neehot

İncelemelere göre yeni tamron 18-400 fena görünmüyor. Ben kullanmadım ancak izlediğim inceleme videolarında gayet güzel görünüyor. Makineden lensi çıkarmak istemeyenler için güzel bir lens.

Telefoto lens kullanmak lense bağlı olarak insanı dediğiniz gibi fotoğraf çekmekten hatta hayattan bile soğutabiliyor. Eğer bütçe oluşturabilirseniz 70-200 f4 2.el almanızı kesinlikle öneririm pişman olmazsınız. Eğer bütçeniz yok ise 55-200 vr olanı da oldukça başarılı. İlla 300lü bir lens istiyorum diyorsanız tamron 70-300 vc olanı güzel sonuç veriyor. Ama bu lensleri 2.el alın beğenmezseniz zararınız %10 olur.

hayırlı olsun bu arada. makine güzel. teknolojinin nimetlerini iyi şekilde sunan bir makina. umarım sana fotoğraf çekmeyi sevdirir. lensleri pahalı olduğu konusunda da evet g serisi kullanmak durumundasın ve g serileri d serisine göre pahalı ancak g serileri daha yeni ve daha kaliteli oluyor genelde ve biz de g serisi tercih ediyoruz yani sıkıntı yok. makine ile beraber gelen lensi yazmamışsın nedir?

arkadaş ara güler misali tecrübenin zirve yaptığı noktada olduğu için hiçbirşeyin öneminin olmadığına, esas önemli noktanın fotoğrafı incelediğimiz ve düzenlemesini yaptığımız aletin yani monitörün kaliteli ve düzgün kalibreli olması gerektiğine vurgu yapmak istemiş ama gene tecrübenin getirmiş olduğu sıkılmışlık durumundan kaynaklı olaylara sondan giriş yapmış. monitör kötüyse makine veya lens istediği kadar kaliteli olsun kaliteli sonuç almak mümkün değildir diyor. ama monitörün kaliteli ise tabiki raw çeken bir kompakt ile bile en güzel fotoğrafları yaratabilirsin diyor. raw çekmesine de gerek yoktu sanırım. öyle birşey.

ama sokakta fotoğraf çekerken her sahne için her seferinde gri kartı çekip makineye ayar yüklemek(tanıtmak) vakit kaybı. sabahattin beyin de dediği gibi bulut geçişlerinin olduğu bir havada zulüme döner sokak araları. "an" kaçar. bir de daha önce de söylediğim gibi ben istediğim kadar mükemmel ayarlanmış makine ve monitörümde bu işi yapayım boş. başıma gelen; kendimce süper ayarlamıştım fotoğrafları ve yakın çevrem ile paylaştım, sonra da sordum nasıl diye. nezaketen "iyi, güzel" cevapları aldım. bir de kendime göndereyim neymiş noolmuş diye. sonuç benim monitörden kaynaklı hüsran. kalibre ettim ve yeniden düzenledim. dağlar kadar fark var. hemen gene yolladım herkese ve gene aynı cevap. kendime yolladım, yoo bir sorun yok ve renkler falan süper olmuş, tam istediğim gibi. ee sorun ne? "verin bakayım şu telefonlarınızı" dedim. sonuç kötü. hepsi aynı markayı kullanıyor bir tek ben farklı marka kullanıyorum. sonuç olarak ben kendim zevkime göre "doğru" renk tonlamalarında fotoğraflarımı düzenliyorum ve diğerleri çok da umrumda olmuyor ancak onlar gözünde de ben zevksiz, düzenleme beceremeyen birisi oluyorum. napalım siyah beyaz sanatına mı yönelsek?

fotoğraf çekerken veya çektikten sonra tekrar sahnemizi gri kartı da sahnemizde pozlayıp, makineye tanıtmasak bile raw çektiğimiz için düzenlerken kullanabiliriz. bu konuda katılırım. film, video çekmekten ve düzenlemekten anlamam o sebeple birşey diyemem.

teşekkür ederim.

o zaman buradan makine üreticilerine çağrıda bulunalım; lütfen makineleri fabrikadan çıkışlı gri kart entegresi yapın ve biz de bu tip beyaz ayarı ile uğraşmak zorunda kalmayalım. d5 gibi profesyonel makine alıyoruz şu uğraştığımız şeylere bak. alette "profesyonel body" ayağına dahili bir flaş bile yok bari beyaz ayarı da olmasın, baştan tanımlı gelsin.

ozaman lens lenstir diye olayı geçiştirmek yerine bütçenize uygun, çekiminizi kolaylaştıracak bir lens tercih etmesini söyleyebiliriz. amacına yönelik bütçeye uygun lensi alıp kendisini çekim teknikleri konusunda geliştirmeli ve photoshop öğrenmeli diyebiliriz. ama lens lenstir demek haksızlık olur. tabiki olay kişide bitiyor.

ben yatay koyuyorum. kart yuvası yukarı bakacak şekilde. bana göre böylece hiçbir kısıma baskı gelmiyor. eğer 2 lens olacaksa çantanın altı da korumalı olduğu için lens yukarı bakacak şekilde koyuyorum ama herhangi bir yere koyarken çok dikkatli koymaya çalışıyorum yinede. ekrana zarar gelmesin.

fotoğraf dünyasını, yapılan yatırımları, ar-ge olayını, yenilikleri, o kadar optik mühendisliğini, firmaları toptan bitirecek bilgiyi vermişsiniz. kalibrasyonlu monitör. bütün lens değerlendirme siteleri, lens karşılaştırma siteleri bu bilgiyi gizlemeye çalışıyorlar yoksa ekmek yiyemezler. ör: kim gider de 70-200 lens alır ki aynı işi yapan 70-300 varken? üstelik yarı fiyatına ve daha uzağı yakınlaştıran bir lens. bu arada tamron örneğinize eğer fiyatı doğru verdiyseniz katılıyorum.

şu noktada sayın nikobet size birkaç soru sormak isterim. cameraraw işlediğimiz zaman auto tuşuna bastığımız zaman program işlemeyi neye göre yapıyor? her bilgisayarda auto tuşu farklı mı çalışıyor? histogram ne işe yarar? beyaz ayarı konusundaki "şehir efsanesi" olayına açıklık getirelim; eğer raw formatta fotoğraf çekiyorsanız makinelerin beyaz ayarını auto modda bırakınız hatta shade(gölge) modunda bıraksanız da olur. makinenin beyaz ayarı sadece makinenin kendi jpeg çıktısına müdahale eder. makinelerin raw çıktısı olmadığı için de beyaz ayarını ne yaparsanız yapın raw fotoğrafı işlemek zorunda olduğunuz için ve işlerken bu ayarı kendiniz belirlemek zorunda olduğunuz için bir efsane değil gerçektir. @Nikobet .

Live view deneyin. Başka lens takın, lens takmayın. Netleme yapıyor mu?

Deklanşöre tekrar basın. Makineyi kapatıp açın, lensi çıkarıp tekrar takın ya da modu değiştirin (a,p,s,m) öyle deneyin. Neyi yapınca düzeldi paylaşırsınız.

Çok geçmiş olsun. Yazık valla insanlığımıza, düştüğümüz şu durumlara. Bi de yüzsüz sahibindene ilan vermiş. Nereden buluyorlar bu rahatlığı? Umarım en kısa sürede yakalanır ve siz de makinenize kavuşursunuz.

bence ilk etapta paraflaşlara gerek yok. sağ veya sol tarafı gün ışığı alabilen pencere, arkası ve tavan beyaz duvar işinizi görür. ışığı geçiren, tülden az daha kalın bir beyaz stor perdeyi pencere önüne koyarak öğle saatlerindeki gün ışığını yumuşatabilirsiniz. tavan yüksek kalır ise tavan niyetine bir stand yaptırırsınız profil ve alçıpandan (yüksekliği ayarlanabilen asma tavan), tripod ile çekim yaparsınız işinizi gayet güzel görür. avizenin ışığa göre arka tarafı fazla gölge olursa reflektör kullanırsınız gölgeler yumuşar ve ürünün ters tarafı da aydınlanır. paylaştığınız ürün fotoğraflarını ben beğenmedim. alıcı olarak baktığım zaman bu tip ortamdan uzaklaştırılmış fotoğraflar çok yapay duruyor ve ürün hakkında bana hiçbir şey vermiyor. albenisi yok. ama işin içine gölgeler de girince işte karşında ürün oluyor.

fotoğrafı oluşturan/yakalayan sensördür ve siz iso değerini arttırınca sensörün ışığa olan duyarlılığını arttırmış oluyorsunuz ve çektiğiniz objeden yansıyan ışık az iken bile sensör bunu algılayıp anı yakalıyor. harici programlar ise sadece tahminlerden yola çıkarak pixellerin renklerini ve komşu pixeller ile kontrast farkını hesap ederek yeni pixeller ortaya çıkarıyor. fotoğraf çok karanlıksa elde yeterli veri olmadığından yaptığınız abartı müdahaleleri gerçeklikten uzaklaşarak işlemiş oluyor çünkü her stopta bir önceki müdahaleyi referans almaktadır, bu da hata payını arttırır.

@Bavarian.mw hayırlı olsun. vr veya vc bence oldukça işe yarayan birşey hele ki telezoom lenslerde. 300mm ile fotoğraf çekerken eğer tripod kullanmıyorsanız ve 1/750 gibi bir enstantane kullanmıyorsanız genelde fotoğrafa yaklaştığınızda titrek çıktığını görüyorsunuz. tamronun renkleri güzel. fotoğraf kalitesi de bazı lenslerinde nikondan daha iyi. bol bol çekimler.

..... bulabildiğiniz yabancı blog sayfalarına eğer google chrome kullanarak bilgisayardan giriş yapıyorsanız mouse'un ters tuşu ile açılan pencerede "türkçe diline çevir" kısmını seçerseniz çatpat bir türkçeye çeviriyor. en azından genel geçer bilgiler edinebilirsiniz. bazen fiillerin çekiminden bambaşka sonuçlar da çıkabiliyor ama nadir.

"lens lenstir hepsi birbirinin aynı" derken? hepsi yuvarlak, makineye takılabiliyorlar, önlerinde cam var gibi mi? lensleri birbirlerinden ayıran özellikler en başta sizin de belirttiğiniz gibi keskinlik sonra kontrast, diyafram açıklığı, görüş açısı, netleme hızı, otofokus özelliğinin olup olmaması, zoom performansı, netleme motoru sesi, ağırlıkları, boyutları, titreşim engelleme özelliği, malzeme kalitesi, dayanıklılığı vs. fotoğrafta genel geçer bir söz; fotoğrafı önce göz sonra lens sonra makine çeker. tabiki kompozisyon, kadraj çok önemli ama eğer fotoğrafı ham(raw) çekiyorsanız beyaz ayarının pek bir önemi kalmıyor. monitör de önemli tabi ancak sizin monitörünüz ne kadar kusursuz da olsa eğer dijital olarak paylaşımlarda bulunuyorsanız fotoğrafı paylaştığınız kişilerin fotoğrafa baktığı ekranlar da önemli oluyor ve hiçbiri birbirinin ayarı ile aynı değil. eğer baskı alıp paylaşmaktan bahsediyorsanız baskı aldığınız aletin ekran ayarları ile sizin monitörün ayarları birebir tutmalı ki baskıdaki en büyük problemlerden biri olarak bahsedilir.

Af ince ayar bölümü var mı makinede? Var ise orada varsayılan değeri 0 yaparsanız veya af ince ayarı kapatıp dener misiniz?

teşekkür ederim herkese. @ÖNER BÜYÜKYILDIZ şimdilik memnunum. ya da ödediğim para beni memnun olmalıymışım gibi davrandırıyor yok yok gerçekten memnunum. her nekadar testler aynı dese de iso performansı 7200den daha iyi. keskinliği de öyle. @Sebahattin Demir evet 200-500 çok güzel bir seçenek ancak bütçemi makine için kullandım belki seneye veya uygun birşey denk düşerse... zaten 200mm üzeri bir odak bakıyorum ancak sanki kalite-fiyat-ağırlık-kolay kullanım-boyut vs gibi kriterleri göz önünde bulundurunca en mantıklısı 200-500 gibi. özellikle tripodsuz kullanımlarda az ağırlığıyla bir adım öne geçmiş oluyor. @Turgay Seven kuşlar çok ilgimi çekmese de belki ilerde bir denerim ama spor ve benzeri hareketli konularda ön plana çıkmasını bekliyorum, bakalım deneyip göreceğiz.

ilk izlenimlerinizi paylaşabilirseniz güzel olur. mesela önce ne kullanıyordunuz ve aradaki farklar, hoşunuza giden ve gitmeyen şeyler gibi. hayırlı olsun bu arada

Kimseden yanıt gelmemiş. Ben kararımı verdim ve d500 almış bulunuyorum. Umarım yanılmamışımdır ve beni üzmez ?

Sanmam. Ornito olsa kuşları ürkütmemek adına daha uzaktan çekim yapabilmek ve genelde tam çerçeveye oturtamadıkları için işleme esnasında crop yaparak kadrajı oluşturdukları için crop gövde daha uygun olurdu. Burada spor belki olabilir ama sanki daha böyle manzara ağırlıklı gibi. Günlük kullanım lensi yok. Geniş açı sokak fotoğrafçılığı olabilir ya da manzara. 50mm 1.4 ff te portre için benim tercihim olmazdı, belki genel kullanım ama kısıtlı kalır. Zoom lens ise kafa karışıklığı. Neden 200-500 de neden 150-600 değil? Benim aklıma yüksek yerlerden manzara fotoğrafçılığı yapmak geldi. Manzaranın tamamı değil de detayı gibi.