Sebahattin Demir

Emre bey, Öğrenmek istediğiniz konunun olası o kadar karmaşık cevabı var ki. Sorunuza cevap için önce tonla soruya cevap bulmanız gerekiyor. Bunların bir kısmını "neehot" bey cevaplamış. Özetle; bu konu burada yazılarak cevaplanacak cinsten değil. Çok iyi tecrübe ve bolca bilgi gerekir. Hap şeklinde çözüm ne yazık ki yok (keşke olsaydı). Yok illa ben buradan birşeyler öğrenebilirim derseniz, bence şurdan başlayın; - Siz kullandığınız gövdeyi ve lenslerinizi belirtin. - Sorunuza temel teşkil edecek bir örnek fotoğrafı ExIf bilgileriyle paylaşın. - Varsa lensinize takılı filtre (UV, Polarize, ND vs) belirtin. - Varsa kullandığınız yardımcı ekipman (üçayak vb gibi) belirtin. - ... Saygılar.

Bu durumda yeni haftanın konusunu neehot bey belirlesin. Her haftanın Cumartesi günü son gönderme günü olsun isterseniz. Pazar günü de ilgili üyemiz seçimini yapar ve süreç böyle devam eder. Konu seçme konusunda bir önerim olabilir mi? Konu belirlerken, fotoğraf çekme teknikleri başlığında, yani "uzun pozlama", "yıldırım", "portre" vs gibi ana başlıklar yerine; "zıtlık", "benzeşim", "duygu", "yalnızlık" vs gibi az da olsa soyut kavramlar seçilirse daha uygun olacak sanki. Böylece kendimizi teknikle kısıtlamamış oluruz. Bunun gibi soyut konularda gönderilen fotoğraflara neden bu fotoğrafın mesela duygu anlattığını fotoğraf sahibi açıklamasın. Onu biz hissedelim ve ona göre karar verelim. Unutmayalım ki; iyi fotoğraf açıklama istemeyen fotoğraftır. Ancak ExIf bilgilerini ve o fotoğrafın çekim hikayesini mutlaka yazalım derim. Çekerken nasıl bir hazırlık yaptık, neden o lensi seçtik, flaş kullan(ma)dıysak nedeni, varsa filtreler nelerdi ve nedeni, filtre kullanmak neyi sağladı vs gibi hikayeler çok daha faydalı oluyor ve öğrenmemize müthiş katkı sağlıyor. @neehot bey mikrofon sizin Saygılar.

Turgut bey, Bu konuyla ilgili yine sizin açtığınız bir başlıkla burada aynı soruyu sormuş ve cevabı almıştınız. Kaliteli bir harici mikrofon kullanmadan bu sorunu çözmeniz mümkün değil. Saygılar.

Evet neehot (sanırım Nihat) arkadaşımız ne demek istediğimi çok iyi özetlemiş. Yıldırım fotoğrafı için 1sn ile 30sn arası bir enstantane (bazı durumlarda daha da uzun) gerekir. Hal böyle olunca mutlaka üçayak ve (genelde) kablolu/kablosuz uzaktan kumanda gerekir. Manuel netleme olmazsa olması zaten. Ve tabi ki sabır Zülkif beyin fotoğrafında saniyenin 60'ta biri yazıyordu, o nedenle bir yanlışlık mı var acaba demiştim. Saygılar.

Öncelikle "Yıldırım" konusu zor, şans ve sabır gerektiren bir konu. Özellikle bu konuya kafayı takmadıysanız ortalama bir fotoğraf gönüllüsünün pek çekebileceği, çekmek isteyeceği bir dal olmuyor. Tek yıldırım fotoğrafı olan Zülkif beyin fotoğrafı hakkında bir sorum olacak: ExIf bilgilerine bakıldığında enstantane 1/60sn belirtilmiş. Bu hızda yıldırım fotoğrafı çekmek neredeyse imkansız. Ya bu değerde bir yanlışlık var ya da Zülkif bey bu kareyi çekerken çok çok şanslıymış. Saygılar.

Ne güzel, Böyle dinamik ve pozitif üyeleri çok seviyoruz, eksik olmayın. Ailemizin büyümesine katkı sağladığınız için teşekkürler. Öyle acemi veya usta diye ayrışmayalım, hepimizin birbirimizden öğreneceği çok şeyler olabileceğini burada her gün bizzat yaşıyoruz. Hepiniz aramıza hoşgeldiniz. Saygılar.

Serhat bey, Şuna bir göz atın. Saygılar.

Mehmet bey, Bildiklerimi söyleyeyim; LEE SW150 filtre tutucuyla uygun Nisi filtreleri kullanılabilir. Nisi 150mm Filter Holder (filtre tutucuyla) ile uygun LEE filtreleri kullanılabilir. Nisi 150mm filtre tutucuda 3 slot varken (3 ayrı filtre takabiliyorken), LEE SW150'de 2 slot mevcut (ekstradan arttırılabilir, bu da ek maliyet demek) Nisi 150mm ve/veya LEE SW150 filtre tutucu donanımlarını 14-24mm lens dışında başka lenslerde kullanmak üzere çin malı çokça ara aparat bulunmakta. Ama bu çok kullanışlı ve verimli olmaz kanımca. Özetle: Eğer bütçe problemi varsa çözüm; Nisi 150mm Filtre tutucu ve Nisi filtreleri kullanmak, Bütçe biraz esnetilebilir ve kalite ön plandaysa; Nisi 150mm Filtre tutucu ve LEE filtreleri kullanmak, Bütçe problemi yoksa; tümünü LEE seçmek. Saygılar.

Mehmet bey, Aradığınız cevap, daha doğrusu soru neydi? Tam olarak neyi öğrenmek istiyorsunuz, daha detaylı belirtebilir misiniz? Saygılar.

Geçmişteki fotoğraflara uygulamaya gerek yok. Siz isterseniz yine de dediğiniz gibi yazabilirsiniz, sakıncası yok. Bundan sonrakilerde böyle olursa çok iyi olur. Saygılar.

Değerli dostlar, Gönderdiğimiz fotoğrafların Exif bilgilerini de yazabilir misiniz? Sonuçta bu gibi aktiviteleri öğrenmek, bilgi vermek için yapıyoruz. Eğer sizlerce de uygunsa önerim aşağıdaki gibi bir formatta olabilir mi? ------------------------------------------------------------------ Kamera : Fujifilm X-T1 Silver (*)Lens : Fujinon 18-135mm F3.5-5.6 R LM OIS WR (*)Odak Uzunluğu : 18mm AF Modu : AF-S (Single servo) AF Alan Modu : Tek nokta AFÇekim Modu : Manuel (*)Pozlama : - Diyafram : f/3.5 (*) - ISO : 400 (*) - Perde Hızı : 1/30sn (*) ------------------------------------------------------------------ (*) Zorunlu alan Saygılar.

Kadıköy - Karaköy vapurundan çekildi. ======================== Kamera : Fujifilm X-T1 Silver Lens : Fujinon 18-135mm F3.5-5.6 R LM OIS WR Odak Uzunluğu : 18mm Çekim Modu : Manuel Pozlama : - Diyafram : f/3.5 - ISO : 400 - Perde Hızı : 1/30sn ========================

Bu da benden gelsin Bu yakışıklıyı bisikletiyle afacanlıklar yaparken habersiz çekmiştim. ======================== Kamera : Nikon D800 Lens : AF-S Nikkor 70-200mm f/2.8G ED Odak Uzunluğu : 105mm Çekim Modu : Manuel AF Modu : AF-C (Sürekli servo) AF Alan Modu : 3D izleme Pozlama : - Diyafram : f/3 - ISO : 100 - Perde Hızı : 1/200sn ========================

Şimdi size daktiloları karşılaştıran bir youtube videosu gelecektir Ben baştan söyleyeyim; Olivetti en iyisiymiş.

Bence buna iki şey sebep olabilir: 1. Filtrenin kalitesi 2. Filtrenin açısı Açısı iyi ayarlanmış (güneşe göre 90 derece mesela), kaliteli bir filtreden bu sonucu almazdınız gibime geliyor. Aşağıdaki fotoğrafı CPL ve ND Soft Grad filtre ile çekmiştim. ND Soft Grad filtre sol alt köşeden sağ üst köşeye doğru (diyagonal) olacak şekilde koyu kısmı gökyüzü tarafındaydı. Çok parlak bir gökyüzü, güneş tepede, karşıdaki ağaçların bize bakan kısımlarının çok gölgeli olacağını tahmin edersiniz. Filtreler bu durumu ortadan kaldırdı.

Evet, şimdi düşününce sol alt nokta çok daha iyi olurdu diyorum ben de. Düzeltme için teşekkürler.

Herkesin fikrine saygı duymasam da en azından saygı gösteririm. Çünkü birincisi içten gelir, ikincisi insana ve onun düşüncelerine saygı gereğidir. Benim bokeh anlayışım biraz farklı olabilir. Evet, amaç bokeh anlatmaksa bu fotoğraf buna iyi bir örnek. Fakat genel bir değerlendirme olacaksa; bana çok karışık ve karmaşık geldi. Belki daha da önlerde bir nazar boncuğu olsaydı ve siz onu netleyip, açık diyaframda bu fotoğrafı çekseydiniz; hem alan derinliği, hem bokeh ve hem de renklerin ahengi çok daha göze çarpacaktı. Bir de bulunduğunuz noktadan bir adım sola gidip, makinenizi biraz sağa çevirip, netlediğiniz objeyi 1/3 kuralına göre sol üst noktaya ayarlayıp, sağa doğru dizilmiş boncuklardan oluşan bir kadraj çok güzel olurdu. Bu sayede derinlik ve göz izleme yolu açardınız. Selamlar.

Atalay bey, Filtre kullanımı konusunda aşağı yukarı sizinle aynı fikirdeyim. Ancak özellikle bol ışıklı, güneşli bir mekanda, dinamik aralığın çok geniş olduğu bir ortamda özellikle ND Grad filtreler hayat kurtarıyor. Eğer HDR çekmeyecekseniz, sonradan çektiğiniz bu kareleri birleştirmekten üşeniyorsanız ya da bilmiyorsanız veya hafıza kartınız yeterince kapasiteli değilse; tek çekim yapmayı istersiniz. Patlamış bir gökyüzünü hiçbir filtre efekti ND Grad'lı çekim ile bir yapamayacaktır. Aynı şey koyu gölgelerdeki kumlanma için de geçerli. Böyle bir ortamda çekim yapmaya planlı olarak gidiyor ve yanınızda dünya kadar (tonla para saydığınız) filtre, adaptör ring vs taşıyorsanız; bunun yerine oturun HDR çekmeyi, dinamik aralığı yönetmeyi öğrenin daha iyi olur. Üstelik lensin önüne kalitesi ne kadar iyi olursa olsun ilave bir cam (engel) koyuyorsunuz. Sizinle burada birleşiyoruz. Bir de bu filtreleri lensinize takmak, ortamdaki en koyu ve en ışıklı noktalar için pozlama değerlerini ayrı ayrı ölçmek, hangi filtreyi (kaç durak) kullanacağınızı hesaplayıp seçmek, açılarını ayarlamak için uğraşıyorsunuz. Selamlar.

Metin bey, D800 gövdenize bir DX lens taktığınızda; - Çözünürlük 36.3 MP'den yaklaşık 15.3 MP'e düşecektir. Çünkü 35.9 x 24.0 mm boyutlarındaki algılayınızın artık 24.0 x 16.0 mm'lik kısmını kullanabilir olacaksınız. - Diyaframı kıstıkça köşe kararmaları çok bariz olmaya başlayacaktır. Bu kararmaları bazı lenslerde f5'ten sonra bazılarında f11-f16'lardan sonra gözle görülür şekilde hissedeceksiniz. Gövdeye DX lens takınca bunu otomatik olarak algılamasını isterseniz; bu yalnızca Nikon DX lens kullandığınızda çalışacaktır. Nikon olmayan lensleri otomatik algılayıp DX moda geçmeyecektir. Kullandığınız lens Nikon olmadığı için gövdenizdeki "Otomatik DX kırp" ayarını bu durumda "Kapalı" duruma getirmelisiniz. Normalde bu ayar "Açık" konumdadır. Özetle; FX gövdede DX lens kullanmak pek öyle tavsiye edilesi bir şey değildir. En başta FX gövdeye haksızlık olur. Saygılar.

Cep telefonumdan aktar(a)mıyorum. Cep telefonumdaki notlarımdan yeniden hızlıca ayar yapıyorum. Şimdiye kadar bir defa ihtiyaç duydum, o da eski gövdem olan D800 deydi. Cep telefonumda durmasının amacı unutmamak. İşime yarayan bir ayar daha olunca bu listeye ekliyorum.

Atalay bey, Bence aralarında fark var. En azından benim için. Elime yeni bir gövde geçince ilk yapacağım ayarlar; a1 : AF-C öncelik seçimi > Bırak + Netle a2 : AF-S öncelik seçimi > Netle a4 : AF etkinleştirme > Yalnızca AF-ON (olmazsa olmazım) b1 : ISO duyarlılık adımı değer > Adım 1/3 b2 : Pzlm kntrl için EV adımları > Adım 1/3 b3 : Pzlm/flaş telafisi adım değeri > Adım 1/3 b5 : Matris ölçümü > Yüz tanıma açık (Portre çekimlerinde büyük kolaylık) b6 : Merkez ağırlıklı alan > (*)12 mm d3 : Maksimum sürekli bırakma > 100 (aksiyon çekimlerinde bana gerekli) d5 : Elektronik ön perde deklanşörü > Etkinleştir (ON) (Benim gibi eli titrek birisi için çok gerekiyor) d6 : Dosya numarası sırası > Açık (Bu gövdede çektiğim tüm fotoların tekil -unique- bir dosya adında olmasını tercih ederim) f9 : Ayar kadranlarını özelleştir > Ters döndürme > Pozlama telafisi (burayı çekime göre devamlı değiştiririm) g1 : Fn düğmesini ata (çekime göre hemen tüm fonksiyon tuşlarına kısa yollar atarım) Tüm bunlardan başka "MENÜM" kısmına aşağıdaki ayarları eklerim, ki diğer menülerin arasında aramaktansa bana özel bu menüde gerekli gördüğüm tüm ayarlarıma kolaylıkla erişebileyim: a4 : AF etkinleştirme c3 : Otomatik zamanlama e1 : Flaş senkronizasyon hızı e3 : Dahili flaş için flaş kontrol e4 : Flaş için pozlama telafisi a5 : Elektronik ön perde deklanşörü ISO duyarlığı ayarları Uzun pozlama KA Çoklu pozlama Dolayısıyla, bunca ayardan sonra fabrika ayarlarına dönmek benim için pek kolay olmaz. Gerçi ben bu ayarları cep telefonumda saklarım, birgün eğer fabrika ayarlarına dönersem kolaylıkla eski haline geri dönebilirim. Selamlar.

Anlattığınız olay çok tipik "Otomatik basamaklama" problemi. Bence bunun olmadığından net emin olun fabrika ayarlarına dönmeden önce. Saygılar.

Bu durumda siz büyük bir ihtimalle "Otomatik Basamaklama" (exposure bracketing) moda almışsınız makinenizi. Makinenizin e4 : Otomatik basamaklama ayarı nı "Kapalı" duruma getirin. "BKT" düğmesine basarak ve ana komut kadranını çevirerek ekranda çekim sayısı sıfır olana kadar "0F" olana kadar ve "WB-BKT" simgesi kontrol panelinden kaybolana kadar çevirin. Saygılar.

Tekrar merhaba, Bu durumla flaşlı çekimde mi karşılaşıyorsunuz? Böyle değilse bir örnek gönderebilir misiniz? Yani "M" modunda sizin ISO, diyafram ve perde hızı ayarları neydi, siz çektiğinizde ne oldu gibi. Hatta bu probleminizle karşılaştığınız bir fotoğrafı detaylı Exİf bilgileriyle paylaşırsanız iyi olur. Saygılar. SM-N920C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Merhaba, Eğer yanlış hatırlamıyorsam bu durum Otomatik ISO ayarı açık iken gerçekleşiyordu. Muhtemelen sizde de bu ayar "Açık" durumdadır. Kapatmak için; Çekim Menüsü > ISO Hassasiyeti Ayarları > ISO Hassasiyeti Otomatik Kontrolu ayarını "Kapalı" duruma getirin. Saygılar.