İçeriğe git

Sebahattin Demir

Forum Editörü
  • İçerik sayısı

    1.068
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Gün Kazandı

    307

Sebahattin Demir kullanıcısının paylaşımları

  1. Bugün en sevdiğim ve zevk aldığım manzara fotoğrafçılığından biri olan "Samimi manzara fotoğrafçılığı" alanındaki çalışmamı sizinle paylaşmak istiyorum. Manzara fotoğrafçıları, büyük ve derin manzaralı sahneleri oluşturan engin geniş alanlara kapılmaya eğilimindedirler. Ancak küçük sahnelerin de büyük etkisi olabilir. Samimi manzara fotoğrafları, kendi başına olağanüstü görüntüler oluşturabilir veya genellikle dikkatimizi çeken muhteşem manzaraları tamamlamak için kullanılabilir. Samimi manzara fotoğrafı nedir, nasıl çekilir? Samimi bir manzara fotoğrafı, fotoğrafın tümünden çıkarılan ve kendi çerçevesine oturtulan sahnenin yalnızca küçük bir parçasıdır. Daha küçük ayrıntılarla ilgilidir. Manzara görüntülerini üç kategoride düşünün: görkemli bir manzara, aşırı yakın çekim ve bunların ikisi arasında kalan bölüm ise samimi bir manzaradır. Dokular, çizgiler, şekiller ve desenler, samimi bir manzara kompozisyonunda kritik bileşenler olmakla birlikte, sadece çerçeveyi bir şeylerle doldurmaktan çok daha fazlasıdır. TÜM HİKAYEYİ DEĞİL, ONUN ÖNEMLİ AMA ETKİLİ BİR BÖLÜMÜ ANLATIR. DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN Saygılar.
  2. Teşekkür ederim.
  3. Merhaba, Beni tanıyan dostlarım bilir, doğayı ve seyahat etmeyi seviyorum. Fırsat buldukça yurtiçi veya yurtiçi seyahatler yapıyorum. Seyahatlerimde gezdiğim yerleri fotoğraflamayı ve bunları yazıya dökmeyi seviyorum. Temmuz ayı sonunda gerçekleştirdiğim Fransa turunda çektiğim fotoğrafları ve gezi günlüklerimi aşağıdaki linklerde sizlerle paylaşmak istedim. Yazı 1: Ribeauville Yazı 2: Riquewihr Yazı 3: Kaysersberg Yazı 4: Eguisheim Yorum ve önerileriniz için şimdiden teşekkür ediyorum. Saygılar.
  4. Sebahattin Demir

    Netleme problemi

    @harun halal bey, Makineniz veya lensinizde kalibrasyon ihtiyacınız olablir. Anlayabilmek ve nasıl yapıldığını öğrenmek için bu yazımı okumanız faydalı olabilir. Unutmayın ki; D610 ve D810 arasıda çok önemli ölçüde çözünürlük farkı vardır. Hangi perde hızlarında bu sorunla daha sık karşılaşıyorsunuz? Eğer her iki makinede de elde çekim yapıyorsanız ve elleriniz benim gibi titrek biriyse D810 sizi uğraştıracaktır. Ben D810 ve 70-200mm f/2.8 VR II lensimle çekim yapacaksam en az 1/500sn perde hızı seçiyorum. Ortam ışığı f/2.8 diyaframda dahi buna izin vermiyorsa ISO'yu 1600'lere kadar yükseltmekten çekinmiyorum. D810, çok güzel ama nazlı bir gövdedir, özellikle elde çekimlerde ve bir de 70-200mm gibi bir telefoto ile daha da nazikleşir, kontrolu zorlaşır. Saygılar.
  5. Sebahattin Demir

    Nikon d300 lens kalibrasyoni

    @vedat dülger bey, Konuyla ilgili bu yazım faydalı olabilir. Saygılar.
  6. Sebahattin Demir

    İlk fotoğraf makinem

    @Uguremre bey, Özellikle fotoğrafçılığa ilk başlarken verilecek bu kararlar önemli oluyor. Ne yazık ki bu süreçte birçok hata yapılıyor. Size faydası olacaksa "Kamera seçimi sürecinde yapılan kritik hatalar" yazımı okuyabilirsiniz. Umarım size faydalı olur. Saygılar.
  7. Sebahattin Demir

    Nikon D7200

    @Yusuf kadan bey, Fotoğrafta alt kısımdaki "AF / M" ayarını "AF" konumuna getirin. Ortasındaki AF modu düğmesine basılı tutarken Ana ayar kadranını çevirerek bunu yapabilirsiniz. Saygılar.
  8. Farkındaysanız; Gerçek boyutları 4704 x 7360 olan 35MP bir fotoğrafın, 1488 x 1749 yani 2,6MP'lik bir kesimi (neredeyse 15'te 1'i) alıp, Onu siteye yüklenebilsin diye web formatında, %70 kalite ile ve JPEG formatına çevirip, Bir de üzerine %100 büyütüyorsunuz. 35mm analog ile 36MP FF bir algılayıcının çözünürlüğü hakkında biraz araştırma yapmanızı önereceğim. Şimdilerde 50MP'leri geçen algılayıcılara, o çözünürlükte sorunsuz görüntü aktarabilecek lens sayısı çok azdır. Olanlarını da biz alamayız zaten. Bu denli bir çözünürlükte gövdeye sahipseniz ve sizin istediğiniz gibi fotoğraflar çekmek isterseniz; Çok kaliteli lensleriniz olmalı, Kameranızda mikron titreşime neden olabilecek her türlü hareketi devre dışında tutacak teknikleri uygulamalı ve önlemleri almalısınız. Bunu sadece VR lens kullanarak çözemezsiniz. Yüksek çözünürlük her zaman iyi fotoğraf demek değildir. O makinelere nazik davranacaksınız, onun istediği gibi fotoğraflar çekeceksiniz. NOT: Yukarıda gönderdiğim fotoğrafa nostaljik ve mistik bir etki vermesi için az miktarda dijital gürültü (noise) eklenmiştir. CEVAP: 85mm ile çekseydim de sizin bahsettiğiniz o kumlanmalar olabilecekti. Saygılar.
  9. @fromalfheim tekrar merhaba, Aşağıdaki fotoğrafları sitede yayınlamak üzere küçültürsem kalitesi bozuluyor, orijinal dosya 34MB. Ekran görüntülerini gönderiyorum. Bu bütün hali: Bu ise croplanmış hali: Bu fotoğrafı geçen ayki seyahatimde Heidelberg'te çekmiştim. Nikon D810 ve 70-200mm f/2.8 lensimle yaklaşık 20 metreden elde çektim. EXIF bilgileri: Diyafram: f/4 Perde hızı: 1/320sn ISO: 400 Bu fotoğraf iş yerimdeki ofisimde 60x90cm ölçülerinde duruyor. Bu fotoğrafı sizin bahsettiğiniz 85mm ile f/2.8 ile çekseydim bundan çok daha kaliteli sonuçlar verecekti. Saygılar.
  10. @fromalfheim merhaba, Netlemeyi modelin sol (bize göre sağ) gözünden aldığınızı ve netleme sonrasında ne modelin ne de sizin 1mm dahi kıpırdamadığınızı varsayıyorum. Çünkü verdiğiniz değerlerde net alan derinliğiniz milimetreler ile sınırlı. Ben olsam; - Bu fotoğrafı bu lens ile f/1.4 ile çekmezdim. En az f/2.8 denerdim. - Işık her ne kadar yeterli görünse de iyi bir flaş (en azından tepe flaşımı) kullanırdım. Bir önceki makinem Nikon D800'dü. D800'lerde rastlanan back/front focus problemi sizin kullandığınızda da olabilir. Anlamak ve varsa ayarlamak için bu yazıma göz atabilirsiniz. Saygılar.
  11. Sebahattin Demir

    Manuel odaklanma hk.

    İlginiz için çok teşekkür ederim. Blog ile ilgili çalışmalarım devam ediyor, henüz geliştirme aşamasındayım. Yani resmen açmadım, içerikleri tamamlamam gerek bunun için. Sanırım 1 ay içinde gerçek halini alır. Saygılar.
  12. Sebahattin Demir

    Manuel odaklanma hk.

    Kullandığımız makineler pozlama ölçümünü, pozlama ölçüm modunuza göre yapar. Genel olarak 3 çeşit pozlama ölçüm metodu vardır ("AF" noktası seçimi yani netleme noktası seçimi ile karıştırmayın): Matris ölçüm : Fotoğraf makinesi, çerçevenin geniş bir alanını ölçer ve pozlamayı ton dağılımına, renge, kompozisyona ve mesafe bilgisine göre ayarlar Merkez ağırlıklı ölçüm : Fotoğraf makinesi tüm çerçeveyi ölçer ancak en büyük ağırlığı pozlamayı aldığınız noktaya, merkez alana verir Nokta (Spot) ölçüm : Fotoğraf makinesi, çapı 4 mm olan daireyi ölçer (çerçevenin yaklaşık %1,5’i). Daire, geçerli netleme noktası üzerinde ortalanır. Manuel netleme kullanarak silüet çekecekseniz eğer (neden manuel netleme? o ayrı bir soru tabi); Ben olsam şöyle yapardım: a)- Makinemi "A" Diyafram öncelikli çekim moduna alırım ve diyaframı ayarlarım (örnek f/5.6) b)- Tek nokta AF seçerim ve makinemi gökyüzüne yönlendirip deklanşöre yarım basarım, c)- Makinemim verdiği Perde hızını aklımda tutarım ya da not ederim (örnek 1/1250sn). d)- Ardından "M" manuel çekim moduna geçerim, diyaframı f/5.6 ve perde hızını 1/1250sn ayarlarım (zaten değişmemiş olacaktır). e)- Kadrajımı belirlerim, f)- Lensimi manuel netlemeye ayarlarım, g)- Netlememi yaparım, h)- Hiç bozmadan çekimi yaparım. Manuel netleme değilde AF ile yapacaksanız, yukarıdaki işlemlerin aynı sırada takip edin "f" seçeneğini atlayın. Bu metod ile çekimde sorun olmaması gerekir. Bu metodla yaptığınız çekimlerde sizin fotoğraflarınız genellikle az pozlanmış oluyorsa bunun birkaç nedeni olabilir; Pozlama ölçüm metodunuz "Matris" ya da "Merkez ağırlıklı" olarak seçilmiş olabilir. Spot (nokta) ölçümü deneyin ve ölçümü en parlak yerden alın. Pozlama telafisi vardır. Pozlama telafisi ayarınızı kontrol edin (-EV pozlama olmasın, 0 "Sıfır" olmalı) Saygılar.
  13. @Tarık ışık bey, Bu sitede Galeri bölümünde, Instagram, Facebook, 500px bunlarla başlayabilirsiniz. Özellikle Facebook'ta birçok bu amaçlı fotoğraf grubu mevcut. Saygılar.
  14. Sebahattin Demir

    Kadıköy - Eminönü vapurundan

    @fromalfheim merhaba, Bu tip bir kare çekeceksem, yani açık havada manzara çekeceksem; Mutlaka en az -1EV pozlama telafisi uygularım, eğer hava çok açık ise bazen -1.7EV uyguladığım olmuştur. Pozlama ölçüm modunu "Tek nokta ölçüm modu (Spot metering)" kullanıyorum, bölgesel veya matris kullanmıyorum. Pozlamamı asla gökyüzünden almam, orta tonda bir noktadan alır ve kilitlerim (AE/AF butonu). Sonra kadrajımı düzenler çekimi yaparım. Bu hareketler şimdi size çok karmaşık gelebilir. "İyi de, vapurdasın, elinde makine, bu kadar işi yapacaksın, üstüne bir de fotoğraf çekeceksin" diyebilirsiniz, bu hareketlerin tamamı bende bir refleks haline geldi. Üstelik kameramın kullanabileceğim tüm kısayollarını bu tip çekim modlarına kodluyorum. Hepsini ezbere bildiğimden, hangi sahne için hangisi gerekirse bazen tek bir ayarla değiştirme şansım bile oluyor (Fn tuşları). Bu durumda (-1EV pozlama telafisi uyguladığım için) gökyüzü çok patlamaz, ama gölgede kalan yerler olduğundan karanlık çıkar. Onları da Camera RAW'da açıyorum, Gerekirse kontrast ve doygunluk ekliyorum. Not: Bu fotoğraf bulutlu bir havada ve akşam üzeri çekildi. O nedenle gökyüzünün patlaması çok mümkün olmadı. Saygılar.
  15. Sebahattin Demir

    Manuel odaklanma hk.

    @Levent Uysal bey, Silüet çekiminde şu sırayı takip etmekte fayda var; - Aydınlık alana gelin ve öncelikle pozlamayı kilitleyin, yani AE/AF düğmesine basın, - Ardından model/nesne (karanlık çıkmasını istediğiniz neyse) üzerine gelin, netleyin ve fotoğrafı çekin. Eğer sizin dediğiniz gibi; önce modeli netleyip, ardından kadraj değiştirip çekim yaparsanız, makineniz pozlama ayarlarını modelinize göre yani karanlık alana göre yapacaktır. Dolayısıyla modeliniz aydınlık çıkacak, ama aydınlık tabir ettiğiniz alan ise patlayacaktır. Saygılar.
  16. Sebahattin Demir

    D7000 + kit lens ile keskinliği yakalayamama

    1/60sn perde hızı tam bir bıçak sırtıdır. Elde çekimde birçok kişi için iddialı sınırdır. Ben 1/60sn de elde çekim yapamıyorum mesela, elim titrektir. Kedinin milim oynaması netliği etkileyecektir. Bu konu için bu fotoğraf yanlış bir örnek. Çünkü; - Ortam ışığı bu test için yeterli değil. - Perde hızı en az 1/125sn olsa iyi olur. - Bu ortamda 1/125sn için ISO'yu 800 yapmanız gerekir, ki o da başka problemleri beraberinde getirir. - AF Alan Modu kesinlikle Tek nokta AF (Spot metering) kullanılmalı (Kullanım kılavuzu sayfa 94-95). - 35mm de bu kadrajı herhalde en fazla 0,5m uzaktan çektiniz. Buna göre alan derinliğiniz yaklaşık 3mm civarında olacaktır. Ben olsam bu durumda flaş kullanırdım.
  17. Sebahattin Demir

    Nef dosyaların bozulması

    @Ersoy Ezer bey, Makinenizden NEF dosyaları MacBook bilgisayarınıza nasıl aktarıyorsunuz? Nikon Transfer (son güncel versiyonu) ile yapmıyorsanız, öyle dener misiniz? Saygılar.
  18. Sebahattin Demir

    Manuel odaklanma hk.

    Ne demek, bildiğim bir konuysa bundan zevk duyarım. Yurtdışında olduğumdan gecikmeli cevap verebiliyorum. Nazik sözleriniz için ben teşekkür ederim. Saygılar.
  19. Sebahattin Demir

    Manuel odaklanma hk.

    @Levent Uysal bey, Lensinizdeki seçimi değiştirmeniz yeterli. Ancak makinenizdeki ayar hala otomatik netlemede kaldığından lensinize netleme yapması için elektriksel sinyaller göndermeye devam edebilir. Bu da gereksiz yere batarya ömründen harcamak anlamına gelir. O nedenle bu gibi durumlarda ben mutlaka makine ayarımı da manuel AF moduna alırım. Odaklama için yaptığınız metod doğru. Bu işlemi elbette ki canlı ön izleme (Live view) modunda yapacaksınız. Netleyeceğiniz noktaya yakınlaşıp, ardından manuel olarak lensten netleme ince ayarını yapacaksınız ve ayarını hiç bozmadan çekimi gerçekleştireceksiniz. Bir üçayak (tripod) ve uzaktan kumanda kullanmak faydalı olacaktır. Bu durumda lensinizde VR özelliği varsa ve açıksa kapatmak faydalı olacaktır. NOT: Üçayak kullanırsanız, makinenizdeki "d10: Pozlama gecikme modu" özelliğini kullanmayı deneyin. Türkçe kullanım kılavuzunuzun 231. sayfasına göz atabilirsiniz. Makinenizdeki olası titreşimleri bu yöntemle yok edebilir, çok net sonuçlar alırsınız. Bu mod ile birlikte zamanlayıcıyı da 10sn gibi ayarlarsanız netliğiniz garanti olacaktır. Saygılar.
  20. Sebahattin Demir

    Yardımm !

    Merhaba, Sanırım siz de birçoğumuz gibi, makineyi alıp kullanma kılavuzuna dahi bakmadan hemen kullanmaya başlayanlardansınız Bahsettiğiniz problemi makinenizin Ayarlar > Fotoğraf Makinesi Ayarları bölümünden "Dosya numarası sırası" ayarıyla basitçe çözebilirsiniz. Kolay gelsin.
  21. Sebahattin Demir

    Nikon d3300

    Ne yapacağınıza, ne amaçla ve hangi lens(ler)le kullanacağınıza, sizin bilgi ve tecrübenize vs vs gibi bir çok nedene bağlı. Başlangıç seviyesindeyseniz işinizi fazlasıyla görecektir. İyi makinedir. Güle güle kullanın.
  22. Sebahattin Demir

    Nikon d3300

    Şöyle bir kamera; Böyle bir cevap için bana kızmayın lütfen, Eğer kızarsanız sorunuzu bir daha düşünün. Bu soruya nasıl bir cevap bekliyorsunuz? Saygılar.
  23. Sebahattin Demir

    Oto-focus

    @Lal söylemez bey, Konu hakkında buradaki detaylı yazıyı takip edebilirsiniz. Saygılar.
  24. Ben manzara fotoğraflarımı genellikle "AF-S Nikkor 16-35mm f/4G ED VR" lensimle çekiyorum. Ve yine genellikle 24mm odak uzaklığında ve f/11 - f/18 diyafram aralıklarında çekim yapıyorum. Çünkü bu lensim en keskin sonuçları bu durumda veriyor bana. Gerekirse biraz daha yürüyorum kadrajımı 24mm'de oluşturmaya gayret ediyorum. Bu gibi fotoğraflarda önünüzde belirli mesafeden başlayıp, sonsuzun olabildiğince net olmasını istersiniz. Burada Hiperfokal kavramı devreye giriyor. Tamam, cep telefonumda bunu hesaplayan bir uygulamayla bunu öğreniyorum, uygulama kullandığımı odak uzaklığı ve diyafram için bir hiperfokal mesafe sonucu veriyor. Diyelim ki; - Lensim 24mm odak uzaklığında - Diyafram f/13 - Kullandığım gövde D810 bu durumda kullandığım uygulama sonsuzun da net olması için bana hiperfokal mesafemin 1.6m olduğunu söylüyor. Yani 1.6m'yi netleyip fotoğrafımı çekersem; kameramdan 0.8m (Hiperfokal mesafe / 2) ve ötesi sonsuza kadar net çıkar diyor, netlediğim mesafenin yarısı kadar bana olan kısım da net olur. Hiperfokal mesafeden daha uzak hangi noktayı netlersem netleyeyim, sonsuz hep net olacaktır. Bu durumda kameraya en yakın netlenen mesafe uzayacaktır, o kadar (HF / 2 kadardı). Hiperfokal mesafeden daha yakın bir uzaklığı netlemeniz ise sonsuzu netleyemeyeceğiniz anlamına gelir. Mesela, yukarıdaki örnekteki koşullarda hesaplanan HF mesafe 1.6m hesaplanmıştı, biz buna rağmen 1m'yi netlersek hesaba göre; Net olacak en yakın mesafe 0.617m (artık HF / 2 değil, HF mesafenin altındayız) En uzak net mesafe ise 2.628m olacak. Yani kameranızın 2.628m uzağında kalan kısım net olmayacaktır. Tüm bunlardan da anlaşılacağı gibi, manzara fotoğrafı çekerken netleyeceğimiz mesafe çok önemli. Şimdi asıl soruya dönersek; HP mesafeyi hesapladık da, o mesafeyi nasıl netleyeceğiz? Bu zor bir durum gerçekten. Yanımızda hep metre mi taşıyacağız? Hadi metre taşıdık diyelim, o mesafeye kimi, neyi koyacağız da ölçüp çekeceğiz? Hele yalnızsak durum daha da vahim Ben bunu şu şekilde çözdüm: Demiştim ya, genellikle 16-35mm lensimi kullanıyorum ve genellikle 24mm odak uzaklığı ve f/11 - f/18 diyafram aralıklarında çekim yapıyorum diye. Evde makinemi üçayak üzerine monte ettim, Odak uzaklığımı 24mm ye getirdim, Duvara, tam göz hizama bir nesne astım, Önce f/11 diyafram ile başlayıp HF hesaplama sonucunda çıkan mesafeye gelene kadar duvara yaklaştım ve nesneyi netledim, Lensimin üzerindeki netleme halkasının o noktasını CD kalemi kullanarak diyafram değeri ile birlikte işaretledim. Aynı işlemleri f/13, f/16 ve f/18 için de yaptım. Lensim üzerinde 4 farklı işaretlenmiş nokta oluştu. Artık sahaya çıkıp manzara çekeceksem, hangi diyafram değerini kullanıyorsam netleme halkasını o noktaya getiriyorum, tabi ki "Manuel netleme" yapıyorum Dolayısıyla bu zahmetten kurtuldum. Lensimin üzerinde 4 tane nokta mevcut. "Ben lensimin üzerinde böyle kalıcı şeyler yapmam" derseniz, buyrun metre orada, mikrofon sizin Saygılar.
  25. Nerede okudum tam hatırlamıyorum manzara fotoğrafçılığı alanında çok meşhur duayen özetle şöyle bir şey diyordu; “Fotoğrafını çekeceğim yeri defalarca gezerim, ortamdaki kokuyu içime çeker, sesleri dinlerim. Ortamın sıcaklığını, yerine göre soğukluğunu içimde hissetmeye çalışırım. Tüm bunları özümsediğimi hissettiğimde setimi kurar, fotoğrafımı öyle çekerim”. Hani bir manzara fotoğrafı izlerken kendinizi sanki o ortamın içindeymiş gibi hissedersiniz ya, işte o fotoğraf böyle bir duyguyla çekilmiş fotoğraf olsa gerek. Bu yazımızın konusu, manzara fotoğrafçılığı, ipuçları ve yapılan hatalar konusunda birbirimize yardımcı olmaktır. Siz de karşılaştığınız sorunları ya da geliştirdiğiniz teknikleri, yazımın sonundaki "Yorumlar" kısmından paylaşır mısınız? Mostar nehri - Makedonya Manzara fotoğrafçılığı tanımı Hiç etrafı doğayla çevrili, etrafta tek bir kişinin bile olmadığı bir yerde bulundunuz mu? Ben böyle bir yerde bulundum. Eşimin yurtdışında olduğu bir ilkbahar hafta sonu sabahında, aracımı Spil dağının eteklerinde, çok güzel bir yaylaya doğru sürdüm. Mayıs ayının etkisiyle uyanmış doğada, yüzlerce değişik ve rengarenk çiçek ve ağaç türü, etrafta dolaşan ve koşan yılkı atları, birbirinden güzel nağmeler şakıyan kuşlar ve yalnız ben. Delice bir his. Doğayla gerçek anlamda iç içesiniz ve onun bir parçası olduğunuzu hissediyorsunuz. İşte bu manzara fotoğrafçılığı bence. Manzara fotoğrafçılığı, açık hava ruhunu temsil eden bir görüntü yakalamaktır. İzleyicisine orada olduğunu hissettirmelidir, bekleyip bekleyip nihayet aklınızdaki görüntüyü yakalamayı başardığınızda bir anlam ifade eder. Manzara fotoğrafçılığı modern tanımına bakıldığında bu tanım çok geniştir. Kara ya da deniz, kentsel ya da doğa, büyük ya da küçük - hepsine manzara fotoğrafçılığı diyebiliyoruz. Manzara fotoğrafçılığı tanımını kısıtlamaya çalıştığınızda, yaratıcı ve sınırsız olması gereken bir şeyin etrafında sınırlar koyuyorsunuz demektir bence. Örneğin bazı fotoğrafçılar mimari fotoğrafçılığa kentsel manzara fotoğrafçılığı olarak bakar. Diğer bazı fotoğrafçılar, vahşi yaşam fotoğrafçılığının sadece hayvanların değil daha büyük bir çevre hakkında olduğunu düşünürler. Ben bu örneklerden herhangi birinde bir sorun görmüyorum. Hatta Samimi manzara fotoğrafçılığı diye bir tarz bile var! Manzara fotoğrafçılığı zor ve katı kurallara sahip olmamalıdır. Bu, her fotoğrafçı için farklı bir duygu, farklı bir tarz demektir; bu da iyi bir şeydir. Bizi yönlendiren ve fotoğraflarımızın gelişmesine yardımcı olan şey de budur. Manzara fotoğrafçılığı ve yapılan hatalar Hata yapmaktan korkma … Her işte olduğu gibi iyi bir manzara fotoğrafının da sonuna kadar dikkatli bir şekilde hazırlanması gerekiyor. Ancak önümüze genellikle birçok sorun çıkıyor. Bu yazının amacı; en çok karşılaşılan yanlışlar (hata mı demeliyim) ve bunlardan kaçınmanın yöntemleri hakkında birlikte fikir üretmek, bildiklerimizi ve deneyimlerimizi paylaşmaktır. Listeye geçelim mi? Yanlış 1: Ufuk çizgisinin eğik olması Çoğu manzara fotoğrafı bir ufuk içerir. Arazi ve gökyüzünü bölen çizgi yoksa bu fotoğraflar genellikle perspektif açıdan derinlik hissi uyandırmadığından çok dikkat çekici olamayabiliyorlar. Ufuk çizgisi illa ki yatay olmak zorunda değil elbette. Öyle bir kadraj oluşturursunuz ki, dik bir kayalığı ya da ulu bir ağacı çekeceksinizdir; ağacın dikey eksende eğri olması yapılan bir yanlıştır. Ufuk çizgisinin doğru olduğundan emin olmamızın birkaç yolu var: Artık çoğu DSLR gövdelerde (bazı kompak gövdelerde bile) vizör kılavuz çizgileri seçeneği mevcut. Vizörü yatay ve dikey çizgiler ile karelere bölen bu özelliği aktif etmek çok yardımcı olacaktır. Sanal ufuk çizgisi: Daha yeni, daha üst seviye kameralar çoğunlukla dahili bir sanal ufuk çizgisine sahiptir. Aktif edildiğinde kameranın içinde bulunan denge algılayıcısı kameranın yatay pozisyonunu gösterir. Bir su terazisi mantığıyla çalışır. Fotoğraf makinesi sola veya sağa eğilmemişse referans çizgisi yeşile döner, öne veya arkaya eğilmemişse ekranın ortasındaki nokta yeşile döner. Eğer bir üçayak (tripod) kullanıyorsak, kaliteli üçayakların hem gövdesinde ve hem de başlıklarında su terazisi mevcuttur. Buradan da ayarlama yapabiliriz. Bunlardan hiçbirine sahip değilsek, ya da bunlara rağmen fotoğrafımızı eğik çektiysek, bu eğikliği Photoshop, Lightroom vb gibi uygulamalar ile de düzeltebiliriz. Bu durumda, düzeltme açımıza bağlı olarak fotoğrafımızı kenarlardan kırpmak zorunda kalacağız. Yanlış 2: Ufuk çizgisini merkezde konumlandırma Başlangıçta her fotoğrafçı ufuk çizgisine kadrajının tam ortasında yer verme eğilimindedir. Bazı özel durumlarda bu yapılabilir. Ama çoğunlukla kompozisyonlar, 1/3 kuralına göre düzenlendiğinden, yani ufuk üstte birinci veya altta üçüncü bölgede konumlandırıldığında fotoğrafımız daha ilginç ve dikkat çekici olur. Eğer kompozisyonumuzda mükemmel bir simetri yakalamışsak kasıtlı olarak bu kuralı kırabiliriz. Yanlış 3: Göz seviyesinde çekim yapma Çoğumuz, elimize makinemizi aldığımızda ayakta ve göz seviyemizde fotoğraflar çekeriz. Kompozisyonumuza daha ilginç bir boyut kazandırmak için, şartlar uygunsa bir tepeye tırmanmayı deneyebilir veya yere yakınlaşmayı deneyebiliriz, diz çökün, uzanın. Manzara çekimine giderken üzerinize rahat ve yırtılıp sökülmesine üzülmeyeceğiniz kıyafetler giyerek gidin demiş miydim? ;-) Yanlış 4: Kötü netleme veya yanlış yeri netleme Tamam, kadrajımızda gökyüzü ve dağlar güzel görünüyor, ancak bir fotoğraf yalnızca arka plandan oluşmaz (bazı durumlarda oluşabilir). Fotoğrafımızın izleyicisinin ilgisini çekmesi için bir netleme noktasına ihtiyacı vardır. Bu her şey olabilir; ilginç bir ağaç, tekne, iskele, kulübe... Bir manzara fotoğrafı temel bir konusu olmadan tamamlanmamış sayılır. Keskin, net bir sabit objektifimiz varsa, parlak bir günde, kısık bir diyafram ve düşük bir ISO ile hızlı perde hızı kullansak bile, kamera doğru noktaya odaklanamadıkça iyi sonuçlar alamayabiliriz. Bu durum, sığ bir alan derinliği için geniş bir diyafram kullanıldığında daha da önem kazanır. Odakta hafif bir yanlış hesaplama, nesneyi odak düzleminden tamamen dışarı atabilir. Fotoğrafçılar çoğu zaman kameralarını “Otomatik alan AF modunda” bırakırlar. Bu mod, kadrajımızda nereye odaklanılacağı konusunda karar için en iyi noktaları makinemizin seçimine bırakır. Modern kameralar bu konuda genellikle iyi sonuçlar çıkartırlar, özellikle de konu çerçevede belirginse. Bununla birlikte, daha karmaşık kompozisyonlarda kameramızın kafası karışabilir ve yanlış yerler üzerinde yoğunlaşabilir. Ben uzunca bir süredir (o kadar uzun olmuş ki zamanını unuttum, cidden) “Tek nokta AF alan” modunu kullanıyorum. Spor ve aksiyon için elbette “Dinamik AF alan mod”larını kullanıyorum. Dijital kameralarda AF Sistemi konusunda yeterli bilgi sahibi olmanızın sahada çok yardımını görürsünüz. Yanlış 5: Karmaşık arka plan Ana konumuzun arkasında neler olduğuna dikkat etmemiz gerekiyor. Arka plan unsurları kompozisyona bir şey katmayacaksa onları mümkünse kadrajımızdan çıkartmalıyız. Her bir öge arasında ayrım yapmaya özen göstermeli ve görsel olarak birbirine karışmasına izin vermemeliyiz (mesela, iki veya daha fazla ağaç birleşerek yeşilimsi bir karmaşa içerisine girerse). Hele ki bu nesneler arkadan aydınlatılmış veya siluetlenmiş olurlarsa bu daha da sorun olur. Yanlış 6: Boyutların olmaması Bir fotoğraf gerçekte iki boyutlu bir görüntü olsa da, güçlü bir manzara kompozisyonu etkileyici bir derinlik hissi verir. Çekimimizi ayarlarken çerçeveyi ön planda, orta yerde ve arka planda doldurmaya ve bu şekilde katmanlamaya çalışmalıyız. Yanlış 7: Boş bir gökyüzü Sanırım sadece fotoğrafçı şapkamızı giydiğimizde masmavi bir gökyüzünden şikayet edebiliriz! Bunun nedeni, bulutların her zaman sahnemizi geliştirmesi, bir hava katması ve kötü hava şartlarının en çarpıcı fotoğraflarını üretebilme imkanı sunmasıdır. Peki hiç bulutsuz masmavi bir gökyüzünde fotoğraf çekemeyecek miyiz? Elbette çekebiliriz, bu durumda gökyüzüne kadrajımızda daha az yer vereceğiz, ya da o kısmını kırpacağız. Yanlış 8: Kötü Işık Kötü olan bir doğal ışık türü elbette ki yoktur. Ancak kötü ışıkları olan fotoğraflar vardır! Her ışık türünden en iyi şekilde nasıl yararlanacağımızı anlamak, her tür ışığın altında iyi fotoğraflar elde etmemize yardımcı olacaktır. Nasıl yaklaşacağınıza karar vermeden önce sahnenizdeki ışık koşullarını dikkatlice düşünmeliyiz. Güneş çıktıysa, yanal olarak oluşturulan gölgelerden ve dokularından yararlanmak için güneşi kameramızın sağına veya soluna yerleştirmeliyiz. Güneş tam önümüzde ise, sahneniz arkadan aydınlanıyor olacaktır ve bu durum bize dramatik siluetler oluşturabilmemiz için şahane fırsatlar sunar. Güneş arkamızda olursa, sahnenin fotoğraflanması daha zordur. Çünkü doğrudan ışık sahnenin süzülmesine, detayların kaybolmasına neden olur. Bu durumda gölgede kalan bölgeleri veya kadrajımızı değiştirmeyi düşünebiliriz. Güneş yoksa ve gökyüzü parlaksa (ışıklıysa) yakın çekim yapmak için ideal yumuşak ışık koşullarını kullanabiliriz. Yanlış 9: Nefes alacak alan (kaçış alanı) yok Çerçevemizin kenarlarına dikkat etmeli ve herhangi bir nesnemizin kesilmediğinden emin olmalıyız. İzleyicisine soluk ardırmak için kenarlarda biraz boşluk bırakmak iyi olacaktır. Yanlış 10: Patlamış ışıklar Manzara fotoğraf sahnelerinde gökyüzünün ön plana göre belirgin bir şekilde daha parlak olması çok yaygındır. Kadrajımızı oluştururken, kameramız tüm sahneyi esas alarak pozlamayı hesaplar ve genellikle gökyüzü tamamen beyazlaşır. Bu, "patlayan gökyüzü" olarak bilinir. Bu patlayan bölgelerdeki beyaz pikseller veri içermediği için bu problem ne yazık ki sonradan yazılımsal olarak düzeltilemiyor. O nedenle Pozlama ölçüm modları konusunda iyi bilgilenmeliyiz, hangi modun ne zaman, ne işe yaradığını iyi kavramalıyız. Fotoğrafımızı çektikten hemen sonra Histogram'ı mutlaka kontrol etmeliyiz, LCD ekranda patlamış alanların var mı görmek için “Resim görüntüleme” ayarlarımızı değiştirmeliyiz. Bu özelliği nasıl etkinleştireceğinizi bulmak için fotoğraf makinesi kullanım kılavuzunuzu kontrol edin. Bence manzara fotoğrafı çekmekten hoşlanıyorsanız mutlaka ND filtreleriniz olmalıdır. Çünkü karşınıza yukarıdaki gibi bir durum her zaman çıkacaktır. O nedenle tüm filtre setimi mutlaka yanımda bulunduruyorum. Örneğin, yukarıdaki gibi parlak bir gökyüzü, suya yansıyan güneş ışığı, karanlıkta kalmış bir ön plandan oluşan bir sahneyi, ne yaparsanız yapın doğru pozlama ile tek karede çekemeyeceksiniz. Bu durumda HDR tekniğini deneyebilirsiniz. Ya da filtre kullanacaksınız. “Ben filtre kullanmıyorum, bunu fotoğraflarımı işlerken yazılımsal filtrelerle çözüyorum” diyebilirsiniz. Veri içermeyen beyaz ya da çok karanlık pikselleri ne yapacaksınız, oralardaki detayı nasıl geri getireceksiniz? Elimdeki tüm filtre setimi kullanarak ve HDR tekniğini de uygulayarak yapacağım bir çekimin tüm detaylarını, çekmiş olduğum fotoğraflarla birlikte adım adım anlatacağım bir yazı hazırlığı içerisindeyim. Bittiğinizde sizlerle buradan paylaşacağım. Yanlış 11: Düşük enstantane hızı Benim elim çok titrektir. Eğer eliniz benim gibi çok titrek değilse bulanık fotoğrafın bir numaralı suçlusu bence "Düşük enstantane hızıdır". Bir saniyeliğine kusursuz bir şekilde kıpırdamadan durabileceğinizi düşünebilirsiniz, ancak sizi temin ederim ki bunu dünyada yapabilecek çok az insan vardır. Elde çekim yaparken kamera sarsıntısının neden olduğu bulanıklığı önlemek için şu kuralları hatırlayalım; Enstantane hızımız "Karşıtlık kuralı" gereği en az objektifimizin odak uzaklığı kadar olmalıdır. Yani, 60mm objektif kullanıyorsak, pozlamamızın en az 1/60sn olması gerekir, 200mm'lik bir objektif ile en az 1/200sn olmalıdır. Önceden de belirttiğim gibi, elimin titrek olması nedeniyle ben bu değerlerin 2 katını uyguluyorum. Yani 60mm objektif ile en az 1/120sn enstantane ile çekim yapıyorum. Kamera sarsıntısı telefoto uzunluğunuz büyüdükçe artacaktır, bu nedenle daha geniş açılı objektiflerde sarsıntı etkilerini daha az hissedersiniz. Kendi sınırlarınızı bilmek önemlidir. Elde titretmeden çekim yapabileceğiniz kişisel en düşük enstantane hızınızı belirleyin. Fotoğraf makinenizi “S” enstantane öncelikli moda alın ve önce 1/1500sn ayarlayın, çekime başlayın. Sonrasında belirli aralıklarda 1/30sn'ye kadar azaltarak çekime devam edin. Çektiğiniz kareleri bilgisayarınızda kontrol edin. Görüntülerdeki bulanıklığı fark etmeye başladığınız yer sizin sınırınızdır. Benim sınırım 1/125 saniye. Bazı objektifler ve kameralar, özellikle daha uzun odak uzaklığıyla birlikte Titreşim azaltma (VR) teknolojisine sahiptir. Titreşim önleme özelliği, minimum obtüratör hızınızı yaklaşık üç durak yavaşlatmanızı sağlar, yani titreşim önleyici sisteme sahip 60mm VR objektif enstantane hızını kamera sarsıntısı olmadan saniyenin 1/8sn seviyesine kadar düşürebilir. Ben Olympus OM-D E-M1 MII aynasız makinem ve M.ZUIKO DIGITAL ED 12‑40mm 1:2.8 PRO objektifimi kullanarak elde 1sn enstantane ile çok net fotoğraflar çekebiliyorum. Yanlış 12: Üçayak (Tripod) kullanmamak Fotoğraf makinesi sarsıntısıyla karşılaşıyorsak ve daha hızlı enstantane kullanamazsak (düşük ışık koşullarından dolayı) veya hızlı bir enstantane kullanmak istemiyorsak (çerçeve içinde bir şey bulanıklaştırmaya çalışıyorsak) o zaman kameramızı bir üçayak veya tekayak (monopod) ile sabitlememiz gerekecektir. Kameramızın ayna mekanizmasından kaynaklanan titreşimleri yok etmek için kullandığımız gövdede bu özellik varsa Pozlama gecikme modu özelliğini kullanabiliriz. Üçayak üzerindeki kamera sarsıntısını azaltma ve Rüzgarlı havalarda net fotoğraf çekimi yöntemlerini bilmek evinize çok fazla net fotoğraflar ile dönmenizi garanti edecektir. Yanlış 13: Yanlış kamera tutma tekniği Bu konuda önerilen teknik şöyledir: Ayaklarınızı yanlara doğru biraz açın, bir ayağınızı bir adım ileri atın ve vücudunuzu sağdan sola ve önden arkaya sabitlemek iyice dik duruma getirin. Objektifi alttan tutarak kamerayı sol elinizle destekleyin, kameranızı sağ elinize alın ve deklanşör düğmesine hafifçe basın. Dirseklerinizi göğsünüze sıkıca yaslayın. Kamerayı yüzünüze yaslamak sabit kalmanıza yardımcı olacağından, canlı görüntü (liveview) ekranı yerine vizörü kullanın. Nefes alın, fotoğrafınızı nefesinizi verirken çekin. Yanlış 14: Diyafram çok açık Diyafram değeri önden arkaya Alan Derinliğini belirlediği için fotoğrafımızın netliği üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. Bir mercek odaklanırsa, odak düzlemi olarak bilinen belirli bir mesafeye kilitlenir. Odak uzaklığımız, örneğin 15 metredeyse, o uzaklıktaki her şey maksimum net olur ve önündeki veya arkasındaki şeyler bulanıklaşmaya başlar. Bu efekt miktarı diyaframın değerine bağlıdır. F/2.8 gibi geniş bir diyafram kullanırsak, alan derinliği çok sığ olacaktır. Bu efekt, daha uzun odak uzaklığındaki objektifler için uygun olabilir. Bu nedenle, bir telefoto objektif kullanıyorsak ve diyaframımız f/2.8 ise ufak bir cetvel şeridini net bir şekilde netleyebiliriz. f/11 veya f/18 gibi kısık bir diyafram kullanırsak, alan derinliği daha büyüyecektir, bu nedenle görüntüdeki net ve keskin alanlar daha fazla olacaktır. Doğru diyaframı seçmek, oluşturmak istediğimiz görüntü türüne ve kullandığımız Lensin en keskin noktası nedir buna bağlıdır. Genel olarak, çerçevedeki her şeyi olabildiğince keskinleştirmeye çalışıyorsak, kısık bir diyafram kullanmayı denemeliyiz (f/11 veya f/18 gibi veya daha büyük bir f sayısı). Bununla birlikte, kısık bir diyafram kullanarak, ışık kaybını telafi etmek için daha yavaş bir enstantane hızı kullanmamız gerekecektir. Bu durum “Yanlış 11” kısmında anlattıklarımıza neden olabilir. Bu nedenle bu gibi durumlarda bir üçayak kullanmamız gerekebilir. Diyaframı kıstığınız halde fotoğraflarınız hala net değilse, bunun nedeni Işık saçılması problemi olabilir. Perde hızı ve diyafram kombinasyonu dikkat edilmesi ayrı bir konudur. Yanlış 15: Doğru Netleme modunu kullanmamak Gözlerimize ne kadar güvensek de özellikle belirli bir yaştan sonra problemler yaşayabiliriz. Eğer gözlük kullanıyorsanız muhtemelen otomatik netleme kullanıyor olmalısınız. Günümüzde kameralar artık bu konuda oldukça sofistike ve gelişmiş AF sistemleriyle çok doğru şekilde netleme yapabiliyorlar. Fakat yetersiz ışık koşullarında netlemekte zorlanabilirler. Böyle durumlarda netlenecek alanı yardımcı bir ışık kaynağı ile ışıklandırıp ardından netlemeyi yapmak uygun olacaktır. Otomatik netlemenin büyük bir savunucusu olmama rağmen, manuel odaklamanın çok kullanışlı olduğu bazı belirli zamanlar olduğunu belirtmem gerekiyor. Konu özellikle manzara fotoğrafçılığı olunca, fotoğraf makinemizi üçayağa bağlayıp, çok sığ bir alan derinliği elde etmek için geniş bir diyafram kullanıyorsak ve çerçevemizdeki en önemli şeyin keskin olduğundan emin olmak istiyorsak manuel odaklamaya geçmeli, Hiperfokal mesafe hesabını iyi yapmalı ve LCD zoom işlevini kullanmalıyız. Yanlış 16: Yanlış AF Alan modu kullanmak Fotoğrafta odaklama teknikleri konusunu iyi özümsemeliyiz. Kameralar genellikle üç ana netleme modu (AF modu) bulunur: AF-S veya Tek-çekim AF; Durağan nesnelerin çekiminde kullanılması amaçlanmıştır. Manzara fotoğrafçılığı çekimlerimizde AF-S modunu tercih etmeliyiz. AF-C veya Sürekli otomatik odaklama; Hareketi izlemek için özel olarak tasarlanmıştır. Bu nedenle hareketli nesnelerde kullanılmalıdır. Nesne sabit biz hareketli olabiliriz, bu durumda da bu modu tercih etmeliyiz. AF-A veya Otomatik mod; Makinemiz sahneyi okur ve ilk iki moddan hangisini kullanması gerektiğini kendisi belirler. Bir nesnenin fotoğrafını çekerken, sizin veya nesnenizin hareketli olup olmadığınıza uygun netleme modunu seçin. Yanlış 17: Kirli bir objektif veya kalitesiz bir filtre kullanmak Objektifimizde büyük bir leke varsa imajımızın netliğini etkileyecektir. Aynı şekilde, objektifimizin önünde ucuz bir plastik filtre takıyorsak bu da görüntü kalitesini düşürecektir. Eğer devamlı olarak bir UV filtresi kullanıyorsanız, UV filtrenizin kalitesinin fotoğraflarınızı olumsuz etkileyip etkilemediğini görmek için filtre olmadan birkaç çekim yapmayı deneyebilirsiniz. Yanlış 18: Kalitesiz objektif kullanma Bulanık görüntüler söz konusu olduğunda "Kalitesiz objektif kullanma" konusu bence listenin hep en sonundadır. Yeni başlayanlar için bulanık fotoğrafların baş sorumlu olarak kullandıkları objektifleri göstermesi en yaygın olanıdır. Ancak bu çok nadiren gerçek nedeni oluşturur. Elbette objektif kalitesi bir fark yaratır. Objektif kalitesi, optik sapmaları odaklamak, yakınlaştırmak ve düzeltmek için genellikle hassas bir şekilde hizalanan birkaç camdan oluşan kamera lensinin içindeki malzeme ve yapılara birebir bağlıdır. Bazı mercekler diğerlerinden daha keskindir veya diğerlerinden daha iyidir. Bazı mercekler merkezde keskin olabilir ancak köşeler ve kenarlar bulanıklaşır. Bazıları belirli diyafram açıklıklarında berrak fakat bazı açıklıklarda biraz bulanıktır. Bazı lensler kontrast noktaları etrafında renk saçılmalarına neden olur. Her mercek yaptığınız iş türüne yararlı olabilecek veya benzersiz bir karaktere sahiptir. Ayrıca, her objektifin en iyi performansı elde ettiği belli bir "ideal diyafram" değeri vardır, ben buna "Lensin tatlı noktası" diyorum. Bu genellikle diyafram değerinin ortasında olan, f/8 veya f/11 civarındadır. En net görüntü kalitesi için sabit odak uzaklığında olan objektifler genellikle değişken odak uzaklıklılara (zoom objektif) göre başarılıdır. Çok amaçlı bir zoom objektif yerine iki veya üç sabit odaklı objektifi taşımak her zaman mümkün olmayabilir, ancak zoom objektiflere göre kıyasla daha basit yapıları sayesinde, en ucuz sabit odaklı objektif bile çok keskin sonuçlar üretebilir. Yanlış 19: Fotoğrafları çekim sonrası işlememek Çoğu yeni fotoğrafçı çektiği fotoğrafları gerçekten işleyip işlemeyeceğine karar veremiyor. Tıpkı başlangıç yıllarımdaki BEN gibi. Ben de o yıllarda fotoğraflarını işlemden geçirmeden yayınlamayan birçok arkadaşıma ve profesyonele itiraz ederdim. Hatta bir seferinde oldukça önemli bir fotoğrafçının kişisel sergisinde neden bu kadar çok photoshop müdahelesi yaptığını, bence fotoğrafın çekim aşamasında bitirilmesi gerektiğini, çok bilmiş bir edayla söylediğimi hatırlıyorum. Şu cevapla kendime geldiğimi hiç unutamıyorum: “Acaba siz Photoshop kullanmayı bilmiyor olabilir misiniz?” Evet, bir bilgisayar mühendisine bu sorulmazdı, ama ben gerçekten de merak edip Photoshop kullanmayı öğrenmemiştim. O zamanlarda internet ortamı bu denli faal değildi, Youtube gibi ortamlarda materyal pek yoktu. Hemen Beyoğlu’nda bir kitapçıya gittiğimi ve tuğla gibi Photoshop kitapları aldığımı unutmuyorum. Bu işin acemileri fotoğraflara müdahelenin bir hile olduğunu savunurlar. Bence değil. Ne yani eski film günlerinde fotoğraf makineden çıktığı gibi mi tabledilip bize veriliyordu sanıyoruz. Elbette onlar da filme müdahale ediyorlardı. Günümüzün eski film günlerinden farkı, fotoğraf işleme işini şu anda laboratuvar teknisyeninin değil, bizim yapabiliyor olmamızdır. Fotoğraflar her devirde işlenmiştir. Onları işlememek, tamamlanmamış bir negatife bakmak gibidir. Fotoğrafları işlerken dikkat edilmesi gereken birkaç temel şey: Beyaz dengesi Kontrast Renk doygunluğu Renk satürasyonu Gölgeler Netlik Berraklık, ışık Yanlış 20: Çektiğimiz fotoğrafları eleştirmemek Fotoğrafçılığa başladığımızda kendi eserimizi eleştirmemiz ve nasıl iyileştirileceğini anlamamız zor oluyor. Her bir eserimize eleştirel bir gözle bakarak nasıl iyileştirilebileceğini düşünmek bizi şimdikinden daha iyi bir fotoğrafçı yapacaktır. Özellikle şu önemli faktörleri göz önünde bulundurulması önerilir: Netleme Perspektif Ana konu Arka plan Işık Pozlama Renkler Kontrast İşleme Daha iyi bir fotoğrafçı olabilmeniz için fotoğraflarınızı değerlendirmede yardım istiyorsanız, fotoğraf kulüplerine katılmayı düşünebilirsiniz. Ben İzmir’de İFOD, ArtLENS gibi fotoğraf kulüplerine üyeyim ve gelişme açısından çok faydasını görüyorum. Bu gibi ortamlarda aylık dersler ve ödevler alıyorsunuz ve fotoğraflarınız hakkında profesyonel fotoğrafçılar da dahil olmak üzere topluluktan kaliteli geribildirimler alıyorsunuz. Destekleyici bir öğrenme ortamında daha bilinçli bir fotoğrafçı olmanıza yardımcı oluyorlar. Eleştirilmeye pek tahammülü olmayan bir yapıya sahipseniz bunu yapmamanızı öneriyorum. Çünkü, özellikle ustalar fotoğraflarınızı bazen öyle eleştiriyorlar ki, ağlarsınız :-) Özet Ben manzara fotoğrafçılığına bayılıyorum. Bu konuda insanlarla konuşmayı, fotoğraflarını incelemeyi ve onlardan birşeyler öğrenmeyi seviyorum. Bu benim için bir hobidir, aynı zamanda dünyayı görmenin ve keşfetmenin bir yoludur. Doğayla baş başa, medeniyet belirtileri olmayan bir yerde, dağların ortasında omuzunuzda üçayak (tripod) ile dolaşmak yalnız bir uğraş gibi görünebilir. Yine de ben, bu gibi zamanlarda hiç yalnızmışım gibi hissetmiyorum. Manzara fotoğrafı insanlarla ilgilidir. Elbette insanların fotoğraflarını çekmiyorsunuz, ancak nihai hedefiniz her zaman çektiklerinizi insanlara göstermek değil mi?. Manzarayı gösteren bir fotoğrafa bakarken, gördüğünüz dünyayı anlamaya çalışıyorsanız, bunun için gayret sarfediyorsanız, bu manzara fotoğrafıdır. Bu konuya katkı sağlayabilecek daha birçok görüş ve öneriler olduğunu biliyorum. Lütfen sizler de bu görüş ve önerilerinizi aşağıdaki "Yorumlar" kısmından benimle paylaşın. Işığınız bol olsun.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Kullanım Şartları Gizlilik Politikası Bu web sitesini daha iyi hale getirmeye yardımcı olmak için cihazınıza çerezler yerleştirdik. Çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz, aksi takdirde devam etmek için tamam olduğunuzu varsayacağız.