myasar

Arkadaşım, Örnek olarak verdiğin fotoğraflar objektiften çok ustalığa ve malzemeye (ışık sistemi, filtre, ps, vs..) dayalı çekimler. Yani o fotoğrafları çekenlerin eline 18-105 li bir makine versek bu resimlerin hepsini rahatlıkla çekebilirler. Dediğim yan ürünlerin ellerinde olması koşuluyla. Kısaca demek istediğim (her zaman söylendiği gibi) önemli olan bu işe gönül verip emek harcamaktır. Makine, objektif, vs. daima 2. planda gelir.

Benim görüşüm de yukarıdaki görüşlerin özeti gibi: Çektiğim fotoğrafı gözümle gördüğüm konuyla eş hale getirinceye kadar Camera Raw'da işlerim. *************** Ama ne yazık ki olay bu denli basit değil. Şöyle ki; 1- Yeryüzünde ne kadar monitör varsa aynı dijital görüntünün de bir o kadar farklı görünümü var. 2- Yeryüzünde ne kadar dijital fotoğraf baskı atölyesi (ya da printer) varsa o kadar da farklı sonuç var. Elbette biraz abarttığımın farkındayım. Gerek monitörlerde gerekse baskı işlemlerinde belli standartlar kullanılılarak bu sorunun üstesinden gelinmeye çalışılıyor. Ama bence hala kesin bir sonuca ulaşıldığını düşünemiyorum.

https://www.canon.com.tr/lenses/mp-e-65mm-f-2-8-1-5x-macro-photo-lens/

Sadece makro lens ile (Canon'un bir lensi hariç) bunu yapamazsınız. Makro söz konusu olunca, her zaman önerdiğim gibi, makro dünyası sitesine bakmanızda yarar var.

Köşe kararması genellikle 2 nedenden olur: 1- Objektif; hemen her objektif az ya da çok köşe kararması yapar. Ama bu genellikle gözardı edilebilecek kadar azdır. Çoğu zaman da foto işleme programlarından birisi ile kolayca sıfırlanabilir. 2- Diğer neden ise objektifin önüne takılan güneşlik, filtre gibi aksesuarlardır. Bunu (objektifin önündeki tüm aksesuarları sökerek) kolayca test edebilirsiniz. Eğer filtreden kaynaklanan bir durum varsa "slim" yani ince modelleri kullanarak bu sorunu da çözebilirsiniz.

Mimari fotoğraf demek, bir yönden de, zaman sınırı olmadan en iyi açıyı bulup çekimi o noktadan yapmak demektir. Bu durumda iyice bir üçayakla sıradan bir objektifle çok güzel panoramik çekimler yapabilirsiniz. Böylece geniş açıların perspektif vb. sorunlarıyla da daha az uğraşırsınız. Panoramik fotoğrafta ustalaşmak birazcık ps bilgisi ile bolca alıştırma gerektirir. Çekim konusundaki teorik bilgileri de internette kolayca bulabilirsiniz. Benimki de farklı bir yaklaşım oldu. Kolay gelsin.

Ben de arkadaşlara katılıyorum. Çok sayıda baskı alacak profesyonel bir sistem kurmadıkça dışarıda bastırmak hem ekonomik hem de daha kaliteli olur. Tek önemli olan iyi bir yer bulup sürekli aynı yerle çalışmak. Hatta bu bir internet sitesi bile olabilir.

Her ikisini de. Çünkü 3200 iso dolayında 7 civarında olan dr değeri günümüz DSLR makineleri için oldukça düşük. Not: Grafikleri alıntıladığınız http://photonstophotos.net/Charts/PDR.htm sitesi bana biraz kuşkuyla yaklaşılması gereken bir site gibi görünüyor. Şu anda araştırma yapma imkanım yok ama firmaların kendi dr değerleri ile oldukça farklı sonuçlar verdiğini sanıyorum.

Sizin grafiğini verdiğiniz iso testi dinamik aralık için yapılmış. Önemli bir test olmasına karşın çoğu zaman iso-dinamik aralık bağlantısı göz ardı edilip sadece iso-kumlanma bağlantısına bakılır. Bu konuda daha önce de bir iki cümle yazdığımı hatırlıyorum. Demek istediğim şu: Yüksek iso hem dinamik aralığı düşürür hem de kumlanma yapar. Bunun hangisinin daha önemli olduğu konusunda ise kesin bir şey söylenemez. Önceliğin hangisinde olduğu her konuya ve ışık koşullarına göre değişir. Hatta fotoğrafı nasıl işleyeceğimize göre. Bu nedenle sorunuzun kesin bir yanıtı olabileceğini düşünmüyorum. İyi günler dileklerimle.. Not: Verilen grafikte dinamik aralıktaki dramatik düşüş daha çok eski tip sensörleri anımsatıyor.

Buradaki problem enstantane. Sizin 1/200 olan hızınız ekranın tazeleme hızından yüksek. Perdenin en azından bir tam karenin ekranda tazelenme süresi kadar açık kalması lazım. Bu nedenle, 25 fps için 1/25 veya daha düşük hızları deneyin. Ayrıca ekranın parlaklığı da (çoğu ekranda) ekrandaki görüntünün ekranda kalma süresi ayarlanarak yapıldığından alacağınız görüntüyü etkileyebilir. Diğer yandan; ne yazık ki, hem ekranın hem de makinenin pikselli olmasından dolayı "moire" etkisi bu çekimlerin baş belasıdır.

Bu kadar fark vermeniz gerekmez. Makineyi gövde olarak alırsanız 18-105 i çok ucuza getirebilirsiniz: https://www.sahibinden.com/lensler-fotograf-kamera?a10472=144516&a10468=144420

Selamlar, Bu mesajı gönderdiğiniz telefonun ekranı çok da küçük değil. Yani harflerin yeri pek karışacak gibi durmuyor. Bu nedenle, biraz daha özen ile daha kolay anlaşılan ve harflerin birbirine girmediği bir mesaj yazılabileceğini düşünüyorum. Bu küçük ve yapıcı eleştirim için kusura bakmayacağınızı umuyorum. Gelelim konuya; söz konusu makine (daha doğrusu herhangi bir DSLR makine) ile bir cep telefonunun kamerasını karşılaştırmak bile doğru olmaz. Bu nedenle söz konusu makineyi gönül rahatlığı ile alabilirsiniz. Belki size başka model önerenler de olabilir, malum bu işin sonu yok. Ben objektif konusuna değinmek istiyorum. 18-55 kendini kanıtlamış ve bilenin elinde çok güzel işler çıkartabilen ve tüketim ekonomisinin tuzağına düşmeyen bir amatörün çok uzun süre kullanabileceği iyi bir objektiftir. Ancak, çok az bir fiyat farkıyla, 18-105 alabilirseniz fotoğrafa daha zevkli bir başlangıç yapabileceğinizi düşünüyorum. Şimdiden kolay gelsin..

Sayın gezgin mimarın söylediklerine katılıyorum. 50 mm bir objektifle 1m-sonsuz arasını net almanız pek olası değil (eğer sorunuz buysa). Bunun için en azından 35 mm veya daha geniş bir objektif kullanmanız gerekir.

Bu sorun çoktan çözüldü. Ama içinizin rahat olması için alacağınız makineyi aşağıdaki linkten denetleyebilirsiniz: http://advisory.nikonrepair.eu/Language_Select_D750_2.aspx Zaten sorunlu olanlar da çok büyük ölçüde onarıldı. Bu konuyu baştan sona okursanız daha ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.

Türkçe kullanım kılavuzunun 217. sayfasını (aralıklı çekim) okuyun. Eğer elinizde yoksa: http://download.nikonimglib.com/archive2/l4ARp00EoIKh01E3by053bYvEE49/D7200UM_EU(Tr)02.pdf

Soruyu tam anlayamadım ama; 1- Eğer 1 m ile sonsuz arasını net çekmek istiyorsanız hiperfokal konusunu araştırın. (Özetle: olabilecek en kısık diyaframı kullanın) 2-Eğer objektifiniz ufka yani sonsuza bakıyor fakat siz özellikle 1 metreyi net çekmek istiyorsanız o zaman ya manuel fokus kullanın ya da tek nokta odaklamadan odak noktasını netlemek istediğiniz noktaya getirin (Bakınız:Makinenizin el kitabı) 3- Sadece 1 m. nin net olmasını istiyorsanız 2. madde ile netleme yapıp olabilen en geniş diyaframı kullanın.

Mesaja tekrar baktım ve dediğiniz kısmı göremedim. Belki benim makinemdeki (oldukça sıkı olan) güvenlik önlemlerinden belki de kullandığım tarayıcıdan (opera) kaynaklanan bir durumdur.

Nasıl olduysa mesajımın büyük bir kısmı silinmiş. Anlamsız bir kısım kalmış. Tekrar, yazdıklarımı çok kısaca özetleyeyim: "makrodünyası" sitesi ve oradaki Güray bey bu konunun uzmanı olarak size yardım edecektir.

Çünkü sizin sorununuzun PS den mi yoksa çekim tekniğinden mi olduğunu söylemek zor.

Galiba en basit çözüm bir ayna ile bir kez daha yansıtmak...

Kumlanmanın diğer bir nedeni de fotoğrafla fazlaca oynanmasıdır. Örneğin keskinlik ile biraz fazlaca oynamak kumlanmayı arttırabilir.

Genel kanı yüksek iso=kumlanma biçiminde. Günümüz makinelerinin kumlanmaya daha dirençli olmaya başladığı da anlaşılıyor. Ama diğer bir yan etkiyi de gözardı etmeyelim: yüksek iso=düşük ve/veya düzensiz dinamik aralık...

Aman arkadaşlar lütfen %100 doğruluğundan emin olmadığımız bilgileri buraya aktarmayalım. Daha sonra bilgi kirliliği katlanarak gider ve önünü almayız. Bu yanlış bilgiler dediğim duruma güzel bir örnek. f değerinin ne olduğu ufak bir araştırma ile bulunabilecekken yanlış bilgi aktarılmış. Doğrusu (çok özet olarak ) şu: f değeri; objektif çapının (Lens yani mercek değil. Lens objektifin içindeki cam elemanların her biridir) objektifin odak uzaklığına oranıdır. Bu da dolaylı olarak objektiften geçen ışık miktarını gösterir. Lise fizikten hatırlayabileceğimiz gibi konu objektife yaklaştıkça algılayıcı üzerinde oluşan görüntünün daha net olması için odak uzaklığının büyümesi gerekir. Bu nedenle yakındaki nesneleri çekerken (elle ya da otomatik) objektifi uzatarak odak uzaklığını değiştiririz. (Bazı objektifler bunu içerde yaptığı için göremeyebiliriz.) Ama en açık örnek uzatma tüpü veya körükleridir. Bu aygıtları kullananların çok iyi bildiği gibi algılayıcıya düşen ışık körük uzadıkça azalır. Tekrar özetleyelim: f değeri ışık ölçüsü değildir. Objektifin (o andaki) diyafram çapının odak uzaklığına oranıdır. Not: Zaten f değerleri kareköktür. Nedeni de ışığın gücünün mesafenin karesiyle ters orantılı olarak azalmasıdır. Bizim f:2,8 dediğimiz aslında 1/2,8 dir. Bu da yaklaşık olarak 8 in karekökü, f:4 ise 16 nın kareköküdür.

Bu makineyi hiç kullanmadım. Ancak makinenizin üretim tarihinin beş yıldan daha eski olduğunu kabul edebiliriz. Bu durumda (aynısının bilgisayarlarda da olduğu) hafıza ve saat pilinin bitmiş olabileceğini düşünebiliriz. Eğer diğer ayarlar da sıfırlanmışsa büyük olasılıkla durum budur. Makineyi kullanan arkadaşlar daha sağlıklı yorum yapabilirler.

http://www.vatanbilgisayar.com/sony-canon-panasonic/1000-2000-tl-arasi/video-kamera-modelleri/ bilgi sahibi olduğum bir konu sayılmaz. Fakat yukardaki kameralardan an azından birinin sizin işinizi rahatlıkla göreceğini söyleyebilirim. Yoğun ve yorucu bir araştırma sizi bekliyor. Sorunuzu "hangi aygıt işimi görür" değil de ilk mesajınızda yazdığınız gibi "şu aygıt işimi görür mü ?" biçiminde sormanız bilen kişilerin size daha kolay yardım etmesini sağlayacaktır.