@onurd bey,
Bu konuyu açıklamak için baya detaylı tekniğe girmek gerekecek.
Ama sanırım şöyle basit bir yolla açıklanabilir: Aslında en düşük ISO değerinde yani makinemizin baz ISO değerinde bile elektriksel gürültü vardır fotoğraflarımızda. Bu makinelerimizin algılayıcılarındaki fotonların, ışığı elektriksel sinyale çevirmesi aşamasında oluşan doğal bir olaydır. Algılayıcıdaki pikselleri oluşturan bu ışığa hassas elektronik devreler, bunu elektriksel sinyallere çevirirken onun yanında oluşan elektriksel gürültü de aynı formda olabilir. Eğer biz fotoğrafımızı kamerayı hiç titretmeden çekmeyi başarırsak, elektronik çeviriciler gerçek sinyali algılar ve onu işlerler. Ama kamera titrerse ve bir de algılayıcı çözünürlüğü yüksekse (yani piksel alanı nispeten küçülmüşse) X pikselinden alınan ilk görüntü ile (eliniz titrediğinde, o nokta devamlı yer değiştireceğinden) bir sonraki görüntü farklı, daha sonraki belki bir öncekinin aynı ya da bambaşka bir yer olacaktır. İşte bu durumda elektronik çeviriciler bazen hangi sinyalin gerçek, hangisinin gürültü olduğunu algılamayabilirler. Elinizin titreme durumuna ve enstantane hızınıza göre bazen elektriksel gürültü sinyali o piksel için daha yüksek olacağından, işlemci bunu gerçek görüntü olarak algılar ve kaydeder. Tüm bu işlemler enstantane süresince oluşur.
Zaten ortam ışığının yetersizliği nedeniyle algılayıcımız doğru veriyi almakta zorlanırken, bir de biz onu titreterek kararsız bırakıyoruz.
Hele bir de ISO'yu arttırırsanız bu, makinenize şunu demeniz anlamına geliyor; "baz ISO'daki gibi ışığın her dalga boyuna göre çok detaylı seçim yapmak için uğraşma, birazcık ışık da görsen onu ortalama bir ışıkmış gibi algıla ve yaz". İşte bu yüzden ISO'yu arttırdığımızda Dinamik Aralık düşer. Renkler arasındaki detay kaybolmaya başlar.
Umarım birazcık anlaşılabilir bir şekilde açıklayabilmişimdir.
Bu olayı daha anlaşılabilir şekilde açıklayabilecek dostlarımız mutlaka vardır,
Onlardan da yardım rica edebiliriz belki.
Saygılar.