hüseyin özdemir

Mümkünse tek gitmeyin. Biz Sakarya'da bir grup olarak takılıyoruz, uzakta yada bilmediğimiz bir yere çekime gideceksek en az 3 yada 4 kişi olmaya çalışıyoruz. Allah'tan grupta polis memuru arkadaşımız da var O yanımızda olunca kendimizi daha güvende hissediyoruz. Ayrıca gecenin bir vakti 3-4 kişi ellerinde makinelerle görünce polis yada jandarma da gelebiliyor. Eğer yalnız başınıza gidecekseniz, arabanızdan yada aracınızdan çok uzak olmayın. Eğer aracınız yoksa yada aracınızdan çok uzaklaşmanız gerekirse, mutlaka yanınıza bir yada iki kişiyi almaya çalışın. Ayrıca tek çekime gidecekseniz biber gazı ve köpek kovucu gibi ekipmanlar bulundurmak faydalı olacaktır diye düşünüyorum. Ama en mantıklısı mümkünse tek başınıza gitmeyin.

Yeri gelmişken hep 35mm f/1.8 G DX versiyonu tavsiye edip övüyoruz. Tam fiyat performans lensi diyoruz. Şuraya bir iki fotoğraf ekleyeyim. Fikir vermesi açısından, Nikon D7200 +35mm 1.8G ile çekilmiş bir iki fotoğraf.

lensin mount kısmının fotoğrafını çekip atabilir misiniz? Muhtemelen Konica AR mount bir lens. Bu lensi makinenizde kullanmak için AR mount to Nikon adapter diye aratırsanızz satın almanız gereken lensin ne olduğuna ulaşabilirsiniz. Ancak şunu unutmayın. Yanlış bilmiyorsam Nikon gövdeler manuel makinelerde sonsuza netleme yapmıyor. O yüzden kullanımı biraz sınırlı kalabilir. Netlemeyi uygun mesafede yapıp sadece o mesafeden çekim yapabiliyorsunuz. Yine de manuel lens denemesi,kullanması ve tecrübe etmesi güzeldir. Aşağıda paylaştığım adaptör sanırım size yardımcı olacaktır. https://www.amazon.de/Fotodiox-Pro-für-Konica-Linse/dp/B00CDS8V7G

18-105 tak gez olacak şekilde 35mm 1.8 açık diyafram ve portre ihtiyacını karşılamak için sizin işinizi çok rahat görür. 50mm DX gövde de özellikle kapalı mekanda çok dar kalıyor. Zaman Zaman 35mm bile dar kalacak, o yüzden 35mm almak 50mm almaya göre daha avantajlıdır. Eğer ilerde FX gövdeye geçme düşünceniz varsa Nikon 35mm 1.4G yada 35mm 1.8G ED alabilirsiniz. Eğer paranız çoksa Tamron 35 1.8 VC yada Sigma 35 1.4 Art yada Nikon 35mm 1.4 lens alabilirsiniz. Ancak şunu unutmayın, ne alırsanız alın 35mm 1.8G DX lensiyle çekebileceğiniz fotoğraflardan fazlasını çekemezsiniz. ifade yanlış oldu herhalde yani 35mm 1.8 DX lensin yapamayıp, diğer lenslerin yapabileceği bir şey olmayacak. Bu arada naçizane tavsiyem; ekipman alacaksanız fiyat/fayda oranına mutlaka bakmalısınız. Naçizane fikrim, DX gövde kullanan bir kullanıcı için fiyat/fayda oranlarını, kendi düşüncelerime göre aşağıya sıralıyorum. Bu düşüncelerime katılan olur, katılmayan olur saygı duyarım. Ama ekipman çılgınlığının sonu yok. Dolayısıyla bir ekipman almadan önce, yada normal hayatta da bir şey alacaksam önce fiyat/fayda/performans oranlarını bir kenara yazar karşılaştırma yaparım. Bence siz de böyle bir liste yaparak nihai kararı verebilirsiniz. Yazdığım fiyatlar sahibinden.com üzerinde gözüken yaklaşık 2. el fiyatlarıdır. 1) Nikon 35mm 1.8G --- 600-700 TL *** 100/95 (fiyatına göre keskin ve kaliteli bir lens) 2) Nikon 35mm 1.8G ED FX ---- 1600-1700 TL *** 100/85 (FX gövdeye geçilmeyecekse pahalı DX versiyon varken DX makineye almaya gerek yok) 3) Tamron 35 1.8 VC DX ---- 1800-1900 *** 100/80 (DX bir lens için pahalı) 4) Nikon 35mm 1.4 --- 4000-4500 TL 100/75 (DX bir lense göre fiyatı çok pahalı) 5) Sigma 35mm 1.4 ---- 2200-2500 TL 100/70 ( güzel lens ama bir çoğunda Af kaçırma problemi var ve fiyat DX için pahalı) 6) Nikon 50mm 1.8 --- 600-700 TL 100/70 (kapalı mekanda dar kalıyor) Bence kendi listenizi hazırlayıp sonuca ona göre karar verin ama şunu unutmayın. Şimdiye kadar 18-105 lens kullandıysanız, tek bir lens (Sabit odaklı lens -35mm yada 50mm fark etmez) özellikle zoom vs. yapmak istediğinizde sizi zorlayacaktır. Dolayısıyla elinizde zoom kabiliyeti olan bir lens 18-105 varken naçizane düşüncem 35mm gibi bir sabit odakli lens almanızdır.

@qqaazz hocam sordugunuz lensle bu karenin aynisini cekmeniz zor olabilir. Daha dogrusu fotografi cekersiniz ama bu kadar yaklastirma orani alamayabilirsiniz. Dolayisiyla yine fotografi 24 mp bir dslr ile cekip, crop yaparak buna yakin kadrajlar olusturabilirsiniz.

Sayın @qqaazz sorduğunuz soru cevaplaması zor bir soru. ilk olarak bu zoomlamayı 18-135 lens ile de alabilirsiniz, 70-300 ile de alabilirsiniz, 150-600 ile de alabilirsiniz, 80-400 ile de alabilirsiniz, 1200 ya da 1500mm ile de alabilirsiniz. varmaya çalıştığınız nokta nedir? yada cep telefonunuzdan fotoğraf çekip fotoğrafı kırparak bu zoomlamayı sağlayabilirsiniz. 1.) Bizden tavsiye olarak ne tavsiyesi bekliyorsunuz? Başlıkta lens tavsiyesi yazıyor, ama hiç SLR kullanmadığınız yazılı ben de hiç SLR kullanmadım ama DSLR kullandım. Gövde tavsiyesine mi ihtiyacınız var? Yoksa sadece sormak için mi soruyorsunuz? Böyle bir konu açıp soru sormaktaki amacınız nedir? 2.) Samimi olarak sorduğunuzu düşünerek bütçeniz ne kadar diye cevap vermek istiyorum. Çünkü 2. el bir lensten hatta manuel lens alacağınızı da düşünerek 150 TL'den 150-200 bin dolarlara kadar para vererek zoom yapabileceğiniz lensler satın alabilirsiniz. Yada elinizdeki herhangi bir cep telefonundan gün batımı fotoğrafı çeker ve fotoğrafı kırparak bu tarz bir fotoğrafı elde edebilirsiniz. Acaba forumda tansiyon yoklaması yapmak için mi üye oldunuz diye de düşünmeden edemiyorum açıkçası.

Turgut Bey merhalar, foruma hoşgeldiniz. Öncelikle bu tür fotoğrafları çekmek için makinenizi daha iyi tanımanız gerekiyor. Makinenizi daha iyi tanırsanız hangi ayarları yapmanız gerektiğini daha iyi anlar ve makinenize istediğiniz şey yaptırma konusunda hükmedebilirsiniz. Aksi takdirde denemeleriniz hüsranla sonuçlanabilir. Gelelim bu tar bir fotoğraf nasıl çekilir sorunuza. Burada göze çarpan uzayan ışıklar ve, yıldız halini almış bir sokak lambası ve hafif netsiz bir kişi gözümüze çarpıyor. Şimdi ilk olarak bu fotoğrafın bir uzun pozlama olduğunu uzayan araç ışıklarından ve yıldız halini almış sokak lambasından anlayabiliyoruz. Ayrıca modelin netsiz oluşu da pozlama süresince modelin hareket etmiş olabileceğini yada oraya yeni gelmiş olabileceğini bize gösteriyor. Bu fotoğrafı çekmek için yapmanız gereken işlemler sırasıyla ; 1) Makinenizi tripoda takmak 2) Çekim yapacağınız yerin ışık durumuna göre ISO-ENSTANTANE-DİYAFRAM ayarlarını girmek. Uzun pozlama olacağı için ISO'yu düşük seviyede tutmanız uygun olacaktır. Enstantane hızını 8-10-15-20-25-30 sn olarak deneyebilirsiniz. Diyaframı da f11/f16 gibi bir aralıkta kısarsanız çekebilirsiniz diye düşünüyorum. 1-) Tabii bu değerleri çekim yapacağınız yerin ışık durumuna göre siz belirleyeceksiniz. ama unutulmaması gereken kurallar var. ISO yüksek olursa Enstantane hızını (pozlama süresi) istediğimiz kadar uzatmamız mümkün olmayabilir. 2-) Enstantaneyi 8-10-15-20-25-30 sn ayarlayabiliriz bunu ortam ışığının durumuna göre, araçların geçiş yoğunluğunu (far izlerini elde edebilmek için) belirtebilmek için karar verebiliriz. 3) Diyafram kısık olmalı ki, pozlama süremizi uzatabilelim ve diyaframı kıstıkça sokak lambalarındaki yıldızlanma belli olsun. Ancak unutmayalım ki maksimum diyafram kısıklığı da fotoğrafa negatif yönde etki eder o yüzden orta değerler her zaman makuldür. Ayrıca çekimi mümkünse makineyi kumanda ile yada self timer'a alarak gerçekleştirirseniz makinede deklanşöre basarken ki titreşimi önlemiş olursunuz. Sizin örnek olarak paylaştığınız fotoğraftaki netsizliğe dayanarak ya fotoğraf elde, makine bir yere koyularak yada dayanılarak çekildi, yada tripod çok sabit değildi, araçların belki de insanların geçişinden etkilenerek titreşim oluşturdu. Bu arada eğer kullandığınız lenste Titreşim önleme sistemi varsa onu da kapatmanız gerekir.Çünkü titreşim sistemlerinin bir çoğu görüntü sabitlemeyi kendi içinde titreşim oluşturarak gerçekleştirirler, eğer gövdeyi tripoda taktığınızda titreşim önlemeyi kapatmazsanız, zaten sabit durumda olan gövdenin ucundaki lensteki titreşim önleyici devreye girecek ve fotoğrafta titreşim meydana gelecektir. Bu arada netlik noktasını belirledikten sonra kilitlemek gerekir ki, makinenin önünden herhangi bir insan yada hareketli nesne geçtiğinde netlik noktanız yer değiştirmesin. Şimdilik girizgah olarak yazabileceklerim bunlar. Umarım yardımı dokunur. Yanlış yazdığım yada eksik bıraktığım bir şey olursa, değerli büyüklerimden ve arkadaşlarımdan doğrusuyla ilgili bilgi gelecektir. bol fotoğraflı günler dilerim.

Merhabalar; Konuyu gördüm ancak Nikon lensler üzerine bilgi almak istediğiniz için konuya yorum yazmamıştım. Ancak Tamron lensleri sorduğunuzu görünce yorum yapma ihtiyacı hissettim. Her iki tamron lensi kullandım. Her iki versiyonda optik anlamda başarılı lensler. Keskinlik, bokeh kalitesi, verdiği renkler son derece başarılı. Her iki lenste de VC titreşim önleme sistemi mevcut ve gayet başarılı çalışıyor. Özellikle düşük ışıkta ve gece çekimlerinde, elde çekimlerde çok işe yarıyor. Tabii ki tripod ile kullanımlarda gereksiz bir özellik oluyor ancak faydasını gördüğüm zamanlar çoktur. İlk versiyon biraz daha hantal ve eski görünüme sahip ama optik olarak yine çok başarılı. Nikon ilk versiyon 24-70'i ile kıyaslama yapacak olursak fiyat/performans yönünde yorumlarsak Tamron tercih edilebilir. Optik kalite anlamında Nikon ilk versiyon ile Tamron ilk versiyon arasındaki farkı gözle anlamak çok kolay olmayacaktır çünkü söylediğim gibi Tamron gerçekten başarılı bir optik yapıya sahip. Ayrıca Tamron'un 24mm açısı Nikon'un 24mm açısından daha geniş bir açı veriyor, yeri gelmişken onu da belirteyim. G2 yani ikinci seri Tamron lensi şu anda kullanıyorum. İlk olarak lensin yeni gövde yapısı süper. Sigma Art serisi tarzinda tamamen metal bir gövdeye sahip. Ağırlık olarak hemen hemen ilk seri ile aynı. Optik olarak yine çok başarılı. ve Titreşim önleme sistemi biraz daha geliştirilmiş. Ancak G2 serisi fiyatına Nikon ilk seri lensi alabileceğinizi de unutmamak lazım. Gelelim ilk seri Tamron ve 2. seri Tamron 24-70 arasındaki farklara. İlk olarak daha yeni iç kaplama sayesinde iç yansımalar minimuma indirgenmiş, ayrıca ilk lense nazaran netleme hızı biraz daha artmış durumda. G2 ilk seriden daha hızlı netliyor. Ayrıca titreşim önleme motoru daha da güçlendirilmiş.İlk seride 3 stop avantaj sağlarken yeni seride 5 stop avantaj sağladığından bahsediliyor. Tabii ki bu farkı çekim yaparken anlamak pek mümkün değil ama Tamron lenslerde titreşim önleme gerçekten iyi çalışıyor. İlk seri lenste 70mm biraz soft iken yeni seri G2'de 24'ten 70'e keskinlik hep aynı ve iyi seviyede. Şimdilik Tamron 24-70 lensler ile ilgili söyleyebileceğim şeyler bunlar. Eğer bütçeniz kısıtlıysa ilk seri Tamron her türlü işinize yarayacaktır ama bütçe sorununuz yoksa G2 lensi tercih etmeniz faydalı olacaktır. Saygılarımla.

Özgür Bey 50mm 1.8 G serisi lenste çok güzel bir lens. O lense de sahiptim ancak 35mm alınca 50mm'yi elden çıkardım. Nedenine gelecek olursak DX makinede 50mm biraz dar kalıyordu. Eğer sadece portre amaçlı düşünecek olursanız kullanışlı olabilir. Ancak iç mekanlarda dar kalabilir. Eski gövdeyi elden çıkartıp yeni gövdeye geçerken hangi lensi seçeceğinize karar vermek için şöyle bir yöntem uygulayabilirsiniz. Eski makineniz ve lensiniz ile çektiğiniz fotoğrafları inceleyin, en çok beğendiğiniz mesela 15-20 fotoğrafı belirleyip hangi odak uzaklıklarında çekmişsiniz, hangi açıyı daha çok kullanmışsınız az çok fikir sahibi olabilirsiniz. Daha sonra en çok kullandığınız odak aralığına göre lens almaya karar verebilirsiniz. Eğer çok farklı odak değerleri kullanmışsanız elinizdeki değişken odaklı 18-105 ile devam edebilir ya da daha çok sabit bir odak uzaklığı kullandıysanız prime lens satın alabilirsiniz. Yada elinizde 18-105'i tutarak 35mm yada 50mm 1.8 lens alırsınız.

Her iki lensi de kullandım. inanın her ikisi de D7200 ile coşuyor. 11-20 gerek açı olarak gerek optik kalite olarak oldukça başarılı ve kullanışlı. 35mm 1.8 ise bence DX kullanıcıları için Nikon tarafında biçilmiş kaftan. Şu anda FX gövde kullanıyorum ama ilerde bir gün DX gövde edinecek olursam gövdeden sonra alacağım ilk lens 35mm olur. Şimdiden hayırlı olsun, iyi günlerde, güzel fotoğraflarda kullanın ekipmanlarınızı.

Özgür Bey, lens olarak 18-105 kötü bir lens değildir. Yeter ki siz makinenizi daha iyi tanıyın ve inceliklerini iyice öğrenin. Benim 35mm önerim biraz daha portre amaçlı düşünüyor iseniz mantıklı-makul. ancak biraz ondan biraz bundan çekeyim derseniz 18-105 gibi yada 18-140 gibi zoom aralığı olan bir lense sahip olmanız her zaman daha iyi olacaktır. Ben kullanılmayan ekipmanın elden çıkartılması - yatırılmaması taraftarıyım her zaman. Ancak şunu göz ardı etmemek lazım. 35mm 1.8 prime dediğimiz sabit odak uzaklı bir lens. bu lens size zoom imkanı sağlamaz. Dolayısıyla Zoom olayını da çekeceğiniz nesne/objeye yaklaşıp uzaklaşarak ayaklarınızla siz yapacaksınız. Uzun pozlama ve gece fotoğraflarında eğer sağlam bir tripod kullanıyorsanız her türlü lens işinizi görür. Yeterki tekniği iyi uygulayın ve sağlam bir tripodunuz olsun. Bence D7200 aldığınzda 18-105'i de bir deneyin, eğer sıkılırsanız 35mm 1.8 alabilirsiniz. bilginize.

Sadık Bey Merhabalar; Eğer elinizde D7200 varsa bence D610 alınmaz. Çünkü sensör boyutu farkından başka fark gözükmemekte. Evet kağıt üzerinde baktığımız zaman ufak tefek teknik farklılıklar var makineler arasında ama D7200 sensörü çok başarılı ve imaj kalitesi gerçekten bir harika. Alan derinliği dediğinizi duyar gibiyim ama eğer açık diyafram bir lens kullanırsanız benzer yada yakın alan derinliğini D7200 ile de alabilirsiniz. D7200 artılarına bakacak olursak, daha güncel model, daha yüksek ISO başarımı, daha fazla netleme noktası, daha fazla renkli ekran, daha hızlı shutter speed, dahili wi-fi bunlardan sadece bir kaçı. Eğer FX bir makine kullanıcam diye bir düşünceniz yok ise D7200 gerçekten harika makine. DX makine olduğu için kötü olacağını düşünmeyin sakın, eğer uygun lensleri de alırsanız performans açısından sizi uzun süre mutlu edecektir. bu D610 kötü makine demek değildir sadece artık DX sensör makineler de çok başarılı demektir. Eğer elinizde bulunan makineden teknoloji anlamında daha başarılı bir makineye geçmeyecekseniz ki bu olay DX - FX değişimi ise iyice düşünmek gerekir. Çünkü FX gövde aldığınız zaman daha pahalı lensler almak zorunda kalacaksınız, otomatik olarak tüm ekipman ihtiyacınız fiyat bazında yukarıya çekilmiş olacak. Bunu yapmak yerine elinizde bulunan ekipmanla maksimumu çıkarmaya çalışın, eğer değişiklik yapacaksanız elinizdeki lensleri güncellemeyi de düşünebilirsiniz.

Özgür bey iyi günler. Eğer bütçe ayarlayabiliyor iseniz D7200 güzel ve kaliteli bir gövde. Bu gövdeyi yaklaşık 1 yıl kullandım. Teknik özelliklerini tek tek yazmaya gerek yok, benim değineceğim noktalar: DX sensör olmasına rağmen sensör başarımı, görüntü kalitesi, işlemci başarısı, renk kalitesi gayet üst seviyede. Toza ve hava şartlarına dayanıklı bir yapıya sahip.üst ekran olması büyük bir artı. Eğer D750-D810-D850 gibi FX bir gövdeye ihtiyacınız yoksa (D7200'ün sensör boyutu dışında D600 ve D610'dan iyi olduğunu düşünüyorum) bence D7200 sizi mutlu edecektir. Eğer bütçeniz var ise bu gövdeye bir adet 35mm 1.8 G lens almanızı öneririm. Özellikle 2.2 diyaframda jilet gibi keskin bir lens ve D7200 ile kullandığım süre boyunca iç mekanlar ve dar alanlar dışında çok zorlanmadım. 35mm açısı hem genel hem portre amaçlı kullanılabilir. gerçi lens konusuna sonra da karar verebilirsiniz bütçenize göre. şimdiden hayırlı olsun.

Değerli abilerim, arkadaşlarım ve kardeşlerim. Ben de konuyla ilgili naçizane fikrimi belirtmek isterim. Bugün ismi geçen photoshop, capture nx-d, lightroom, picasa vb. daha adını yazabileceğimiz bir sürü fotoğraf düzenleme programı var. bu programların ortaya çıkışı, analog fotoğrafçılıktan digital fotoğrafçılığa geçiş aşamasında, banyo ve karanlık oda aşamasında fotoğrafa farklı tekniklerle uygulanan bazı düzeltmeleri ve düzenlemeleri yapabilmek adınadır. Şahsi görüşüm günümüzde bu tarz programlarla ufak tefek düzeltmeler yapmak, (pozlama arttırıp eksiltme, kontrast ekleme, fotoğrafı siyah beyaz yapma, göze çok batan ve fotoğrafı bozan şeyleri silme, renk düzenleme, portre fotoğraflar için rotüş) vb. gibi ufak müdahaleler bence kabul edilebilir durumdur ve günümüz fotoğrafçılığının olmazsa olmazıdır. Bunu analog fotoğrafçılığın karanlık oda müdahalesi gibi düşünebilirsiniz. Ancak fotoğrafı tamamen farklı bir hale getirme yani çok aşırı manipule etme durumu tercih edilmemelidir yada tadında bırakılmalıdır diye düşünüyorum. Yani bir fotoğraftan bir kişiyi alıp, ağaçları başka fotoğraftan almak, arkaya gökyüzü,güneş,ay yada yıldız eklemek, farklı bir yerden bir bisikletli adam eklemek, karlı dağların önüne kızgın kumları olan bol dalgalı deniz eklemek, yani resim yapar gibi fotoğraf öğelerini bir araya getirmek pek uygun değil görüşündeyim. Tabii tadında yapılırsa, ufak tefek düzenlemeler yine kabul edilebilir ama 4-5 fotoğrafı kullanarak tek fotoğraf haline getirmek ne kadar doğru tartışılır. Ayrıca şunu da tartışmaya açabiliriz. Fotoğraf sizce anı yakalamak mıdır? Yani kendiliğinden gelişen bir olayı, hiç bir etkimiz olmadan, çevreye ve ana objeye hiç bir müdahalede bulunmadan fotoğraf çekmek midir? Yoksa fotoğrafı çekerken çekeceğimiz alanı düzenleme, ana objeye poz verdirme yada düzenli bir hale getirme, gerektiğinde bir sinema sahnesi gibi kurgu yaparak mı fotoğrafı çekmektir? Naçizane düşüncem burada da eğer güçlü bir duyguyu verebiliyorsak kurgu da kabul edilebilir. Bir de her zaman kurgu fotoğraf çekemezsiniz, çekseniz bile gerçek doğallığı göremeyebilirsiniz.Mesela sokak fotoğrafları çekiyorsanız kurgudan ziyade uygun anı beklemeniz gerekebilir. Belki aynı sokağa 1000 kez gitmeniz gerekebilir daha doğal ve daha ham bir fotoğraf elde edebilmek için. Eğer fotoğraf düzenleme programlarına karşı iseniz, her fotoğrafın tamamen makineden çıktığı gibi olması gerektiğini savunuyorsanız bence kurgu olayına da karşı olmalısınız ki elde edilen salt ve sıfır müdahale bir fotoğraf olsun. Ancak bugün bir çok fotoğraf paylaşım ortamında paylaşılan fotoğrafları izlediğimiz zaman bu şekilde fotoğraf çeken ve paylaşan gerek profesyonel (fotoğraftan para kazanan), gerek amatör (fotoğrafı zevk ve hobi olarak gören) çok fazla kişi olmadığını görebilirsiniz. Böyle düşünüp, fotoğraflarını yayınlayan yada izlemeye açanlar yok mu? Evet var ama bu sayı toplam fotoğraf çeken kişi sayısının %1'lik bir kısmını bile oluşturmayacaktır. Bu arada Sebahattin Bey'in yazısı bu konuda fikir edinme ve bilgi alma konusunda destek olacaktır. Yazdıklarım tamamen kişisel düşüncelerimdir. Hatalı olduğumu düşündüğünüz noktalar var ise eleştiriye açığım. Saygılarımla.

Selamlar. Astro fotoğrafçılık çok spesifik bir alan gibi geliyor bana. Eğer amaç sadece gökyüzündeki yıldızları pozlamak ise her türlü dslr işinizi görebilir. Tabii hangi makineyi kullanacağınıza sizin bütçenizi düşünerek karar vermeniz daha doğru olacaktır. ama amaç çok daha detaylı yıldız fotoğrafları, takım yıldızlar, alabileceğiniz maksimum yaklaşma oranını alabilmek vs. ise bu konu üzerine daha çok araştırma yapmalı ve daha çok bilgi edinmelisiniz. Hayri bey'in konuyla ilgili paylaştığı linkte görüldüğü gibi adaptörler sayesinde makinenizi teleskoplara bağlayarak fotoğraf çekmeniz de gerekebilir. (Eğer düşünceniz bu yönde ise). Bir de Nikon ve Canon firmasının Astro fotoğrafçılık olarak özel olarak ürettiği gövdeler var. Mesela Nikon D810A ve Canon Eos 60Da bu gövdelere birer örnektir. Eğer gerçekten bu alana yönelik, uzun süreli çalışmalar,projeler,çekimler yapacaksanız bu gövdelerden birini edinip, kullanacağınız lens,adaptör,teleskop gibi diğer yardımcı öğelerle ilgili daha da detaylı bilgi sahibi olduktan sonra bu işe girişmenizi öneririm. Ama amacınız bu kadar derine inmek değilse, yeni nesil gövdelerin bir çoğu ISO başarımı, çözünürlük, görüntü kalitesi gibi konularda çok çok başarılılar. Karar vermek bütçenize göre size kalmış. Ayrıca yeni çıkan Crop Sensör gövdeler de epey başarılı. Tabii ki Tam Kare (Full Frame) gövdelerle farkları var (ayrı dünyalar-ayrıca araştırıp farkları öğrenmek lazım) , ancak fotoğrafa gönül vermiş ve bütçesi kısıtlı birisi için Tam Kare gövde bence olmazsa olmaz değildir. Saygılarımla.

Hocam selamlar. Uç kısımlarda gözüken hafif siyahlıklar yada lekeler, vignetting yani köşe kararması olarak gözüküyor gibime geldi. Köşe kararmasi lensin en geniş açısında kendini daha çok belli eder. Tabii bu lens yapısıyla da alakalı bir durumdur. Ayrıca buna sebep olabilecek bir başka durum lensinize taktığınız filtreler olabilir. Filtre kalın filtreyse Slim(ince) değilse o da bu köşe kararmalarına sebep olabilir. Eğer iki filtreyi üst üste taktıysanız UV ve Polarize gibi bu da köşelerde kararmaya sebep olabilir. Köşe kararmaları (vignetting) normal bir durumdur. Endişe edilecek bir durum değildir. Bunu eğer makinenizde Vinyet Kontrol ozelligi varsa önleyebilirsiniz. Eğer makinenizde böyle bir özellik yok ise fotoshop yada benzeri bir programla arttırıp azaltabilirsiniz.iyi günler dilerim.

Hocam sorunu gorebilmemiz adina ornek fotograf ekleyebilir misiniz?

Bu lens yanlış hatırlamıyorsam f/8 gibi en net fotoğrafları veriyordu. Ancak f/2.8- f8 diyafram aralıklarında da verimli deniliyor. Üzerine çalışılması ve alışılması gereken bir lens. 28 cm minimum netleme mesafesi var ve 3 mt'den sonra sonsuza netliyordu yanlış hatırlamıyorsam. Lense alışınca güzel sonuçlar alabileceğiniz bir lens. Tekrardan hayırlı olsun. İyi günlerde kullanın.

Erkan Hocam merhabalar; Öncelikle yeni makineniz hayırlı olsun tekrardan. 28-300 ile güzel bir ikili olmuş. Dilim döndüğünce size manuel lens ve sabit odak uzaklığı hakkında düşüncelerimi anlatayım. Öncelikle; Parasoleyi kırık Tokina'dan uzak durun derim. Çünkü parasoleyin kırık olması olur olmaz zamanda fotoğrafa etki edecek gün ışığı yada ortam ışığının fotoğrafa girmesine sebep olur, lensin yapısı ultra geniş olduğu için ve camı bombeli olduğu için istemediğiniz bir kısımdan farklı bir gölge yapabilir, kadraja girmesini istemediğiniz bir nesne kadraja girebilir vs. aldığınıza pişman olursunuz. Sigma 12-24 eski versiyonları bence almayın. 12 mm ultrada da epey geniş olduğu için sizi zorlayabilir. yeni versiyonu fiyat biraz pahalı. Sigma 15-30 eski ve diğer lenslere göre keskinlik,vinyet vb. konularda geri kalmış durumda. Gelelim manuel lens ve sabit odak uzaklığı konularına. Manuel lens netlemeyi ve diyafram kontrolünü elle yaptığınız lenstir. Samyang 14mm f2.8 lens 3 metreden sonra sonsuza netleyeceği için çok sorun yaşayacağınızı düşünmüyorum. diyaframı da bulunduğunuz ortamın ışık şartlarına göre ayarlayabilirsiniz. Daha detaylı bilgi için youtube ve internette araştırma yaparsanız bir çok farklı sonuca ulaşabilirsiniz. naçizane tavsiyem kırık parasoleyli bir lensten ziyade ya Samyang 14mm f.28 gibi bir lense, yada 1750-2000 TL seviyelerine Tokina 16-28 yada Tokina 17-35 f4 lenslere yönelmeniz daha mantıklı olur.

Shanny SN910 EX-RF kullanıyorum. Gün boyu 3-4 saat süren çekimlerde çatır çatır kullanıyorum hiç bir sorununu görmedim. Gövde kalitesi çok başarılı. Nikon kullanan arkadaşlar gövde ve malzeme yapısı en az Nikonlar kadar iyi dediler. Tavsiye ederim. Ancak temiz 2. el bulabilirseniz Nikon SB900-910 serisi flaşlar da çok kaliteli ve başarılı.

Bu nijeryalı yada her nereden iseler ilk olarak Sanalpazar.com sitesinde çok var idiler. bir ilan açar açmaz hemen yapıştırıyorlardı ben Nijerya'dayım yok Afrika'nın bilmem hangi bölgesindeyim falan diye. Ben genelde elden göstererek, yada ürünü satacağım kişinin varlığından iyice emin olarak satış yapma taraftarıyım. Bu tarz dolandırıcılara çok dikkat etmek lazım. Bilgilendirme için teşekkürler.

Erkan Hocam hayırlı olsun. Makinenizi iyi günlerde kullanın. Sigma 10-20 lens DX bir lens dolayısıyla makineye taktığınız zaman kararma yapacaktır. Ancak makinenizi DX moda alarak kullanabilirsiniz ama o zaman bu size Kemal Bey'in söylediği gibi çözünürlük kaybı yaşatacak. Herşeyden önce keşke bütçenizi belirtseydiniz? Eğer bütçeniz var ise alınabilecek lenslerin başında Nikon 14-24, Tamron 15-30, Nikon 16-35 f4, Nikon 18-35, Tokina 16-28, Tokina 17-35, Tamron 17-35 f2.8-4. lensler mevcut. Nikon 14-24, 16-35, 18-35 ve Tamron 15-30'u kullandım. Tamron'u halen kullanıyorum. Hepsi keskin ve kaliteli sonuçlar veriyor. Ancak bu lenslerin fiyatları dudak uçuklatıyor. Daha uyguna düşünülebilecek lenslerin başında Tokina 16-28 var. Fiyat olarak söylediğim gibi Tokina 16-28 Tamron ve Nikon'a göre daha uygun. Görüntü kalitesi de iyi deniliyor yorumlarda. Hiç deneyimlemedim, kullanıp yorumlayanların aktardıklarını yazıyorum. Bu lenslerden 14-24, 15-30 ve 16-28 ön elemanları bombeli yani filtre takılamıyor. Eğer filtre takılabilen bir geniş açı düşünüyorsanız Nikon 16-35 f4 çok revaçta ve keskin bir lens. Ancak fiyatı epey yüksek. Nikon 18-35 yine keskin ve güzel bir lens, fiyatı diğerlerine oranla nispeten daha ucuz. Nikon 14-24, 16-35,18-35 Tamron 15-30 arasında en hafif ve taşıması kolay olanı 18-35. 18mm açısı yeterli gelecek ise düşünülebilir. Eğer bütçeniz çok kısıtlı ise Tokina 17-35 f4, Tamron 17-35 f2.8-4 (piyasada çok yok eski bir lens ama fiyatına göre kaliteli - 1000 TL civarı) gibi lenslere bakabilirsiniz. Açı yeterli gelecek ve açık diyafram çok elzem değil derseniz Tokina 17-35 f4'te tercih edilebilir. Örnek fotoğraflara bakabilirsiniz internetten. fiyatı da diğerlerine göre nispeten uygundur. Sigma 12-24 kullanmadığım için yorum yapamıyorum. ancak o lens içinde kullananlar genel anlamda memnun kaldıklarını söylüyorlar. Gerçi 12mm açısı biraz fazla geniş diyorlar ama 24'e kadar olan aralık değerlendirilebilir. Ayrıca eğer manuel lens ve sabit odak uzaklığı olan lenskullanmak sorun olmaz derseniz Samyang 14mm 2.8 lenste seçenekler arasında ve gayet başarılı bir lenstir. Karar size kalmış. Piyasada seçenek çok, biraz araştırarak, bütçenizi de göz önünde bulundurarak en doğru kararı verebilirsiniz. Saygılar.

Sebahattin bey selamlar. Ben söz konusu çekim modunu Manuel mod olarak düşünerek yazmıştım. Fotoğraf makinemi %95 oranında Manuel mode'da kullanıyorum. ölçüm modu olarak demek istemiştim. tabii ki diyafram öncelikli mode'da A (Av), yada S (Tv) mode'da buna benzer kareler yakalayabiliriz diye düşünüyorum. önemli olan ISO-ENSTANTANE-DiYAFRAMIN birbiriyle olan ilişkisini kavramak ve sonrasında ne istediğimizi bilerek bu değerlere yön vermek, bizi çok çok ufak farklılıklar dışında doğru sonuca götürecektir diye düşünüyorum. tabii ki deneme yanılma yoluyla farklı sonuçlara da ulaşmak mümkün. bu arada bu konu sayesinde bilgilerimizi tazeliyoruz, bilmediklerimizi öğreniyoruz. teşekkür ederim. Saygılarımla.

Sebahattin bey merhaba; Pozlama ölçüm modu olarak Spot yada nokta ölçüm modu dediğimiz modu kullanmamız daha doğru olacaktır. Merkez ağırlıklı ölçüm modu yada Matrix (Genel ölçüm modu) portre, makro yada ön plana çıkarmayı hedeflediğimiz bir özne yada nesneyi çekerken tercih edilmez. yani tercih edilebilir yanlıştır diyemeyiz ama hem merkez ağırlıklı da hem matrix - genel ölçüm modunda pozometrenin tarayacağı alan daha geniş olacaktır bu da bize tamamen karartılmış bir ana plan yerine daha fazla alanı aydınlık kareler sunacaktır. Spot yada noktasal ölçüm modunda ise pozometre belirleyeceğimiz noktayı ve çok kısıtlı bir alanı tarayacağı için alacak olduğu değer daha düşük olacaktır ve fotoğrafta fazladan aydınlanmasını istediğimiz yerlerin aydınlık çıkmasını engelleyecektir.

Sebahattin Bey Merhabalar. Benim düşüncem şu şekilde; diyaframı mümkün olduğunca kısarak, ışığın durumuna göre f/8-f/11-f/16 gibi. ISO 100, ve 1/200 belki daha hızlı bir enstantane hızıyla (eğer doğal ışık ise ortamın müsaade ettiği kadar enstantane hızı ayarlanabilir, eğer flaş yada harici ışık ile çekildiyse flaşın yada harici ışığın müsaade ettiği ölçüde perde hızı) kullanılarak çekilmiş bir fotoğrafa benziyor. Aslında teknik olarak Low Key tekniğini andırıyor gibi. Bu arada foruma biraz hareket getirmek için bu şekilde bir paylaşım yaptığınızı düşünüyorum. Yanılıyor muyum? Bence yeni çekim teknikleri üzerine bilgi almak, ve fotoğraf çekmeye hevesli arkadaşlarımızı sıradanlıktan çıkıp farklı çekim tekniklerini tanımalarına olanak sağlayacak bir paylaşım olmuş. Bu arada belirtmeden geçmek istemiyorum. Bloğunuzu ilgiyle takip ediyorum. Hem blog hem de forumdaki paylaşımlarınız bizi çok aydınlatıyor, bize çok faydalı bilgiler veriyor. Kendi adıma paylaşımlarınız için teşekkür ederim.Bu devirde bilgiye ulaşmak kolay evet zor değil ama derli toplu ve doğru bilgiye ulaşmak zor. Bu yönde bildiklerinizi bizimle paylaşarak bize destek verdiğinizi düşünüyorum ve heyecanla yeni paylaşımlarınızı bekliyorum.