konuyu sormak istiyorum. Yaptığımız çekimlerde en başarılı olan orta odak noktasını kullanıp kadrajı kaydırmak hızlı olmamız gereken durumlar dışında önerilmiyor, çünkü bu durumda en ufak bir sapma bile özellikle açık diyafram ve yakın çekimlerde istenmeyen sonuçlar doğurabiliyor. Daha doğru sonuç almak için onun yerine odak noktasını örneğin portre çekiyorsak modelin bize yakın gözüne denk getirip çekmemiz gerekiyor. Bu durumda da eğer modelimiz kadrajın kenarında kalıyorsa ki genellikle kalıyor, seçilen odak noktası çapraz olmayan bir odak noktasına denk geliyor. Çapraz olmayan odak noktasını seçmenin dezavantajı varmıdır? Yani çapraz olan ve olmayan odak noktalarının hızlı netleme dışında herhangi bir odaklama kabiliyeti açısından farkı var mıdır? Durağan nesneler için Çapraz olmayan odak noktası yerine kadraj kaydırma mı daha mantıklıdır?

Hayyamda hayyam foto teknik var cemil bey işini çok iyi yapar tavsiye ederim. Yalnız sensö bu çok oynatmamak gerek bence garantiden değişecekse bile oynanmış diye garanti dışı kalabilir.

Zaten temizletmeye götürdüğüm yer de orasıydı... Cemil beyi göremedim ama genç arkadaşlar vardı. çok oynatmamak gerekiyor derken sensör temizliği rutin olarak yapılması gereken birşey değil mi ?sonuçta her lens değişiminde büyük ihtimalle bu tozlar kaçıyor ve kaçacak. Bugün 200 civarı çekim yaptım birinde bile en ufak toz yok(çünkü kulandığım en kısık diyafram 6 idi), sonuçta beni çok rahatsız eden bir durum değil, şuan forumdaki herkes test yapsa muhtemelen %90 ında f22 de toz lekesi çıkar, benim amacım bu temizleme işinin doğrusu nedir nasıl yapılmalı bunu öğrenmek, bir de en çok tavsiye edilen serviste bile nasıl bu şekilde sensörün yapım aşamasındaki tozdur garantiye başvurun diye yönlendirirler anlam veremedim, gitmeden hemen önce çektiğim test fotoğraflarını silsem moralim bir hayli bozulacaktı.Bu durumda çıkardığım sonuç tam temzlik istiyorsak kendimiz temizleyeceğiz??

Yok.. kasaba değil tavsiye edilen bir servise götürdüm ardından yetkili servis olan zülfü beyin tavsiye ettiği yere de götürdüm sormak için, ama kapatmak üzere olduğundan bir iki hava sıkıp bıraktı oda çıkaramadı bırak istersen dedi ben de makina lazım olduğundan bırakmadım araya haftasonu da gireceği için. İşin ilginci orası da çıkmıyorsa sensörün değişmesi gerekebilir dedi ama eve gelince o çıkmayan lekelerin temizleme götürmeden önce hiç olmadığını farkettim. bu arada iki yerde de sadece hava sıkıldı ıslak uygulama vs yapılmadı, başka forumdan bir arkadaşta temizleme esnasında da ne yazıkki toz kaçıyor, ancak 3 kere ıslak temizlik ardından hava ile kendim yaparsam %100 leke çıkıyor yoksa kimse %100 temizlemekle uğraşmıyor demiş.Ne büyük olaymış sensörü tam temizlemek:)

Arkadaşlar özellikle yüksek f değerlerinde belli olan lekeleri hayyamda teknik serviste temizlettim (f22 de 10-15 civarı nokta görülüyordu) temizlemeden sonra hala 3-4 adet nokta gördüm, tam temizlenmemiş diyince o sensörün camının içindeki tozlar sensör yapım aşamasında kaçmıştır şansınıza vs, onun için sensörün değişmesi lazım dediler, moralim bozuldu. Garantisi var ama sensörü değiştirmek için içini açacaklar vs pek hoş olmayan birşey. Bu arada noktalar f11 den sonra görülmeye başlıyor. Fakat sonradan farkettim ki temizlemeye götürmeden önce çektiğim test fotoğrafında bu sensör camındandır çıkmaz dedikleri lekelerin hiçbiri yok. Bu durumda bunlar çıkmayan leke değil temizlerken kaçan tozlar değil midir? Bu konuda tecrübeli arkadaşlar ne der?Makinayı elletmeye değer mi?

Sadece portre çekimi için düşünüldüğünde dediğiniz gibi sırf bokeh dezavantajı bile handikap ama ama dediğim gibi sıralamam manzara, portre ve makro. İlerideki hedefim de buna 70-200 veya 105mm eklemek zaten. 85mm portre için mükemmel bir odak uzaklığı olmasa da krop sensörde kullanılabilir diye düşünüyorum. 70-200 f/4 yeni bir lens olduğundan çok fazla bir yorum yok olanlar da biraz abartılı övülmüş olabilir bekleyip görmek lazım. Ne yazıkki alternatif çok fazla yok ama fiyat performans olarak 16-85 ön plana çıkıyor gibi en azından söylentileri dolaşan 16-85 f/4 çıkana kadar.

17-50 Güzel lens ancak siz kısa kalacağından düşünmüyorsunuz ancak 16-85 olur diyorsunuz.

16-85 de olur 70-200 de olur diyorsunuz.

Belli ki fazla kafa karışıklığı var.

16-85 türünün en iyi lenslerinden biri (böyle geniş zoom aralıklı olarak) ancak sonuçta fiyatına göre iyi.

18-105 den 1-2 kademe üstün ancak çok da üstün değil. Zaten 18-105 600TL civarı, diğeri 800TL civarı yani arada 200TL lik performans farkı var.

70-200 ler tabiki taktire şayan lensler ama fiyatları yüzünden öyleler.

Emin olun 70-200 leri 500-1000TL arasına satsalar, tamam yine çok kullanılır satılır ancak bu kadar da ballandıra ballandıra anlatılmaz

16-85, 70-200, 105mm micro...

Açıkcası ne yapmak istediğinizi anlayamadığımdan herhangi bir tavsiyede bulunamıyacağım.

Size bir Sigma 50-150 verelim aklınızı biraz daha karıştıralım

Gökhan bey biraz kafa karışıklığı var fakat sizinki kadar değil Ben ne istediğimi iyi ifade ettiğimi düşünüyorum, fakat yazdıklarımdan tamamen farklı sonuçlar çıkarmışsınız oysaki hep Türkçe'yi iyi kullandığımı düşünmüşümdür. Hem çekim tarzımı, hem sorumdaki lense en çok önerilen alternatifi (istememe sebebimle birlikte), hem de gelecekte almayı düşündüğüm lensleri yazdım ki kendimi daha net ifade edeyim ve daha net tavsiyeler alayım diye. "17-50 kısa kalmayacağını düşünüyorsunuz" demişsiniz bunu nereden çıkardınız ben kısa kaldığını söylüyorum yazımda?"16-85 de olur 70-200 de olur diyorsunuz" yazmışsınız bunu nerede yazmışım inanın ben de merak ettim? Bir de verdiğiniz fiyatları neye göre veriyorsunuz merak etim(16-85 vs 18-105) bu iki lens arasında ciddi fiyat farkı, herhalde mantıklı olan sıfır fiyatları üzerinden kıyaslamak olur.

Ertan bey lens konusundaki yorumunuz için teşekkür ederim, megapixel arttıkça makinanın lens konusunda daha seçici olması konusunda yazılar okumuştum siz de bunu onaylıyorsunuz.

16-85 in yüksek vr performansının diğer alternatiflerinin 2.8 olmasından bile daha tercih edilebilir olduğunu söyleyenler bu konudaki görüşünüz nedir? Bir de 16-85 in üretimin durduğunu yazmış birkaç kişi var mıdır böyle bir net bilgi merak ettim.

Kıskandım... geniş açının keyfi bir başka, biraz da yaratıcılıkla çok ilginç kareler yakalayabilirsiniz , hayırlı olsun.

Arkadaşlar merhaba,

D7100 ile ben de Nikon ailesine geçiş yaptım. İlk lens olarak biraz da doğru kadraj alışkanlığı kazanmak için 35mm dx 1.8g aldım. Bokeh karakteristiği haricinde bu lensten memnunum. Her nekadar başta prime lenslerden bir seri yapmayı düşündüysem de gezilerde, sokak çekimlerinde zoom lens olmadan bu işin zor olacağına karar verdim.

Büyük ebatlı poster baskılar da almayı düşündüğümden mümkün olduğunca kit lenslerden uzak durmak istiyorum, ama pro level lensler de nikonda çok pahalı, fiyat performans olarak diyafram handikapına rağmen (genelde gündüz çekim yapacağım) 16-85 ön plana çıkıyorki çok kullanışlı bir aralığa sahip olduğunu düşünüyorum. En çok sırasıyla manzara, portre ve makro çekiyorum. Bu lensi kullanan arkadaşlardan öneri rica ediyorum. kimileri 18-105 den neredeyse farksız demişken kimileri çok daha keskin demiş günlerdir forum okumaktan kafam karıştı, bir de sizlere sormak istedim. Aklımdan geçen üçüncü lens olarak da ileride keskinlği çok övülen 70-200 f/4 veya 105mm micro almak (özellikle sokakta uzaktan portre çekimleri yapabilmek için).tamron 17-50 2.8 çok önerilmiş ama 50 mm şimdilik bana çok kısa kalacağından pek düşünüyorum.

Şimdiden teşekkürler.