Yasaklı-üye

Teşekkürler. Makineyi düşürmedim... Diğer bütün fonksiyonları kusursuz çalışıyor. Sadece ekran böyle. Yazılım olsaydı yıllar önce bir kez güncellemesini yaptıktan sonra olurdu diye düşünüyorum. Dediğiniz gibi en iyisi tamire götürmek sanırım.

Merhaba arkadaşlar. Nikon D90 fotoğraf makinemi 2012 sonunda almıştım, henüz 33.000 shutterda. Dikkatli de kullanmaya çalıştım ama birgün makineyi açtığımda ve menü tuşuna bastığımda arka ekranında görüntü yerine bu gri şeritler çıktı.

Nette araştırdım ve denediğim şeylerin (reset, pili bataryayı çıkartıp bekletmek, hafıza kartını değiştirmek) hiç bir işe yaramadı. Tek bir yabancı forumda bunun ekran değil, kart arızası olabileceği yazıyordu.

Acaba bu durumu bilenler yardımcı olabilirler mi, bir de tamiri ne kadar tutar sizce?

Teşekkürler şimdiden

Pahalı ekipman hiç sevmem ama Hasselblad kullanmışlığım vardır... 102 puan az olmuş bence

Birden fazla kaynaktan araştırmanız en güzeli... Taraf olayından ziyade bunlar seri üretim ürünler ve bant üretimi (canikon / bmw) her zaman atölye üretimine göre (Leica / Bugatti) daha değişken olma eğilimindedir.

Sanırım son 7-8 yıldır DPreview forumundaki kullanıcı deneyimlerini okuyorum sürekli. En popüler markanın en kaliteli denen objektifleri bile bir kullanıcı için mükkemmel çalışırken diğerinde sorun çıkarabiliyor.

Bu verileri DXOMark sitesinde mi alıyorsunuz? Söz konusu site yurt dışında alay konusu da... Bilmek istersiniz diye düşündüm.

Benim en çok güldüğüm - bu ve benzeri forumdaki ekipman edinme sendromundan muzdarip insanların burun kıvırdığı, küçümsediği gövde ve objektifleri birer efsane haline gelmiş Jay Maisel, Don McCullin, Steve McCurry gibi fotoğraf üstadlarının kullandığını görmek oluyor. McCurry'nin bugün D3x'nin üzerinde o "herkes alır atar çantasında bir kenara" denilen Nikon 50mm F/1.8D vardır, Maisel o birbirinden muhteşem sokak fotoğraflarını çekerken D3'ünde Nikon 70-300VR kullanıyor. (bu adamların o fotoğraflardan ne kadar büyük printler aldığını belirtmeme gerek olmadığını, bu adamları ve yaptıkları muazzam işleri bildiğinizi düşünmek istiyorum...)

Ansel Adams demiştir ki "Bir fotoğraf makinesinin en önemli ögesi hemen arkasında durmaktadır", Ernst Haas demiştir ki "Layka, mayka... Makine en ufak bir fark yaratmayacaktır, hepsi ancak gördüğünüzü kaydedebilir. önemli olan görebilmenizdir" (layka mayka nasıl demiş ki ingilizce diye atlayacak ukala dümbelekleri olacaktır: "Leica, schmeica. The camera doesn't make a bit of difference. All of them can record what you are seeing. But you have to see.")

Bence artık biraz ekipman orospusu olmayı bırakıp fotoğrafla ilgili birşeyler öğrenmeye bakın. En pahalı f/1.2, f/0.9 objektifi de en büyük sensörlü gövdeyi de satın alsanız yeteneği satın alamayacaksınız. Yetenek de ancak Michelangelo tevazusu ile kazanılır, 87 yaşında bir üstatken bile "Hala öğreniyorum..." demiştir. Afgan Kızı portresi ile dünyayı değiştirmiş olan Steven McCurry görüp görebileceğiniz en tevazu sahibi fotoğraf sanatçısıdır.

Böyle adamlar varken, ve onlar bile bu derece mutevazıyken sizlere laf düşmez diye düşünüyorum. özellikle hala "o lens FX lens diye biliyorum" (sanki FX lens DX gövdede çalışmazmış gibi), "1.4'ün iyi olmadığını takıntılılar iddia eder" (sanki sweet spotlarında çekim yapmış bir 1.4 ve 1.8 lens arasındaki farkı gösterebilecekmiş gibi) ifadelerle cehalet bu derece belli edilirken.

Bu ve benzeri forumlardan yıllardır - özellikle tr3d.com forumundan dersimi aldıktan sonra - bilinçli şekilde uzak durmakla ne kadar isabetli bir karar verdiğimi her seferinde daha iyi anlıyorum.

Kerem bey,

Araştırdığınıza göre mutlaka görmüşsünüzdür, ben yine de hatırlatmak istedim.

Matt Granger iki lensi de detaylı karşılaştırmış.

Ayrıca bu adreste örneklerle daha detaylı bir inceleme var.

Yani; ikisi arasında nerdeyse 3 kat fiyat farkı var, ama buna deyecek teknik bir fark yok diyor özetle.

işinize yarayabilir.

Saygılar.

Teşekkür ederim Sebahattin bey. Benim de söylemek istediğim buydu :-)

F1.4 F1.8 kıyaslamasında ise sizin okuduğunuz incelemeleri yapanlar demek ki bu işi bilmiyorlar yada hiç o lensleri ellerine bile almadılar.

Başka diyecek söz yok.

Tabii öyledir kesin. Sadece 25-30 yıllık deneyimi olan ve en büyük markaların incelesinler diye neredeyse zorla ürün gönderdiği dünyaca tanınmış fotoğrafçılar, birşey bilmiyorlardır eminim :-) Siz anlatın lütfen nedir 1.4 ve 1.8 arasındaki fark, özellikle nikon 85mm 1.4g ve 1.8g arasındaki farkı sizden dinlemek isterim :-)

50mm F1,8 versiyonu konusunda sizinle aynı fikirde değilim. Sözkonusu lensin çok farklı versiyonlarını denemiş biri olarak, bir üstünü test etmeyince bunun iyi olduğunu sanıyorsunuz. Mesela bu lensin F1,4 olan versiyonunu deneseniz diğerini artık makinaya takmazsınız. Sonrasında bir de 85mm olanını deneseniz 50mm ye hiç bakmazsınız.

Şimdi burda püf noktası, DX sensörde bu lens ile aldığınız sonuçtur. Aynı gövdede bir adım ileri versiyonlarını denediğinizde daha da şaşıracaksınız.

Bu lens, çok satar, her çantada en az bir tane vardır, yılda bir kez bile kullanılsa. Maliyeti düşüktür, fiyatı uygundur, para kazandıran ürünler üretilmeye devam ederler. Ama bana göre 35mm F1,8 DX olmasına rağmen bu lensten daha iyi sonuçlar verir mesela?

Bu arada, 70-210mm F4,5-5,6 için ne kadar fiyat biçmişler TR'de merak ettim?

Haklısınız Mehmet bey, diğer modelleri incelemeden elimdekini iyi sanma huyum var - istediğim sonucu verip beni mutlu ettiği için sanırım :-) ve bu da beni yanıltabiliyor. Maalesef 50mm F/1.4G'yi deneme şansım olmadı. Sadece biraz fazla yumuşak olduğunu biliyorum, o yüzden pek çok incelemede 1.8G versyonu tavsiye ediliyor. 35mm F/1.8G DX sanırım en başarılı lenslerden biri gibi, çünkü hakkında hep olumlu şeyler duydum - hatta aşırı pahalı 1.4G'ye göre chromatic abomination(! :-)) performansı çok daha iyi görünüyor testlerde.

85mm F/1.8G'yi de ilk gördüğümden beri çok iyi bir lens olduğunu ve sokak fotoğrafçılığı için bana çOK lazım olduğunu hissetmişimdir - en azından hislerim beni yanıltmamış sanırım :-) Objektifin İnsanlarla arama biraz mesafe koyması çok önemli benim için çünkü sizi fark ettiklerinde bütün doğallık ve büyü bozuluyor :-) Bir de 135mm F/2D var ki en büyük hayallerimden biri...

Satan arkadaş 70-210mm f4-5.6'ya 330TL istiyor. 70-210m F4 (Sabit Diyafram Lens) kılcal çizik varmış ve satan arkadaş 490TL istiyor -- ama kendimi biliyorum o çizik kılcal da olsa o beni huylandırır. Sorunsuz olanını ise İzmirde bulabildim fiyatı 800TL.

Bir de şöyle bir durum var yalnız: En çok kullandığım ve en memnun olduğum objektif Nikkor 50mm F/1.8D aslında bir dijital çağ objektifi değil. Tam aksine filmli döneminden beri üretiliyor ve Nikon'un ürettiği en keskin ve doğal renk yakalayan lens.

Eğer dijital gövdeler için illa ki dijital dönemde üretilen lensleri almak şart olsaydı filmi döneminden beri bu işi yapan tüm tanıdıklarım sıfırdan yatırım yapmak zorunda kalırlardı ki öyle bir durum söz konusu değil.

Her ikisini de kullandım. 70-210 olanı hala elimde var. Her şeyden önce bitpazarına nur yağmıyor. Bu lensler günün modern lensleri 18-55 mm ve 55-200mm den daha iyi sonuç vermeyeceklerdir. Ama FF gövdede iseniz o zaman uygun bütçeli + yeterli çözüm olacaklardır. Bu seride en çok tutulan 28-105mm ve 70-210mm nin F4 versiyonudur. Sadece keskinliğe yoğunlaşmayın; bu işin içinde renk başarımı, kontrast kabiliyeti, CA+Vignet başarımı gibi daha birçok barem var. Günün modern lensleri dijital sensörlerde bu lenslerden çok daha başarılı olabiliyorlar.

Ben halen 28-105mm ve 70-210mm F4 versiyonunu elimden çıkarmıyorum. İkinci elde uygun fiyatlı denk gelirse kaçırmıyor, hemen satın alıyor, dostlarıma yönlendiriyorum. Elinizdeki lenslere baktım da, bunlar varken sorduğunuz versiyonlara bulaşmanız çok mantıklı olmaz. Ama FF için sadece gövdeye bütçe buldum, lens için bi süre idare etmeliyim derseniz o zaman geçici çözüm olarak mantıklıdırlar. Kasalarının sağlamlığı sizi yanıltmasın; günün plastik ama dijitale göre üretilmiş kitlensler çok daha iyi sonuçlara sahipler.

Mehmet bey zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Bahsettiğiniz detayı daha önce de bir tanıdığım söylemişti ama bu lensler uygun fiyatları ve sağlam yapılarından dolayı hep aklımdalar. 70-210 sabit F/4 diyafram olanı şu anki bütçemi aşıyor. Bu lenslerin ne olursa olsun elimdekilerden daha iyi olacağını düşünmüştüm ama sanırım durum pek öyle değil. Yeni 24-85 f/3.5G VR ve 70-300 f/4.5G VR için bütçe ayırmaya çalışsam daha iyi olacak anladığım kadarıyla.

Bu arada ben DX lens almayı düşünmüyorum. DX'leri görmezden geliyorum. Lens en sağlam yatırım ve FX gövde düşünülerek yapılması gerekir diye düşünüyorum.

Merhaba arkadaşlar,

Nikon D90'ım için Nikkor 28-85 f/3.5-4.5 ve Nikkor 70-210 f/4-5.6 buldum ikinci el olarak (70-210 f/4 sabit diyaframlı da var ki aslında daha iyi ama bütçemin dışında). Daha önce bu seriden objektif kullanmadım hiç ve dijital gövdede nasıl olacağını pek bilemiyorum (screw drive autofocus olacak o biraz yavaş kalabilir belki). Yalnız bunların döneminin iyi lenslerinden olduğunu plastikten ziyade çelik ve cam kullanıldığını biliyorum (her iki lens de japon üretimi) -- bu lenslerle tecrübesi olan arkadaşlardan görüşlerini alabilirsem sevinirim. Lenslerden beklentim keskinlik... Ve 18-55 / 55-200 kit ikilisinden beni biraz uzaklaştırmaları.

Teşekkürler şimdiden...

Bugün direk Nikon bayide işin uzmanına götürdüm ve özel bir odada temizleme yaptılar. Lekeler çıkmadı ve İstanbuka gönderildi oradada yapılamazsa sıfır makine verilecek. Lekeler toz değil oraya yapışmış olan değişik bir şey.

Nikon benzersizliğini ortaya koymuş gene... :-P

Benim naçizane tavsiyem Nikkor 70-300 F/4.5-5.6G VR. Vibration Reduction olduğu için değil, optik olarak daha başarılı olduğu için. Şunu da göz önünde bulundurun 50mm ile çektiğiniz portreyi 55-200 yada 70-300 ile de çekersiniz elbette ama Nikkor 50mm F/1.8D kullanıcısı olarak şunu söyleyebilirim, nereydese mutevazı D90'ımın üzerinden hiç çıkarmadığım bir objektiftir. 55-200'ün f/4-5.6 diyafram ile 50mm f/1.8'in alan derinliğine sahip olması mümkün değil (çünkü max. diyafram açıklığı f/4) -- 50mm f/1.8'i F:2.8'de kullanarak çekeceğiniz portreler son derece profesyonelce olacaktır. Bir fotoğrafcının hangi gövdeyi kullanıyor olursa olsun en önemli araçları her zaman prime lenslerdir. Acemiyken benim için de zoom lensler çok önemliydi. Prime lens'in farkını ve yeteneklerinize katkısını ancak zamanla anlayabilirasiniz.

Tamirci olmadığım için nasıl çalıştığını bilmiyorum, açıkcası ilgilenmiyorum da. Benim verdiğim paranın karşılığını almakla daha çok ilgiliyim. Bunun dışında fotoğraf makinesi görsel sanat yaratmak için sadece araç bana göre. Tabii ki teknik yönlerden üstün bir cihaz fark yaratır. Fujifilm S200EXR ile de Nikon D90 ile çektiğim gibi fotoğraflar çekiyordum - elde etmek istediğim sonuçla ilgili olarak belirli bir hedefim ve beklentim var çünkü. Amacım makinenin kendisi değil verdiği sonuç.

Sony elektronik vizör kullandığı için canlı önizlemesi Nikon'dan başarılı. çekmeden önce ne çekeceğinizi tam olarak görüyorsunuz. Manzara, makro v.b. çekerkende tilt screen benim için önemli bir özellikdi. Ama nikon tercih ettim, yine sizlerin belirttiği gibi sebeplerden dolayı Gökhan bey ve Mehmet bey. Yani Nikon'un tecrübesi konusunda haklısınız ama Konika/Minolta ve Carl Zeiss da küçümsenecek isimler değil. Ben olsam bütün bilgisizliğime rağmen Carl Zeiss ile Nikon objektifleri karşılaştırmazdım bile... Leica ile Canon karşılaştırmak kadar komik olur çünkü.

Fotoğrafa başlayalı sanırım en fazla 4 oldu. İsterseniz aşağıdaki linklerden çalışmalarıma da bakabilirsiniz.

DH Galeri: http://resim.donanim...8603370//tm.htm

Deviantart Galeri: http://keremgo.devia...allery/32066509

Deviantart'da önsayfa olan çalışmam: http://keremgo.devia...ls-II-298205008

Rebbubble Portföyüm: http://www.redbubble...ople/keremgogus

Willy Ronis'in sözüne katılmadan edemiyorum. 2. el 600+ tlye aldığım s200exr ile çektiğim kadar güzel fotoğrafları henüz profesyonel yaklaşımla ve yatırım gözüyle bakarak aldığım Nikon d90 ile çekebilmiş değilim. Tabii ki sonuçlar daha iyi, fotoğraflar daha keskin ve profesyonel amaçlara hitab eden çekimler yapıyorum ama o "anlık parıltılar" ı yakalayamıyorum sanki

Şimdiki aklım olsa Sony alırdım. Nikon'un OEM battery gribi ve pili (DP) sürekli sorun çıkarıyor. 55-300'ün otofokusu 1.5 sene de arızalandı. O kadar çok ithalatcı ve servis var ki kimin ilgilendiği bile belli değil. D90'ın Live View'u şaka gibi birşey, hayatımda gördüğüm en rezil live view (kompakt SLR-like fujilerim daha başarıyldı bu konuda) - ve 50mm f1.8 ile f7.1' diyaframla yaptığım çekimler hariç keskinlik ve noise performansından genel olarak hiç memnun değilim. Ne yazık ki ben D90 alırken bu 2 haneli modelleri çıkmamıştı Sony'nin (a57, a58, a65)...

Bu objektif nasıldır acaba? Sigma 70-300 APO DG Macro kullanuyordum titreşim engellemesi olmadığı için çok zorlandım, resim kalitesi de çok iyi değil. Nikon 55-300 VR aldım onun yerine. Ama Nikon objektifler çok fiyatlı, 18-105 kit lens yerine bu Sigma 17-70 f2.8 düşünmüştüm.

Bir de sıfır almak istersek nereleri tavsiye edersiniz? Forografiumdan alırım diyordum ama Nikon 55-300 VR ile yaşadığım garanti probleminden sonra ordan tekrar alışveriş yapacağımı sanmıyorum.

Merhaba arkadaşlar, az önce üye oldum bu konuya cevap yazabilmek için. Ben 55-300 VR Nikon objektif aldım Fotorgrafium.com'dan. Sitelerinde Karfo Garantili yazdığını çok net hatırlıyorum. Sadece 1.5 yıl sonunda autofocus arıza yapınca fotografiumu aradım ve Karfoya götürmemi söylediler. Karfoda gittim, objektifin fatura tarihine ve seri numarasına baktılar ve kendi ithalatları olmadığı ortaya çıktı. Karfodaki yetkili bir başka bir servise yönlendirdi, orası da 2 yıldır Nikon objektiflere bakmadıklarını söyledi.

Fotografiuma gittim tekrar ve "sattığınız objektife Karfo bizim ithalatımız değil dedi, servislerde bakmak istemiyor. Siz bana ne sattınız?" dedim. Bir servis bulup bu kez de oraya yönlendirdiler. 1.5 haftadır orada objektif fakat bu Nikon işinden soğudum bu yüzden. Makinem D90, 18-105mm, 50mm objektif, battery grip, metz flaş falan var. Satayım dedim, muhtelif forum sitelerinde ya "parça parça sat" yada "fiyat çok yüksek" dediler. Alırken çok severek aldım, ve aslında SONY alacakken sırf parçası ve servisi bol diye Nikon tercih ettim ama "nerede çokluk orada sorun" sanırım. çok FAZLA ithalatcı ve servis var doğru ve birbirlerinden haberleri bile yok. Ve bunun düzene gireceğini de hiç sanmıyorum.